2019’da müzayedeci Philomène Wolf, Paris’in kuzeyindeki Compiegne şehrinin yakınlarında bulunan bir eve çağrıldı. Evin sahibi 90 yaşındaydı ve huzurevinde yaşamaya karar vermişti. Ev satılacaktı ve evdeki eşyaların envanteri çıkarılacaktı.
Mutfakta elektrikli ocağın üzerinde öylece asılı duran tablo ilişti Wolf’un gözüne. Bir A4 kağıdından daha büyük olmayan bir resimdi bu. Evin sahibi Wolf’a, tablonun ailesine ait olduğunu, bir dini ikon olduğunu anlattı. Çöpe atılmış olmaması büyük bir şanstı.
Wolf’un ilk izlenimi bu tablonun bir İtalyan ressama ait olduğunu yönündeydi. Paris’teki uzmanlarla temasa geçti. Yanılmamıştı resim Cenni di Pepo adıyla da bilinen İtalyan ressam Cimabue’ye aitti ve Cimabue bu resmi 1280 yılında resmedilmişti. Ki o dönem Paris’teki Notre-Dame Katedrali henüz inşaat halindeydi. Cimabue Bizans tarzına kıyasla, insanları daha gerçekçi resmeden ilk İtalyan ressamlarından biriydi.
Kültür bakanı şerh koydu resim Fransa’da kaldı
‘La Dérision du Christ’ adlı resim geçen eylül ayında müzayedeye çıkarıldı ve ABD’de yaşayan, İtalyan Rönesansı’nda uzmanlaşan iki Şilili koleksiyoncu tarafından yaklaşık 27 milyon dolara satın alındı. Satıştan iki gün sonra tablonun sahibi yaşamını yitirdi. Fransa Kültür Bakanı Kültür Bakanı Franck Riester, tablonun ulusal hazine olduğunu söyleyip ihracat sertifikasını vermeyi reddetti. Bu durumda Fransız devletinin resmi satın alması için 30 ay süresi vardı.
Louvre Müzesi işte o resmi satın alıp envanterine kaydetti. Louvre Müzesi Direktörü Laurence des Cars yaptığı açıklamada “Cimabue’nin ‘La Dérision du Christ’ adlı eseri, ikonadan resme büyüleyici geçişi işaret ederek sanat tarihinde çok önemli bir dönüm noktası oluşturuyor. Cimabue’nin Louvre’da bulunan ve restorasyonu devam eden bir başka başyapıtı olan ‘Maestà’ (1275-1300 tarihleri arasında resmedildiği düşünülüyor) ile birlikte 2025 baharında bir sergilenecek” diyerek müjdeyi verdi.