Van’ın Erciş ilçesindeki Zernaki Tepe’de yaklaşık 2,5 kilometre uzunluk ve 1,5 kilometre genişliğe sahip tarihi alanda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle başlatılan kazı çalışmaları devam ediyor. Van Müze Müdürlüğünün başkanlığında, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu’nun danışmanlığında yürütülen kazılarda yeni buluntular ortaya çıkarılıyor.
Erciş Kaymakamlığı’nın da desteklediği kazılarda önceki yıllarda Hz. İsa’nın da konuştuğu Aramice yazılmış beş kitabe, surlar, 10 metre çapında ve üç metre yüksekliğinde oval şekilli kale burcu ve seramikler gün yüzüne çıkarılmıştı. Bu yıl ki kazılarda da üç kitabe, oval şekilli kale burcu ve drenaj kanallarına rastlandı.
Kitabelerin daha rahat okunabilmesi için estampaj (kazınmış ya da kabartma olarak belli bir yüzeye işlenen bezemeler ve yazıların üstüne kağıt konarak kopyalanması) çalışması yapan kazı ekibi bulunan taşları restorasyon çalışmalarında kullanılmak üzere muhafaza altına alıyor.
Kentin tarihi Urartulara uzanıyor
Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu yaptığı açıklamada bu yıl 10 Ekim’de kazı çalışmalarına başladıklarını ve önemli buluntulara ulaştıklarını söyledi. Sur kalıntıları üzerindeki çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Çavuşoğlu şu bilgileri verdi:
“Geçen yıl yaptığımız kazılarda ortaya çıkardığımız burca benzer bir burç daha tespit ettik. Aynı zamanda Aramice yazılmış üç yazıtla karşılaştık. Bu yıl drenaj kanallarını da çalışmalar sırasında ortaya çıkardık. Surlarda biriken suyun dışarıya akıtılması için kullanılan drenaj kanallarını tespit etmiş olmamız bu yıl Zernaki Tepe kazıları için önemli bulgular arasında. Surların daha dayanıklı olması için yapılan bir sistem bu. Urartu döneminde doğan ve Anadolu bölgesinde bildiğimiz bir sistemin aynı şekilde Zernaki Tepe’de de uygulandığını gördük.”
Aramice kitabelerin belgelenmesine yönelik çalışmaların da sürdüğünü belirten Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu “Bu çalışmada estampaj yöntemini kullanıyoruz. Gelecek yıllarda bunlar üzerinde çalışılacağı zaman daha rahat okunabilmesi için estampaj verilerini de kayıt altına almış oluyoruz. Ayrıca surlardan düşen, kazılar sırasında ortaya çıkan büyük taşları, önümüzdeki yıllarda yapılacak restorasyon ve konservasyon çalışmalarında kullanmak üzere belli noktalarda muhafaza altına aldık” dedi.