İran devleti, kadınların kamusal alanda başlarını örtmelerini gerektiren zorunlu başörtüsü yasasına karşı gelen kadınlar için bir tedavi kliniği açmayı planlıyor. 

İran’da kadınların temel insan haklarına dair sınavı devam ediyor. 2022’de Mahsa Amini’nin kıyafet yönetmeliğini ihlal ettiği iddiasıyla gözaltında ölümü sonrasında büyük protestolar patlak vermişti. Dünya çapında yankı bulan protestolarda 551 kişinin öldüğü ve binlercesinin gözaltına alındığı bildirilmişti.

Bu ay başında İran tek kişilik ama ses getiren bir protestoya tanık oldu. Tahran Bilim ve Araştırma Üniversitesi’nde bir kadın öğrenci Devrim Muhafızları’nın kontrolündeki ‘gönüllü’ Besiç milislerince ‘uygunsuz’ kıyafeti nedeniyle dövüldü. Taciz edildiğine dair kuvvetli iddialar da gündeme geldi. Kadın daha sonra protesto amacıyla kıyafetlerini çıkarıp sadece iç çamaşırlarıyla üniversite kampüsünde oturdu. Yalnızca İran’da yaşandığı için bile çok güçlü bir görüntü veren bu olay da dünya basınında yer almıştı.Gözaltına alınan kadın İran medyasına göre ruh ve sinir hastalıkları hastanesine yatırıldı.

Dün ise Tahran Erdemliliği Teşvik ve Kötülüklerden Korunma Merkezi Kadın ve Aile Dairesi Başkanı Mehri Talebi Darestani, bir ‘başörtüsü çıkarma tedavi kliniği’nin açıldığını duyurdu. Guardian’ın aktardığına göre kliniğin ‘başörtüsü çıkarma için bilimsel ve psikolojik tedavi’ sunacağını söyledi.

Bu gelişme haliyle İranlı kadınlar ve insan hakları gruplarından tepki gördü.

Geçtiğimiz yıl suikast girişimine maruz kalan İngiltere’de yaşayan İranlı gazeteci Sima Sabet, bu hareketin ‘utanç verici’ olduğunu belirterek, “Başı açık kadınları ‘tedavi etmek’ için klinikler kurma fikri ürkütücü. İnsanların sadece iktidar ideolojisine uymadıkları için toplumdan dışlandığı bir yer” dedi.

İranlı insan hakları avukatı Hüseyin Raisi, hicap yasalarına uymayan kadınları tedavi etmek için bir klinik fikrinin ne İslami ne de İran yasalarıyla uyumlu olduğunu söyledi. Ayrıca, açıklamanın doğrudan İran lideri Ali Hamaney’in yetkisi altında olan Tahran Erdemliliği Teşvik ve Kötülüklerden Korunma Merkezi’nin Kadın ve Aile Departmanı’ndan gelmesinin endişe verici olduğunun altını çizdi.

‘Kadın, Hayat, Özgürlük’ protesto grupları ve kadın öğrenciler arasında yayılan haber korku ve tepki yarattı.

İsminin açıklanmaması koşuluyla konuşan İranlı genç bir kadın şunları söyledi: “Bu bir klinik olmayacak, bir hapishane olacak. Geçimimizi sağlamak için mücadele ediyoruz ve elektrik kesintileri yaşıyoruz, ancak devletin endişelendiği şey bir bez parçası. Hepimizin sokaklara geri dönmesi için bir zaman varsa, o da şimdi ya da hepimizi hapse atacaklar.”

Üniversite kampüsünde yaşanan tek kişilik protesto sonrası Uluslararası Af Örgütü geçen hafta İran rejiminin protestocular ve siyasi mahkumları ‘akıl sağlığı bozuk’ bahanesiyle devlet hastanelerine gönderdiğinde elektrik şoku, işkence, dayak ve kimyasal maddeler kullandığını gösteren kanıtlar bulduğunu belirtmişti.

İran’da bir üniversite öğrencisi kıyafet kurallarını ve şiddeti soyunarak protesto etti