Çocukların sporla bağını kuvvetlendirmek için soruyu tersten soralım: Doğası gereği hareketi ve oyunu seven çocuklar neden spor yapmaktan vazgeçer? Spor İstanbul’un bazı cevapları var; şimdi bunları ortadan kaldırmak için çalışıyor.

“Ortaokulda su topçusuydum. Takımın en iyisi değildim belki ama antrenmanlara giden azimli ve çalışkan bir sporcuydum. Turnuvaya gideceğiz, soyunma odasında oturuyoruz. ‘Acaba kimler gidecek” diye konuşuyoruz. O sırada kapıdan içeri koç geldi, antrenmanlara dört aydır gelmeyen bir arkadaşı seçti. Bu adaletsizlik o kadar canımı yaktı ki bir daha o havuza gitmedim.”

Bu hikayenin sahibi İ. Renay Onur, neyse ki sonraki yıllarda sporla barıştı. Yalnızca su topu değil başka branşlarla da uğraştı. Hatta ilgisi bireysel düzeyi aşınca, 2008’de Itır Erhart’la birlikte sporla gönüllülüğü bir araya getiren Adım Adım Derneği’ni kurdu. 2019’dan beri yönettiği Spor İstanbul ise genciyle yaşlısıyla bütün İstanbul’a spor yapma olanağı sunmak için çalışıyor.

İ. Renay Onur genel müdürü olduğu Spor İstanbul’da sporculuk, gönüllülük ve yönetim tecrübesini birleştiriyor

“Çocukları, neredeyse hiç arkamıza bakmadan teslim ettiğimiz tek yer spor okulları” diye devam ediyor Onur: “Sanki hocayı tanıyoruz! Hocanın belgesi var mı yok mu, çocuk koruma eğitimi almış mı? Geçmişte çocuk korumayla ilgili bir tatsız bir sıkıntısı var mı? Bunları sorgulamıyoruz. ‘Sporda Çocuk Koruma Programı’nı işte bu yüzden başlattık. Eğitmenlerde, ebeveynlerde ve çocuk sporcularda hakları ve sınırlarını konusunda farkındalık yaratmak istedik.”

Çocukların korunması denince akla ilk olarak cinsel taciz gelse de eğitmenin üstten konuşması, çocuğu gruba almaması, boyuyla dalga geçmesi, çeşitliliği sağlamadan çocukları bir araya getirmesi de taciz kapsamında. Hepsinin de ciddi olumsuz sonuçları olabiliyor. Çocuk Koruma Programı çocukların ve eğitmenlerin hak ve sınırlarını net bir biçimde çizerken ebeveynleri de kurumu ve eğitmenleri sorgulamaya teşvik ediyor. Ama bu kadarla sınırlı değil.

1989’da kurulan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Spor İstanbul’da, bugün itibariyle 69 tesiste 125 bin çocuk sporcu 874 eğitmenle 17 branşta spor yapıyor. Kurumun 2 bin 500 çalışanı var. Böylesine büyük çaplı bir kurumda çocuk haklarına dair koruma politikası oluşturulması bir ilk.

Güvenli spor ortamı

Eğitimlerin tek bir temel amacı var: Çocuğun güvenli ve sağlıklı bir ortamda spor yapması. Bundan yalnızca sporu yaptıran eğitmen değil kapıdaki görevliden en tepedeki yöneticiye, gönüllülerden idari ve hizmetli personele herkes sorumlu tutuluyor. Dolayısıyla herkes koruma programı eğitiminden geçiyor.

‘Farkındalık’ yaratmayı amaçlayan birinci seviye eğitimi alanlar, temizlik hizmetlileri, spor gönüllüleri, saha görevlisi, teknik personel, tüm çalışanlar ve spor paydaşları. İkinci seviye eğitim ‘Temel Anlayış’ eğitmenler, eğitmen koçları, eğitim uzmanları, fitness eğitmenlerine yönelik. Üçüncü seviye ‘Stratejik Yaklaşım’ ise bölge şefleri, tesis yöneticileri, insan kaynakları çalışanları, üst düzey yönetim ekibi için.

Spor İstanbul aralarında İstanbul Barosu’nun da bulunduğu uzmanlardan destek alarak hazırladığı rehber kitapçıklarla bütün kuralları net çizgilerle çerçevelemiş. İlgilisine rehber olması açısından bir kısmını buraya alıyoruz.

