Yonca Evcimik 40 yıldan uzun süredir sahnelerde. Dansçı olarak başladığı kariyerinde pop şarkıcılığıyla devam etti, 90’larda pop ateşini yakan ilk isimlerden biri oldu. Son yıllarda hayvan hakları aktivistliğiyle ve estetik operasyonlarla daha çok gündeme gelse de o bizim “Yoncimik”imiz.
Yonca Evcimik önceki gün TV8’de Yelda Kırçuval’ın sunduğu ‘Aramızda Kalmasın’ programına katıldı. Yüzündeki estetik işlemlerle ilgili soruları samimiyetle cevapladı. Hatta bir ara ekrana yansıtılan dev fotoğraflar üstünde detaylara girdi.
Programda Evcimik’in özel hayatı da konuşuldu. “Bu kadar güzelleştin, peki aşk meşk olayı var mı” sorusuna “O heyecanı seviyorum ama ben o işi tamamen evrene bıraktım” diye cevap verdi: “Sadece ilişkiyi değil her şeyi akışına bıraktım. Platonik aşk yaşıyorum ben şu anda.”
Yonca öyle birine aşık olmuş ki doğası gereği platonik olmak zorunda. Çünkü gerçekte öyle biri yok, o sadece bir dizi karakteri. Doğru tahmin ettiniz, ‘Kızıl Goncalar’ dizisindeki ‘Cüneyd Efendi’ onun kalbini de çalmış.
Sunuculardan Müge Dağıstanlı “Aaa Mert Yazıcıoğlu” deyince Evcimik düzeltiyor: “Yoo Cüneyd Efendi. O karaktere yükseldim.” Sohbetin devamı da tatlı ama biz burada bir parantez açalım ve Yonca Evcimik’in durumundakilere “fiktofil” dendiğini belirtelim.
‘Fictophilia’ ya da Türkçe’ye daha uygun haliyle fiktofili kurgusal karakterlere hissedilen aşk, cinsel dürtü ve arzuya deniyor. Dünyada her dört insandan biri hayatının bir döneminde bir kurgu karaktere karşı benzer duygular hissediyor. Kelimenin kökeni fiction (kurgu) ve philia (Latince sevgi) kelimeleri.
Kabul edelim, Cüneyd Efendi yalnızca Yonca Evcimik’i değil hepimizi fiktofil yaptı!
