Bir karakter canlandırmak, beste yapmak, anı yakalamak, yazmak. Sanatın farklı disiplinlerinin ortak bir noktası var. “Ben varım” demek, hikâyeler anlatmak. Muhtemeldir ki bu bedenle bir sanatçının birbirinden farklı disiplinlerde “ben varım” dediğinizi görüyoruz. Performanslarını izliyoruz, aklından geçenleri okuyoruz, hayal güçlerini birçok şekilde paylaşıyoruz.
Raf Gezgini bu hafta ekranlardan kitap raflarına uzanan oyuncu ve yazarların izini sürüyor.
🟧Berkay Ateş
Son yıllarda sık sık bir oyuncunun kitabını müjdeliyor yayınevleri. Son örneği Berkay Ateş oldu. Oyuncu Berkay Ateş aynı zamanda üretken bir yazar. Kurucuları arasında yer aldığı D22 Tiyatro yapımlarından ‘Hakikat, Elbet Bir Gün’ile 25. Cevdet Kudret Edebiyat Ödülleri’nde, Direklerarası Tiyatro Ödülleri’nde, Yeni Tiyatro Dergisi ve Ekin Yazın Dostları Ödülleri’nde en iyi yazar ödülü aldı. ‘Yirmi Beş’ adlı oyunla ise Savaş Dinçel Ödülleri’nde en iyi yazar ödülüne değer görüldü.
Bu yılın başlarında da Ateş’in beş oyununu ve bir öyküsünü bir araya getiren ‘Sessizliği Vurun’ adlı kitabı yayınlandı. Everest Yayınları’ndan çıkan kitapta Ateş’in ilk oyunu ‘Yirmi Beş’, sonrasında ‘Hak’, ‘Kuş Öpücüğü’, ‘Hakikat, Elbet Bir Gün’ ve son olarak ‘Uykusuz Bir Rüya, Salim’ ve yıllar önce İran’da bir dergide yayınlanan ‘Yankılar Kötü’ öyküsü yer alıyor.
🟥Görkem Yeltan
2000’lerin kült dizilerini hatırlayın. Birinde mutlaka Görkem Yeltan’a denk gelmişsinizdir. ‘Yılan Hikayesi’, ‘Ruhsar’, ‘Kara Melek’, ‘Süper Baba’ akıllara gelenlerden başlıcaları. Üstelik kariyeri televizyon dizileriyle de sınırlı kalmadı sinema filmleriyle festivallerden ödüllerle döndü. 18. Uluslararası Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu; 28.İstanbul Film Festivali’nde ‘Uzak İhtimal’ filmiyle En İyi Senaryo; 16. Uluslararası Altın Koza Film Festivali’nde aynı filmle En İyi Kadın Oyuncu ödüllerini kazanan, film senaryoları yazan Yeltan’ın gönlünü kaptırdığı bir başka alan ise edebiyat oldu. Özellikle çocuk edebiyatı…
30’un üzerinde çocuk kitabı var Yeltan’ın. Çocuk kitaplarının dünyasında yaşamayı çok sevdiğini sık sık dile getiren Yeltan’ın kitaplarıyla tanışmak isteyenler için şuraya birkaç öneri bırakalım: ‘Sarmaşık ve Kaktüs’, ‘Define Bahçesi’, ‘Boyalı Hamsi ve Süs Balığı’, ‘Hımbıl Beyaz’ ve ‘Kısa Boylu Zürafa.’
🟨Feride Çetin
Üniversitede radyo, sinema ve televizyon eğitimi alan Feride Çetin’in aklı hem kamera arkasında olmakmış aslında. Bu yolda yürüyeceğini düşünürken Kutlu Ataman’ın asistanı olmak için gittiği ‘İki Genç Kız’ filminde yönetmenin önerisiyle başrolde buluyor kendini. Büyük beğeni toplayan Behiye karakteriyle bir de Altın Portakal ödülü kazanıyor. Yetmiyor, Altın Koza en iyi kadın oyuncu, Ankara Film Festivali ile Sadri Alışık sinema ödüllerinde “umut veren oyuncu” ödüllerini de heybesine ekliyor. Sonrası hepimizin hatırladığı, tanık olduğun günler… ‘Hatırla Sevgili’ gibi unutulmayan dizilerde, ‘Ulak’, ‘Güzel Günler Göreceğiz’ gibi filmler ve tiyatro oyunlarıyla izleyicilerin karşısına çıktı Çetin.
Bunlarla da yetinmedi. Kariyerine farklı yollar ekleyenlerden oldu o da. Reji asistanı, gazeteci, metin yazarı, editör, oyuncu, eğitmen ve yazar! ‘Duyulur Dünyanın Şakası’ adlı bir öykü kitabı ve ‘Annemiz Aşktır’ adında bir de deneme kitabı var.
