Nazım Hikmet’in ‘Kuvayi Milliye Destanı’nın Kültür Bakanlığı tarafından halk kütüphanelerinden kaldırılması haberi yılan hikayesine döndü. Hatırlanacak olursa önce CHP milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphane Hizmetleri Daire Başkanlığı’ndan kütüphanelere gönderilen bir e-postayı paylaştı. E-postada “Yazarı Nazım Hikmet’e ait ‘Kuvayi Milliye’de uygunsuz içerik uygunsuz içerik tespit edilmiş olup” yazdığı için Nazım Hikmet’in ‘Kuvayi Milliye Destanı’na sansür getirildiği haberleri yayınlandı.
Bu haberlerin kamuoyunda yarattığı etki sonrası Kültür Bakanlığı erişimi engellenen kitabın Nazım Hikmet’in ‘Kuvayi Milliye Destanı değil, Nazım’ın aynı eserinin çizgi roman olarak yayımlandığı Nuri Kurtcebe’nin ‘Kuvayi Milliye Destanı’ olduğu açıklandı. Eserin engellenmesinin gerekçesi olarak da çizgi romanda “cinsel içerikli tasvirler” olması gösterildi.
‘Kuvayi Milliye’yi açıp sayfa sayfa okudunuz mu?’
Çizgi roman ‘Kuvayi Milliye Destanı’ yıllar önce yayımlanmıştı. Bakanlığın açıklamasından sonra kitabın son yayıncısı Sia Kitap bir açıklama yaparak “Çizerimiz bu çizgi romanı Nazım’ın destanına sadık kalarak hazırlamıştır. Bugüne kadar böyle bir kısıtlamaya uğramaksızın okurla her platformda buluşan bu esere getirilen erişim kısıtlaması aslında Nazım Hikmet’e çizerimiz Nuri Kurtcebe üzerinden sansür uygulamaya çalışmaktan başka bir şey değildir. Nazım Hikmet’in ‘Kuvayi Milliye Destanı’ işgale karşı direnen bir milletin bağımsızlık savaşının destanıdır. Nazım’ın şiirine sansür getiremeyen zihniyet şimdilik ancak çizgi romanına engel olmaya çalışmaktadır” dedi.
Nuri Kurtcebe ‘Kuvayi Milliye Destanı’ yayınlandığı günlerde Haşmet Topaloğlu’na bir söyleşi vermişti.
Tüm bu süreç sonrasında kitabı erişime engellenen çizer Nuri Kurtcebe Birgün gazetesinden Işıl Çalışkan‘a verdiği söyleşide “Bugün Türkiye’yi idare edenler ne yazık ki içindeki Atatürk hazımsızlığıyla hareket ediyorlar. Ben ve kitap kullanılıyor gibi geliyor bana. Ben o Kültür Bakanlığı’nda açıklama yapan kişiye soruyorum, Kuvayi Milliye’yi açıp sayfa sayfa okudunuz mu?” dedi.
Nuri Kurtcebe’nin Nazım’ın dizelerinde anlattığı Arhavili İsmail’in hikayesindeki bölümde ‘cinsel içerikli tasvirler’ olarak değerlendirelen çizimler.
Kurtcebe: Bu ne namus bekçiliğidir?
Kurtcebe cinsel içerikli tasvir gerekçesini de anlamlı bulmuyor: “Kuvayi Milliye’de Arhavili İsmail’in hikâyesi vardır. Nâzım der ki ‘O eller ekmeği, küreklerin sapını, dümenin yekesini/ve Kemeraltı’nda Fotika’nın memesini/aynı emniyetle tutarlar.’ Ben de oraya bir Fotika’yı çizdim. Bunda rahatsız olacak ne var? Bu ne namus bekçiliğidir! Ensar Vakfı’nda oğlan çocukları istismara maruz bırakılırken namus bekçiliği yapmıyorlar da bana mı yapıyorlar? Kitaba mı namus bekçiliği yapıyorlar? 6 yaşındaki kız çocuklarına gelinlik giydirenlere namus bekçiliği yapmıyorlar da Nuri Kurtcebe’ye, Nâzım Hikmet’e mi yapıyorlar?. Hedef aslında Mustafa Kemal Atatürk ve Kurtuluş Savaşı’nın simgesi Kuvayi Milliye.”
