Mustafa Özkan, 35 yıldır gramafon dünyasının içinde. Günümüzde sayıları azalan gramafon ustalarından biri olan Özkan aynı zamanda iddialı bir koleksiyoner. Kişisel koleksiyonunda 100 gramafon bulunan Özkan, uzun yıllardır Kadıköy'deki dükkanında mesleğini icra ediyor.

Mustafa Özkan, 35 yıldır gramafonun büyülü dünyasının içinde. Bir çağa damga vuran bu özel müzik aletinin her türlü tamir ve bakımı konusunda ustalaşan Özkan, aynı zamanda iyi de bir koleksiyoner. Osmanlı döneminden kalma 100 gramofonu, 3 bin 500 taş plağı ve 300 kutu gramofon iğnesi yer alan Özkan, mesleğini yaşatmak konusunda kararlı.

Gramafon ustası Mustafa Özkan, tarihi eserleri vatandaşla yeniden buluşturarak teknolojiyle mücadele ettiğini söyledi. Dedesinin lakabının gramafon olduğunu söyleyen Özkan, bir anedotla  olay hakkında şu bilgiyi veriyor. “1947’de rahmetli dedem Erzurum’dan Muş’a giderken hayvanlarını satıyor. Gramofonu alıp, köye onunla gidiyor. Köy yeni kurulduğu için herkese bir lakap veriliyor. Rahmetli dedeme de ‘Gramofon Yusuf’ diyorlar.”

Tarihi gramafonların yedek parçalarını bulmak oldukça zor.

Mustafa Özkan 35 yıldır gramafonlarla iç içe

35 yıldır hem gramofon tamiri yaptığını hem de tasarladığını ifade ederek, 22 senedir de Kadıköy’deki dükkanında çalıştığını söyleyen Mustafa Özkan, “Geçen haftaya kadar 6 ustamı kaybettim. Şimdi parmakla gösterecek kadar usta kaldı. Bu işi sevmek lazım. Çırak olarak gelen önce ‘Bana kaç para vereceksin?’ diyor, ‘Kaç gün tatil?’ diye soruyor. Yani ‘Usta ben bu işi öğrenmek istiyorum. Bana bunu öğretir misin?’ demiyor. Böyle bir öğrenci de çırak olamaz. Ustalık da yapamaz, yetişemez. Başka sanatlarda da çırak yok. Herkes bilgisayar üzerine masabaşı iş istiyor. Kendi içinde bir sevgi olacak, bir ateş olacak.” dedi.

Mustafa Özkan sırf bu yüzden kızı ve oğluna mesleğini öğrettiğini belirterek, tarihi gramofonları atölyesinde sergilediğini ve koleksiyonunda bulundurduğunu söyledi. Osmanlı döneminden kalanların yanı sıra 1915, 1920, 1930 ve 1940’lı yıllara ait Almanya, ABD, Hollanda, İsviçre ve Fransa gibi farklı ülkelerin gramofonların koleksiyonunda bulunduğunu söyleyen Özkan, yedek parça konusunda büyük zorluklar yaşadığını vurguladı.

Gramofonda ayar konusunun çok önemli olduğunu vurgulayan Mustafa Özkan, “Makine ile diyafram ikilisinin çok uyumlu olması lazım. Tereyağından kıl çeker gibi. İkisi çok güzel ve uyumlu olursa çok güzel ses verir. İnsanı büyüler ama biri bozuk biri sağlam olursa güzel ses vermez. Gramofona özen göstermek ve severek yapmak lazım. Ayarını da güzel yaptığın zaman keyiften geçilmez.” diye konuştu.

Müzik Rotası Özkan Uğur’un izinde