🟩Yılmaz Gruda
Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu, şair, oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni… Yeşilçam’ın efsane isimlerinden Yılmaz Gruda da isminin önüne upuzun sıfatlar ekleyen isimlerden biriydi.
Belki birçoğumuz onu tiyatro oyunlarından, sinema filmlerinden ya da televizyon dizilerinden tanıyor; oyuncu yönünü biliyor. Ancak aslında Gruda’nın ilk kalp çarpıntısı yazarlık olmuş. Öyle ki kendisi ödüllü bir şair. ‘Çerçi Zeus’ şiiri ile 1999 Türk Tabipler Birliği Behçet Aysan Şiir Ödülü’nü, ‘Marathon: Bir Uzun Koşu’ ile 2003 Cumhuriyet gazetesi Yunus Nadi Şiir Ödülü’nü kazandı.
‘Gelir Ergeç’, ‘Sultan Abdülaziz Vak’ası’, ‘Yeşilçam Cehennemi’ adlı romanlarıyla ‘Marathon’, ‘Sımayıl ile Raziye’, ‘Kuyumcular’, ‘Şu Bizim Tiyatromuz’, ‘Çarmıhtaki Yeni Mehmet’ kitapları Yılmaz Gruda’nın yazarlık kimliğiyle tanışmak isteyenleri bekliyor.
🟦Engin Akyürek
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü mezunu Engin Akyürek, 2004 yılında ‘Türkiye’nin Yıldızları’ yarışmada birinci olduktan sonra hayatlarımıza girdi. Hemen arkasından ‘Yabancı Damat’ dizisiyle oyunculuğa adım attı. ‘Fatmagül’ün Suçu Ne?’, ‘Kara Para Aşk’, ‘Bir Bulut Olsam’, ‘Sefirin Kızı’ ve son olarak ‘Adım Farah’ dizilerinde rol alan oyuncu ayrıca ‘Bir Küçük Eylül Meselesi’, ‘Kader’ ve ‘Bir Aşk İki Hayat’ filmleriyle de beyazperdede izleyicilerin karşısına çıktı.
Ve bu sırada kariyerine iki öykü kitabı sığdırmayı da başardı. İlk olarak 21 öyküden oluşan ‘Sessizlik’ kitabıyla edebiyata merhaba dedi. 2018’de yayınlanan ‘Sessizlik’in tüm gelirleri Darüşşafaka’ya bağışlandı. Akyürek ilk kitabı ‘Sessizlik’ten beş yıl sonra ise ‘Zamansızlık’ adlı ikinci öykü kitabıyla okurların karşısına çıktı. Kitapta, hızlı zamanlar karşısında unutturulmaya çalışılan kıymetli anlara dair öyküler yer alıyor. Akyürek her iki öykü kitabında da geçmiş ‘güzel’ zamanlara doğru bir zaman yolculuğuna çıkarmayı başarıyor okuru.
Öyküleri pek çok okurdan tam not alsa da Akyürek kendini yazar olarak görmüyor. En azından ilk öykü kitabından sonra Ayşe Arman’a verdiği röportajda şöyle anlatmıştı kendini:
“Ben oyunculuğumun daha iyi olmasını dilerim. Mesleğim oyunculuk. Yazmayı çok sevsem de kafamda sürekli kurgusal hikayeler dönse de kendimi bir yazar olarak görmüyorum. Yaşar Kemal, Ahmet Hamdi Tanpınar, Sait Faik Abasıyanık, Sezgin Kaymaz gibi büyük yazarların ürettiklerini okuyunca, kendimde o hakkı görmüyorum.”
🟪Gupse Özay
Oyuncu, senarist ve yönetmen Gupse Özay’ın şu sıralar son filmi ‘Lohusa’nın gişe başarısı nedeniyle muhtemelen keyfi yerinde. Gerçi Özay enerjisiyle zaten hep yüksek hep neşelidir diye düşünmeden de edemiyor insan. Filmleriyle yüzleri güldürmek isteyen Özay, takvimler 2019’u gösterirken bu kez de çocukları güldürmeyi kafaya koymuştu. ‘Jüpi ve Komşu Teyzenin Konuşan Terlikleri’ ile ‘Jüpi ve Bakkal Amcanın Tonton Bıyığı’, dört ve üzeri yaş grubu için yazılmış iki kitap. Dilek Altıntaş Birben’in resimlediği kitaplar, başkahramanı Jüpi’nin eğlence dolu macerasına davet ediyor okuru.
