İstanbul, 1897 Lumiere Kardeşler’in kameramanlarından Promio’nun kiraladığı bir kayığa kamera yerleştirip Haliç’te çekim yapmasıyla ilk defa peliküle aktarıldı. O gün bugündür de İstanbul adeta bir sinema şehri olarak binlerce filme mekan oldu.
Sadece mekan olarak değil bu coğrafyada sinemanın kitlelerle buluşmasında da öncü şehir İstanbul. Yine 1897’de Beyoğlu’nda bulunan Hammalbaşı Sokak’taki Avrupa Pasajı’da 7 numaralı iş yeri Sponeck Birahanesi’nde halka açık ilk sinema gösterimi yapıldı. Türk sinemasının ilk filmi kabul edilen ‘Ayastefanos’taki Rus Abidesinin Yıkılışı’ da yine İstanbul’da çekildi. İlerleyen yıllarda Türk sineması kendisine merkez olarak İstanbul’u seçti ve Yeşilçam Sokağı’nı mesken tuttu.
İBB resmen duyurmadı ama çalışmalara başladı
İstanbul ile sinemanın çok güçlü bir ilişkisi olmasına rağmen ne yerel yönetimin ne de merkezi yönetimin resmi olarak İstanbul’a dair bir sinema birimi var. İşte İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu boşluğu doldurmak için proje hazırlığında: İstanbul Sinema Ofisi.
Geçenlerde sinema sektör temsilcileriyle İBB yetkilileri bir araya geldi. İBB yetkilileri kurmayı istedikleri bu ofisin amacını anlattı. Beyoğlu’nda kurulması planlanan İstanbul Sinema Ofisi İstanbul’un uluslararası alanda sinema profilini öne çıkartmayı hedefliyor. Sinemacıların ihtiyaçlarını daha kolay gidermek, genç sinemacılara destek sunmak amaçlar arasında. Bir de İstanbul’un zengin sinema birikiminin ortaya çıkarılması hedefleniyor. Bunun için İstanbul’a dair görsel bir hafıza oluşturulmak isteniyor.
Bu amaçla bir arşiv oluşturulması hedefler arasında. Planlanan, yerli ve yabancı filmlerdeki İstanbul görüntülerinden tutun geçmiş yıllarda çekilen ve artık belge değeri yüksek olan görsel materyallerin bulunduğu bir arşiv. Bu amaçla ilk olarak İBB tüm birimlerinden ellerindeki İstanbul’un geçmişine ait video kayıtlarını istedi bile.
