Yazar ve şair Murathan Mungan’ın 12 yıllık bir aranın ardından yayınladığı romanı ‘995 km’ Ekim ayında raflardaki yerini aldı. Odağına 90’lı yıllarda Türkiye’de işlenen faili meçhul cinayetleri alan romanını siyasi polisiye olarak tanımlıyor Mungan. Yazarın 1993’te yazmaya başladığı romanın çıkış noktası da gazeteci Musa Anter suikasti olmuş.
‘995 km’ Metis Yayınları tarafından yayınlandı.
Metis Yayınları’nın yayınladığı roman bir ay içinde üçüncü baskısını yaptı. Mungan Diyarbakır’dan başlayarak Urfa, Antep, Adana, Mersin ve Alanya’ya uzanan romanın ilk imza gününü de “İlk imza, romanın başladığı Diyarbakır’da” notuyla paylaşarak Diyarbakır’da yaptı. 7 Ekim’de Diyarbakır’da gerçekleşen imza gününden sonra yazar Türkiye’nin farklı kentlerinde de okurlarıyla buluşmaya devam ediyor.
Bu adreslerden biri 25 Kasım’da İstanbul, Suadiye’deki Penguen Kitapevi oldu. 12 yıllık aranın ardından, uzun süredir üzerine çalıştığı ‘995 km’ ile okurlarıyla buluşmak Mungan için başlı başına bir sevinç kaynağı olsa da İstanbul’daki imza gününü özel kılan başka bir yönü daha oldu.
Musa Anter’e, Musa Anter’in anısıyla
Yazarın Musa Anter suikastinden çıkarak yazdığı romanının imza gününe Musa Anter ile aynı ismi paylaşan kardeşinin torunu da geldi. Mungan kitabı “Musa Anter’e, Musa Anter’in anısıyla” notuyla imzaladı. O imzayı da kendisini çok etkilediğini söyleyerek şu notla paylaştı:
“Bugünkü imza günümün benim için en dokunaklı anısı Musa Anter’in kardeşinin torunu olup Fransa’da yaşayan Musa Anter’e gidecek kitabı imzalamak oldu. Telefonla iznini alıp paylaşıyorum.”
Diyarbakır’da bir imza günü daha
Bu arada Murathan Mungan Diyarbakır Edebiyat Fuarı’nın Onur Konuğu olarak bir kere daha şehirdeki okurlarla buluşacak. 16-24 Aralık tarihinde gerçekleşecek fuarda Mungan 16 Aralık saat 15.30’da Mezopotamya Fuar ve Kongre Merkezi’nde kitabını imzalayacak.
Türkiye’nin yakın geçmişinden tanıdık gelebilecek karmaşık ağların izini süren Mungan’ın son romanı için 10Haber edebiyat eleştirmeni A. Ömer Türkeş “‘995 km’ ‘kara polisiye’ türünün edebiyatımızdaki -hiç kuşkusuz- en iyi örneği” diyor. Yazının tamamını buradan okuyabilirsiniz.
