Bir yanda iki televizyoncunun mücadelesi öte yanda tanrılar arasındaki kavga... Güç savaşları platformlardaki 'Kuş Uçuşu', 'Percy Jackson ve Olimposlular' dizilerinde ortaya çıkan tema. Ama asıl güç ve azmi 'Hayda Bre Pehlivan'da izliyoruz.

İKİNCİ DEVRE YENİ BAŞLIYOR

KUŞ UÇUŞU

Genellikle dizilerin ikinci sezonlarının ilk sezondan daha iyi olması pek rastlanan bir şey değildir. Lakin Netflix’in, kadrosunda Birce Akalay, İbrahim Çelikol, Miray Daner, İrem Sak gibi başarılı oyuncular bulunduran ‘Kuş Uçuşu’ dizisinin ikinci sezonundan ilk sezondan daha fazla keyif verici. Sanırım bunda artık karakterleri daha iyi tanımamızın, motivasyonlarını daha iyi anlamamızın ve özellikle Aslı Tuna (Miray Diner) karakterinin ilk sezondaki  inandırıcılığı düşük, seyirciye çok da mantıklı gelmeyen ayak oyunları ve entrikalarının bu sezonda daha ayakları yere basar, daha abartıdan uzak bir hale gelmiş olmasının da etkisi var.

‘Kuş Uçuşu’ bize ilk sezonda Bette Davis’in eşsiz ‘Perde Açılıyor / All About Eve’ filminin hikayesine benzer bir öykü anlatıyordu. Hırstan gözü dönmüş bir asistan bir gün yerine geçmeyi planladığı idolünün yanında işe girer ve çevirdiği binbir entrika sonucunda selefini ekarte etmeyi başarır ve onun yerine geçer.

Çok başarılı, duayen bir haberci olan Lale Kıran (Birce Akalay) ilk sezonda Aslı Tuna tarafından ekarte edilip mesleği bırakmış, habercilikten elini ayağını çekmiş evine kapanmış, iki kızına bakmaktadır fakat mesleğinden uzaklaşan kadının mutsuz ve tatminsiz olduğu her halinden bellidir. Yerine geçip ‘Öteki Taraf’ isimli haber programını sunmaya başlayan Aslı ise Z Kuşağı’nın sosyal medya becerilerini kullanarak reyting rekorları kırmaktadır. Lale’nin eski sevgilisi ve mesleğe başladığı günden beri iş ortağı olan Kenan (İbrahim Çelikkol) ise, Lale ile birlikte ayrıldığı dev anaakım kanaldan sonra küçük bir kanala geçmiş habercilik yapmaya devam etmektedir. Sonunda Lale’yi de tekrar ekranlara dönmeye ikna eder. Küçük bir kanalda her şeye sıfırdan başla Lale, halefi Aslı ile büyük bir yarışa girer.

Keşke haberciler böyle yaşasa!

Dizinin ana kusuru, Cüneyt Özdemir’in de değindiği gibi  Türkiye gibi bir ülkede habercilik yapan kişilerin sanki meşhur dizi oyuncuları veya Hollywood starları gibi, yatlar, katlar, villalar, lüks arabalar, son moda en pahalı marka kıyafetler içinde ultra lüks yaşamlar sürdürüyor oluşu. Basın emekçilerin gerçek hayatta neler çektiğini bilen seyirci için bu sahte şaşaa ilk başta biraz rahatsız edici olsa da izlediğimiz şeyin bir belgesel değil bir beyaz dizi olup yarattığı evrenin dizinin hikayesi için gerekli bir kurgu olduğu fikrini kabul edip kendinizi bunu sorgulanmadan diziye teslim ettikten sonra; art arda gelen ters köşeler, alt oymalar, göz çıkartmalar, birbirinin altından sandalyeler çekmeler, aşklar ve entrikalarla dolu dizi derinlikli bir şekilde işlenmiş ve daha sahicileşmiş karakterleri ve asla düşmeyen temposu ile sizi içine çekiveriyor. Oldukça heyecanlı bir yerde final yapan ikinci sezon beni çok tatmin etti. Üçüncü sezonu merakla bekliyorum.

