Dünyanın pek fazla yerinde olmayan bir alışkanlık İstanbul’da yaşamaya devam ediyor. Yılbaşına özgü bir çiçeğimiz var, adı kokina.
Aslında bu adet bize bir zamanlar İstanbul’un rengini ve neşesini veren İstanbullu Rumlardan kalma. Kokina da zaten Rumca bir kelime ve “kırmızı” demek.
Bu çiçeğin iki türü var. Biri ‘doğal’ kokina, bilimsel adı “rucus” olan bu çiçek sert ve sivri yapraklı, böğürtlene benzeyen kırmızı meyveli bir çiçek. Daha çok Güney Avrupa’ya özgü. Türkiye’de artık çok nadiren bulunuyor.
İkinci tür ise ‘yapay’ kokina. Bunda da sert ve sivri uçlu yapraklar var ama kırmızı meyveler başka bir yerden alınıyor, o dalların ucuna özenle ince ipliklerle bağlanıyor.
İnanış o ki, yışbaşı öncesi aldığınız kokinanız yıl boyunca solmaz, yaprakları sararmazsa size şans ve bereket getiriyor. Bu bereketin daha çok ev sahibi olmak şeklinde olduğuna inanan çok kişi var.
Aslında bir İstanbul adeti kokina ama Türkiye’nin pek çok yerinde de yılbaşı için alınıyor. Son gelen haberlere bakılacak olursa Antalya’da bir demeti 250-300 liraya, İzmir’de 150-200 liraya satılıyor. İstanbul’un sokak çiçekçilerinde de fiyat 200 lirayı buluyor. Dolgun gözüksün istiyorsanız en azından üç demet almalısınız.
İstanbul’da ve Türkiye’nin diğer şehirlerinde satılan kokinalar tamamen el emeği ürünü olduğu için fiyatları oldukça yüksek. Yılbaşı yaklaştıkça bu fiyat daha da yükseliyor.