TikTok ve başka sosyal mecralarda ‘Bookshelf Wealth’ (Kitap Rafı Zenginliği) diye bir trend var. Hem çok kitabı olan, hem de bunları hoş bir şekilde sergileyen insanların paylaşımları yarattı bu trendi, konu New York Times’tan Architectural Digest’e birçok mecrada ele alındı. Hatta Architectural Digest Kitap Rafı Zenginliği’ni 2024’ün ilk büyük tasarım trendi olarak tanımladı.
Yalnız bu trende dahil olmak için rasgele kitaplar alıp raflara dizmek yeterli değil. Yılların birikimiyle, özenle seçilmiş, okunmuş kitapların, evin ruhunu yansıtan objelerle, resimlerle karıştırılmış olması lazım. Tertiplilik peşinde değiliz, biraz dağınıklık, yaşanmışlık daha makbul.
Lüks İç Mimari hesabı HouseofHive’ın bu konuda yayınladığı öğretici video epey tepki aldı: Kitap okumaktansa sergilemeyi öne çıkaran bu trend tüketimi gereğinden fazla mı yüreklendiriyor? Okumadığın ve okumayacağın kitapları almak ayıp değil mi? Her tür estetik trendi tanımlamak ve belirgin kılmak için zenginlik kelimesini kullanmak şart mı? Bu bir tasarım yaklaşımı mı, yaşam biçimi mi ve bu yaşam biçimine erişmek için illa zengin mi olmak lazım?
İtiraf edeyim, ben kendi adıma nihayet bir trendi ucundan yakalamış olmanın haklı gururunu yaşıyorum. Şaka bir yana, benim için evi ev yapan ana unsurlardan biri kitap. Bir arkadaşımın (ya da daha da iyisi abimlerin) evine gidip rafları karıştırmaya, ortada duran kitapları incelemeye, kitap ödünç almaya bayılırım.
Bizim evde de her yerde kitap var. Birkaç nesil öncesinin kitaplarını saklarım. Annemle babamın eski kitaplarını raflarda görmek içimi okşar. Ha bire kitap aldığım için “Bunları nereye koyacağız” diyen eşimin lise ve üniversite ders kitaplarını, hatta lise National Geographic koleksiyonunu hâlâ sakladığını da belirteyim.
Odalardaki kitap öbeklerini bazen raf gibi, bazen masa gibi kullanıyorum. “Kitap rafı zenginliği” lafını hak eden kütüphanemiz ise evin baş köşesinde. Çocukların ufacıkken yaptığı seramiklerden sevdiğimiz resimlere, kitap dışında bir sürü şey barındırıyor. Bu haliyle hayatımızın farklı dönemlerinin bir özeti gibi, hep karşımızda. Şık mı, güzel mi bilemeyeceğim ama tam da biz.
Dekorasyonla başladık, kitapla bitirelim. Kitapların en tatlı tarafı bizi sürekli başka kitaplara taşıması. Bu konuya kendini adamış yazarlar da var elbette. Bunlardan biri Michael Dirda. Ne yazık ki Türkçe’ye hiçbir eseri kazandırılmamış. Oysa Washington Post’un ünlü kitap eleştirmeni Dirda’nın makale koleksiyonları çok güzeldir.
The Paris Review tarafından Amerika’daki en kültürlü insan diye gösterilen Pulitzer ödüllü Dirda’nın Browsings (Gezinmeler) ve Book by Book (Kitaptan Kitaba) kitapları kitabı dekoratif değil gerçek zenginlik olarak gören herkesin hoşuna gidecektir.