HBO yapımı ‘The Idol’ altı bölümlük ekran macerasını noktaladı ancak bu, dizi hakkındaki tartışmaların bittiği anlamına gelmiyor. Türkiye’de sadece Blu TV’de yayınlanan dizi, Lily Rose Depp ve Abel Tesfaye nam-ı diğer The Weeknd’i bir araya getirmiş, bir pop yıldızı Jocelyn (Lily Rose Depp) ile romantik bir ilişkiye girdiği akıl hocası Tedros’un (Abel Tesfaye, The Weeknd) arasında başlayan ilişkiyi anlatmıştı.
Yeni bir tartışma daha: Pop yıldızı Jocelyn, aslında Selena Gomez mi?
Dizi, müzik endüstrisinin karanlık ve toksik yönlerini kariyerinin ilk adımlarını atan yükselen pop yıldızı Jocelyn’in hikayesi üzerinden anlatıyor. Bölümler ilerledikçe izleyiciler başrolün hikayesinin aslında ne kadar bilindik olduğunu fark etmeye başladı. İzleyiciler, hikayenin şarkıcı Selena Gomez’in kariyeriyle ortak noktalar olduğunu fark etti. İddiaları daha da ilginç kılan şey ise, Gomez’in dizinin yapımcısı The Weekend ile geçmişte bir ilişki yaşamış olması.
Benzerlikler sadece bununla da sınırlı değil. Pop yıldızı Jocelyn de tıpkı Gomez gibi çok küçük yaşlarda müzik dünyasına adım atıyor, hayranlarıyla yakın bir ilişki kuruyor, ilerleyen dönemde mental sağlık sorunları yaşıyor. En büyük ‘tesadüflerden’ biri ise tartışmalı bir albüm kapağı. Hem kurgusal karakter hem de ilham alındığı iddia edilen Gomez, üstsüz poz verdikleri bir albüm kapağı fotoğrafı nedeniyle tartışma konusu oluyor. Gomez, 2015 yılındaki albüm kapağına gelen olumsuz yorumların kendisini olumsuz etkilemesini izin vermediğini söylerken dizide Jocelyn de “Benim bedenim, benim kararım” diyor.
‘Selena rahatsız, ama yoluna devam edecek’
The Daily Mail’e konuşan Gomez’e yakın bir kaynak da bu benzetmelerin şarkıcıyı rahatsız ettiğini söyledi. “Selena ile Jocelyn’in hayatı olağanüstü derecede benziyor” diyen kaynağa göre Selena’nın yaşadıkları ve acılarının bir televizyon dizisinde eğlence olarak kullanılması onu rahatsız ediyor. Kaynak ayrıca, “Selena her zaman yaptığı şeyi yapacak, üstesinden gelecek ve yoluna devam edecek” diyerek şarkıcının tartışmalardan uzak kalmak istediği mesajını da verdi.
Dizi yayınlandığı ilk günden itibaren izleyicileri ikiye böldü. Özellikle çıplaklık ve seks sahnelerini şiddet pornosu olarak niteleyen, hikayeye hizmet etmediğini söyleyenler vardı. Eleştirmenler arasında diziyi utanç verici bulanlar ve pornografiye benzetenler vardı.Ancak esas tartışma dizi henüz yayına girmeden önce isimsiz çalışanlarının Rolling Stone’a verdikleri bir röportajla başladı. İddialara göre yapımcı The Weeknd ve Sam Levinson “bir erkeğin, bir kadını istismar etme fırsatı yakalaması ve kadının da buna bayılmasıyla ilgili” bir yapım yaratmak için diziyi “iğrenç bir şekilde raydan çıkarıyordu.”
‘Sözümona feministler’
Dizinin oyuncularından Jane Adams ise bu eleştirilere yanıt sert bir şekilde yanıt verdi. “Sözümona feminist eleştirmenler” diyerek dizinin kadın oyuncularını sette sömürdüğünü iddia edenleri eleştirdi. Diziyi çok sevdiğini dile getiren Adams, “Bu günlerde, bazı insanlara karşı bir şeyi beğenmediğinizde veya sevdiğinizde neredeyse özür dilemek zorundasınız gibi bir durum var” diyerek dönemin eleştiri kültüründen yakındı, ‘feministlere’ seslendi: “Hepsine git kendini becer’ demek istiyorum. Birlikte çalıştığım tüm bu kadınlar deneyimleri hakkında konuşuyor ve siz dinlemiyorsunuz. Dinlemiyorsunuz!”
‘The Idol’ tüm bölümleriyle BluTV yayın kataloğunda.