Eğitmen çocuğa nasıl davranır

Güvenli spor ortamı oluşturma konusunda eğitmenlere büyük rol düşüyor

* Vereceği kararları onların bilgi ve beceri düzeylerini göz önünde bulundurarak uygular

* Çocukların onur ve haysiyete yönelik eğitmenlik taahhütleri yerine getirir

* Kişilere verdiği sözleri tutar

* Savunmasız olabilecekleri durumları önceden değerlendirir ve zarar görmemeleri için önlemler alarak riskleri en aza indirir

* Çocukların kişisel bilgilerinin gizliliğini korurlar, bilgilerin güvenliğini sağlarlar ve işi için gerekli olanları uygun bir şekilde kullanır

* Riskli uygulamalardan uzak durur ve seviyelerinin üstündeki durumlara maruz bırakmaktan kaçınır

* Çocukların adil şekilde fırsatlara erişimlerini sağlar

* Çocuklar hakkında eşitlikçi bir yaklaşımla karar aldıklarından emin olur

* Tüm çocukların soru veya endişelerini dile getirebileceği saygılı ve kapsayıcı bir spor ortamı oluşturur

* Çocuklara karşı taciz, istismar ve uygunsuz ilişki çeşitleri olarak kabul edilen tüm davranışlardan uzak durur

* Yaş, dil, din, ırk, ten rengi, etnik köken, ulusal veya sosyal köken, vatandaşlık, cinsiyet, engellilik, atletik potansiyel, doğum, aile statüsü, servet, medeni durum, cinsel kimlik, siyasi veya başka herhangi bir görüş ve benzeri konularda ayrımcılık yapmaz

* Çocuklarla etkileşimde her birinin haysiyetini ve onurunu korur

Ebeveynin iç sesi

* Çocuğumun yaptığı sporun onlar için ne anlama geldiğini öğreneceğim

* Çocuğum bir şey yapmak istemediğini söylediğinde onu dinleyeceğim

* Kenarda ve tribünlerde olumlu davranışlar sergileyeceğim

* Çocuğumun yaptıklarıyla gurur duyduğumuzu bilmesini sağlayacağım

* Tepkilerimin ve davranışlarımın diğer çocukları da olumlu ve olumsuz etkileyeceğini bileceğim

* Farklılıklara saygı duyması ve hoşgörüyle karşılaması için teşvik edeceğim.

* Yetkilinin, hakemin, eğitmenin saha içi kararını kabul edeceğim ve oyun alanına girmeyeceğim

* Herhangi bir oyuncuyu, eğitmeni, yetkiliyi veya seyirciyi kışkırtmak, incitmek, korkutmak veya küçük düşürmek amacıyla herhangi bir sosyal medya sitesinde paylaşımda bulunmayacağım

* Hata yaptığı veya kaybettiği için çocuğumla veya diğer kişilerle asla alay etmeyeceğim

Çocuğun sınırları

Spor İstanbul çocuklarda centilmenlik, şeffaflık gibi değerleri geliştirmeyi hedefliyor

* Tesislerimizde, spor okullarımızda veya etkinliklerimizde karşılaşabileceğiniz kişilerin farklılıklarına saygı duyun ve hiç kimseye cinsiyet, ırk veya yetenek temelinde ayrımcılık yapmayın.

* Bütün şiddet ve zorbalık olaylarını derhal bir eğitmeninize bildirin.

* Diğer çocuklara saygılı ve herkesin farklı beceri ve yetenek düzeylerine sahip olabileceğini kabul edin.

* Takım arkadaşlarınızı ve çevrenizdeki çocukları destekleyin

* Yetkililerden ve eğitmenlerden izinsiz, tesis içinde başkalarının fotoğrafını çekmeyin.

Baştaki soruya dönersek…

Araştırmalara göre çocukların sporu bırakmasının en büyük nedeni spor yaparken iyi vakit geçirmemeleri, eğlenmemeleri. Fiziksel aktiviteye ve oyuna istek ve ihtiyaç duydukları halde neden iyi vakit geçirmedikleri sorusuysa Spor İstanbul’un Çocuk Koruma Programı’nın ayrıntılarında saklı. Ebeveynler “Çocuğum bir yerde spor yapsın, başarılı olsun” demek yerine “Çocuğum güvenli bir ortamda spor yapsın ve sağlıklı alışkanlıklar geliştirirken iyi vakit geçirsin” diyebilirse, eğitmenler sınırlarını çocukları haklarını daha iyi bilirse çocukları spordan soğutan etkenler de birer birer azalacak.