* ‘Dallas’, ‘The News Room’, ‘The Morning Show’ tarzı dizileri sevdiyseniz eğer ‘Kuş Uçuşu’nu beğenebilirsiniz.

TANRILARIN KAVGASINDA BİR GENÇ

PERCY JACKSON VE OLİMPOSLULAR

‘Percy Jackson ve Olimposlular’, orijinal olarak, Rick Riordan’ın altı kitaplık Yunan mitolojisi üzerine yazdığı gençler için bir fantezi kitap serisidir. Seri yayımlandığında büyük ilgi görmüş, kısa sürede çoksatanlar arasına girmiş ve 2010 yılında yönetmen Chris Columbus tarafından filmi de çekilmişti.

Disney+, uzun süredir seriyi dizi olarak çekmek istiyordu. Heyecanla beklenen dizi en sonunda Disney’de ilk iki bölümü ile gösterilmeye başlandı. Dizi, 12 yaşındayken tanrı Poseidon’la ölümlü bir kadının çocuğu olan, yarı tanrı olduğunu öğrenen Percy Jackson’ın hikayesini anlatıyor.

Percy yarı tanrı olduğunu öğrendikten sonra kendisi gibi Olimpos’lu çocukların yetiştirildiği bir kampa gider. Burada babası Poseidon ile Poseidon’un abisi Zeus arasında büyük bir anlaşmazlık olduğunu öğrenir. Zeus’un kutsal küresi çalınmıştır ve bunu Poseidon’un yaptığını düşünmektedir. Küre bir hafta içinde bulunmazsa eğer iki tanrı arasında savaş başlayacaktır. Kürenin üçüncü kardeşleri cehennem tanrısı Hades’te olduğunu düşünen Poseidon oğlunu küreyi bulmakla görevlendirir.

Minatorlar, Satirler, canavarlar, orman perileri ile dolu bu sihirli macera özellikle ilk gençliğini yaşayanlara iyi bir aksiyon ve macera vaat ediyor. Çok sürükleyici olan diziyi siz de rahatlıkla çocuklarınızla izleyebilir ve beraberce hem iyi bir dizi izleyip hem de Yunan mitolojisi hakkında pek çok şey öğrenebilirsiniz.

* ‘Harry Potter’, ‘Shadow and Bone’, ‘Locke and Key’ gibi dizileri sevdiyseniz ‘Percey Jackson ve Olimposlar’ı beğenebilirsiniz.

BAŞPEHLİVAN OLMAK İÇİN

HAYDE BRE PEHLİVAN

Değişik bir konu, bambaşka bir dünya… Ozan Sertdemir imzalı belgesel ‘Hayde Bre Pehlivan’ BlutTV’de yayına başladı. 2022 yapımı belgesel, Edirne’de yaşayan genç bir güreşçi Görkem’in Kırkpınar yağlı güreşlerine hazırlanma sürecini anlatan belgesel film, Kırkpınar geleneklerine de değinerek çocuk güreşçilerin aralarındaki rekabet ortamına, hırslarına ve yaşamlarına ışık tutuyor. Görkem’in aile, ve spor yaşantısına odaklanarak mertlik ve yiğitlik sporu olan yağlı güreşleri çerçevesinde şampiyonluk mücadelesini gözler önüne seriyor.

Yönetmen Ozan Sertdemir, Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SETEM) tarafından düzenlenen 10. Uluslararası İpekyolu Film Festivali’nde ‘Haydi Bre Pehlivan’ adlı belgesel çalışmasıyla En İyi Film ödülünü de aldı. Konuya ilginiz varsa ya da belgesellere meraklı iseniz, BluTV’deki  ‘Haydi Bre Pehlivan’ı kaçırmamanızı tavsiye ederim.