İsrail’in Gazze’ye saldırıları ve dünyanın dört bir yanından tepkiler yükselmeye devam ediyor. Medya ve sanat kurumlarının İsrail’e eleştirilere verdiği anti demokratik karşılığın bir benzeri İngiltere’de yaşandı. Eleştirilerin odağında bu kez Ukrayna kökenli İngiliz iş insanı Len Blavatnik var. Milyarder iş insanı Channel 13’ün patronu olmanın yanı sıra Tate Modern’in de sahibi.
‘Basın özgürlüğüyle uğraşma’
Len Blavatnik’in sahibi olduğu televizyon kanalında çalışan bir gazeteci İsrail başbakanı Netanyahu’yu eleştirince işinden kovuldu: Gazeteci Yulia Shamalov-Berkovich kanaldaki görevine atandıktan kısa süre sonra Netanyahu’nun Gazze’deki katliamlarını eleştirdiği için Channel 13’ten atıldı. İngiltere’nin en çok izlenen kanallarından birinde yaşanan bu olaydan sonra aktivistler Channel 13’ün sahibi Blavatnik’i protesto etti. Protesto için seçilen yer iş insanının sahibi olduğu Tate Modern’di.
Sadece Londra’nın değil dünyanın da en önemli çağdaş sanat kurumlarından olan müze önünde toplanan aktivistler Tate Modern’in sahibi milyarder Len Blavatnik’e “basın özgürlüğüyle uğraşma” diye seslenip sloganlar attı. Blavatnik, Victoria ve Albert Müzesi ve British Museum gibi İngiliz kültür kurumlarına yaptığı bağışlar nedeniyle şövalye ilan edilmişti. Tate Modern’in genişletilmesi için yaptığı 65 milyon dolarlık katkıyla Blavatnik İngiltere tarihinin en büyük sanat bağışçısı konuma gelmişti. Bu bağıştan sonra da Ukraynalı iş insanına Sir unvanı verilmişti.