Netflix, ‘La Casa de Papel’ dizisinin yakaladığı başarıyla mutlu günler geçirmişti. Bir fenomene dönüşen dizi, dünyanın dört bir yanında kupalara, tişörtlere, şapkalara, posterlere ve elbette dönercilere ilham oldu. Evet, yanlış duymadınız. Almanya’da ‘La Casa de Papel’den ilhamla açılan bir döner zinciri, bu ilhamın bedelini bir davayla ödüyor. Haus des Geldes adlı döner zinciri isminden dolayı Netflix ile davalık oldu. Zira Haus des Geldes Almancada para evi anlamına gelmekte. Tıpkı İspanyolcada la casa de papel gibi.
Netflix mahkemenin yolunu tuttu
Netflix, Almanya’da faaliyet göstermeye başlayan zincir aleyhine telif haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle dava açtı. Bu davanın hemen öncesinde ise Haus des Geldes, 1 cent yani 25 kuruş karşılığında döner satmasıyla gündeme gelmişti. Açılışa özel yapılan bu kampanya nedeniyle dönerci şubelerinde uzun kuyruklar oluşmuş ve olası izdiham görüntülerini bölgeye sevk edilen polisler önlemişti. Yaşanan bu durum haliyle Alman basının dikkatinden kaçmamıştı. Basının gösterdiği bu ilgi, dönerci zincirinin daha da ünlenmesine vesile oldu. Fakat bunun bir de bedeli olacaktı.
Haus des Geldes, Alman basınında bu denli ün kazandıktan sonra ‘La Casa de Papel’in yapımcısı Netflix de olaydan böylelikle haberdar olur. Beş sezon boyunca büyük ilgi gören dizinin yapımcısı Netflix, 60’a yakın şubesi bulunan döner zincirine dava açtı. Sözcü’de yer alan habere göre Netflix, dönercinin kullandığı isim ve sembollerin yasaklanması için Avrupa Birliği Marka Tescil ve Patent kurumuna (EUIPO) başvurdu.
Netflix, döner zincirinin kendi yapımının adını kullandığını belirterek firmanın bu isimle faaliyet göstermesinin yasaklanmasını talep etti. Döner zinciri Haus des Geldes ağırlıklı olarak Kuzey Ren Vestfalya bölgesinde faaliyet gösteriyor. Burası aynı zamanda Türklerin de Almanya’da en yoğun olduğu bölgelerden biri.
Bir dava da Tolkien Vakfı’ndan gelebilir
Tüm bu gelişmeler yaşanırken döner zincirinin ortaklarından biri, yaşanan anlaşmazlık sonrası birlikteliği sonlandırıp kendi markasını kurar. Haus des Döners adlı bu markanın fontları ise ‘Yüzüklerin Efendisi’ ile büyük benzerlik taşımakta. Hâl böyle olunca da akla tek bir soru geliyor. Bir dava da Tolkien Vakfı’ndan gelir mi?
