Türk sanat tarihinin bir özeti olan Mustafa Taviloğlu'nun koleksiyonunun tamamı 21 Eylül'den itibaren İstanbul'da yedi ayrı mekanda sergilenecek. 2412 eserin yer aldığı sergiyi açmak Taviloğlu'nun 90'lardan beri hayali. Ve bu hayal artık gerçekleşti.

Mustafa Taviloğlu’nun yıllardır gerçekleştirmek istediği bir hayali var, sahip olduğu sanat koleksiyonundaki resimlerin hepsini bir sergide sergilemek. Ama koleksiyon da koleksiyon hani! 2412 eser var. Böyle bir koleksiyon tek seferde nasıl sergilenecek? Bir Koleksiyoner Hikayesi sergisi bu soruya cevap veriyor: Yedi ayrı mekanda!

Artİstanbul Feshane, Galeri Eyüpsultan, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi, İstanbul Sanat Müzesi, İş Sanat Kibele Sanat Galerisi, Mecidiyeköy Likör Fabrikası ve Müze Gazhane 21 Eylül’den itibaren böyle ‘çılgın’ bir sergiye ev sahipliği yapacak.

Hiç kolay iş değil. Ama zor işleri başarmak da ‘çılgınların’ işi… Mustafa Taviloğlu Artİstanbul Feshane’de bu iddialı serginin hayata nasıl geçirildiğini anlatırken işin sırrını da veriyor: “Herkesin müthiş katkısı var.” Sanat dünyasından pek çok kişi ve kurumun katkısıyla hayata geçirilen sergi için elini taşın altına sokanlar say say bitmez: İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İBB Miras, İBB Kültür, İş Bankası, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi, Contemporary Istanbul Sanat, Kültür ve Eğitim Vakfı​, Türk Hava Yolları…

Taviloğlu: ‘Resmi ve sanatçıyı sevdim’

90’lardan beri içinde büyüttüğü bir hayalini gerçekleştirdiği için Taviloğlu çok heyecanlı. “Hayatımda beni bu kadar mutlu edecek bir iş olmadı” demesi de bu yüzden. Dile kolay 1972’de Necdet Kalay’ın bir resmini satın alarak oluşturmaya başladığı koleksiyonun hepsini artık insanlarla paylaşabiliyor. Türk sanat tarihinin bir anlamda resmi geçidi bu koleksiyon sergisi. Tam 903 sanatçının eserleri sergileniyor…

Taviloğlu’nun koleksiyonerlik macerası aslında amatör bir heyecanla başlıyor. “Resmi ve sanatçıyı sevdim” diyor. Koleksiyoner olayım diye yola çıkmamış. Zaten Artİstanbul Feshane’de sergiyi dolaşırken hep sanatçılarla kurduğu dostluktan bahsediyor. Pentür ağırlıklı başlayan koleksiyon yıllar içinde fotoğraf, heykel, video ve enstalasyonlarla genişleyip Türkiye’nin en önemli özel koleksiyonlarından biri haline gelmiş. Primitiflerden Cumhuriyet dönemi resmine, oradan Türk modernleşmesine ve güncel sanata açılan koleksiyonda Türk sanat tarihinin çeşitliliğini görmek mümkün.

Yedi mekan farklı temalar

Böyle büyük ve çeşitlilik arz eden bir koleksiyon nasıl sunuluyor? Serginin küratörleri Derya Yücel, Marcus Graf yedi mekan için farklı temalar oluşturarak işin içinden çıkmış. İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nde ‘Yarım Asırlık Serüven’ başlığı altında kronolojik olarak koleksiyonun oluşumu ve gelişimi anlatılıyor.

Artİstanbul Feshane’de ‘Tanıdığımız İnsanlar’ başlığıyla 19. yüzyıldan günümüze insan ve yaşama dair görünümleri konu alan eserler yer alıyor. Ki burada koleksiyonda geniş yer tutan bir tema olarak figüre odaklanılıyor.

Haliç Tersanesi’ndeki İstanbul Sanat Müzesi’nde ‘İzlediğimiz Manzaralar’ başlığıyla koleksiyondaki ağırlıklı olarak peyzaj ve manzara konulu eserler bir araya getirilmiş. Kadıköy’deki Müze Gazhane’de ‘Gördüğümüz Renkler’ başlığıyla koleksiyondaki gerçeklik ve somut imgeyi aşan soyutlamanın renkli dünyasını anlatan eserler izleyiciye sunuluyor.

Mecidiyeköy’deki Tarihi Likör Fabrikası ‘Tanıdığımız İnsanlar, Yaşadığımız Şehir’ başlığıyla koleksiyondaki kamusal alanlar, şehirler, mahalleler ve evler gibi insanların yaşam alanlarına dair görünümleri tasvir eden eserlere ev sahipliği yapıyor. Mekanın üst katında koleksiyona 2012 sonra dahil olan figüratif eserler yer alırken alt kat şehir/kentsel mekan temasına odaklanıyor. Levent’teki İş Sanat Kibele Sanat Galerisi’nde figüratif ve soyut eserlerden oluşan bir seçki yer alacak. Galeri Eyüpsultan’daysa yine koleksiyondaki soyut eserlerden oluşan bir seçki sunulacak.

‘Her resmin bir hikayesi var’

Bu koleksiyonun daha iyi değerlendirilmesi için de birtakım yan etkinlikler planlanmış. Mesela sergi sürecinde 16 panel/konuşma hayata geçirilecek. Tarihi Likör Fabrikası ve Artİstanbul Feshane’de çocuklar ve gençler için eğitim programları düzenlenecek. Taviloğlu’nun koleksiyonerlik yolculuğunu anlatan Sıla Ünlü’nün çektiği belgeselin gösterimi yapılacak. Ayrıca bir de sergiyle ilgili İş Bankası Kültür Yayınları’nda çıkacak kitap var.

Mustafa Taviloğlu’nun koleksiyonerlik macerası bir tutku işi. Her eserin koleksiyona dahil olma hikayesi var “Koleksiyonumdaki her parçayı tek tek mesai harcayarak aldım, toptan alınmış bir koleksiyon değil, bu yüzden de her eserin bir alım hikayesi var bende” diyor. Artİstanbul Feshane’de sergiyi gezerken bir Komet resmi gösteriyor, “Komet akademide okurken almıştım bu resmi” diyor. Koleksiyona giren hiçbir eserini satmamış. Çok istenen, çok para teklif edilen eserler olmuş. Taviloğlu “Ne verseler kabul etmedim” diyor.