Jüpi demişken kendisinden bahsetmeden geçmeyelim. En sevdiği sebze bezelye, en sevdiği gezegen Jüpiter ve en büyük hayali günün birinde uzaya gitmek!
⬛Tarık Akan
Usta oyuncu. Birçok isim için “usta” sözcüğünü kullanıyoruz artık. Ancak bazılarında kelime tam hakkını veriyor. Yeşilçam’ın unutulmaz ismi Tarık Akan da tam hakkını veren, sayıları bir elin parmağını zar zor geçen ustalardan biri. Filmleriyle olduğu kadar duruşuyla da.
Şerif Gören, Atıf Yılmaz, Yavuz Özkan, Zeki Ökten gibi yönetmenlerle, Türkiye’nin sorunlarını dert eden filmlerde oynayan Akan’ın tek bir kitap kaleme aldı hayatı boyunca: ‘Anne Kafamda Bit Var.’ Bir kitaptan çok daha fazlası, bir nevi hafıza arşivi niteliğindeki bu çalışmanın hikayesi ise şöyle:
Akan, 12 Eylül 1980 askerî darbesinin hemen ardından, 1981 başlarında, Almanya’da yaptığı bir konuşma yüzünden yurda dönüşünde tutuklandı. Tutuklanmanın nedeni, sağcı bir gazetenin manşete çıkardığı yanlı ve yalan haberdi. Böylece uzun bir yargılanma süreci başladı. Siyasî Şube, sorgulanmalar, itilip kakılmalar, aşağılanmalar, soğuk hücreler, bitli fareli koğuşlar, sağcılar, solcular, devrimciler, idamlıklar…
Uzun zaman sonra aklanıp serbest kalan Tarık Akan, aradan yıllar geçse de o günlerin baskılarını, acılarını unutamadı ve sonunda yaşadıklarını yazıya döktü. ‘Anne Kafamda Bit Var’, o zorlu günlere bir geri dönüş. Kitapta, 12 Eylül dönemindeki yargılanma sürecinin yanı sıra Atıf Yılmaz ve Şerif Gören gibi yönetmenler, ünlü hukukçu Burhan Apaydın gibi pek çok tanınmış ad ve önemli olayla ilgili anılar da yer alıyor; Yılmaz Güney cezaevindeyken gizli saklı çekilen ‘Yol’ filminin serüveni de anlatılıyor.
⬜Ebru Ojen
Ebru Ojen, 2010 yılında Dokuz Eylül Devlet konservatuvarı Opera Ana Sanat Dalı Bölümünden mezun oldu. ‘Enes Batur Gerçek Kahraman’, ‘Saf’, ‘Kardeşler’ ve ‘Karagül’ gibi yapımlardan onu tanıyor olabilirsiniz. Eğer canlandırdığı rolleri çıkaramadıysanız ‘Et Yiyenler Birbirini Öldürsün’ ya da ‘Lojman’ romanlarının yazarı diyelim. Sıkı bir edebiyatseverseniz, bu iki romanı daha kolay hatırlamışsınızdır.
2014’te yayımlanan ilk romanı ‘Aşı’ ile iyi bir çıkış yakalayan Ojen, Hürriyet Kitap Sanat dergisinin ilk sayısında, geleceğin 10 yazarı soruşturmasında yer aldı. 2017’de ‘Et Yiyenler Birbirini Öldürsün’ ve 2020’de ‘Lojman’ adlı romanları geldi. Everest Yayınları’nın bastığı ‘Lojman’, bir dağ köyündeki öğretmen ailesinin hikâyesini anlatıyor. Son romandan başlayarak Ebru Ojen’in sesine kulak verebilirsiniz.
🟫İclal Aydın
Oyuncu ve yazar İclal Aydın. Evet, çok uzun zamandır bu iki sözcük yan yana geliyor. Hatta son yıllarda yazar İclal Aydın kimliği birkaç adım önde bile. Zira Aydın’ın yazdığı romanlar, ekranlara uyarlanıyor. Televizyon tarihinde yer edinmiş dizilerde rol alan Aydın, ‘Hayat Güzeldir’ televizyon programı için yazdığı günlükleri ve metinleri bir araya getirerek ilk kitabını oluşturduğunu oluşturduğunda takvimler 2001’i gösteriyordu. Bir televizyon dizisine de uyarlanan ‘Üç Kızkardeş’, ‘Kalbimin Can Mayası’, ‘Söylenmemiş Sözler’ yazarın en çok okunan kitapları arasında. Aydın üretmeye devam ediyor. Aydın son olarak, kendi anılarının izini sürdüğü Artemis Yayınları’ndan çıkan ‘Bunu Sen Oku’yla okurların karşısına çıktı.