Sekiz güverte, üç restoran, beş bar, jakuzili havuz, spa ve fitness merkezi, kütüphane, çalışma ofisleri, oyun ve eğlence salonlarıyla dolu lüks kruvaziyerle üç buçuk yıl sürecek bir dünya seyahatine çıkıyorsunuz. 147 ülkede 400’den fazla limanda duracak, yüzlerce şehir keşfedecek, hayatınızın sonuna kadar yetecek hikaye biriktireceksiniz…
Her şey planlandığı gibi gitseydi Villa Vie Residences seyahat şirketinin Odyssey adlı kruvaziyeri 30 Mayıs günü Kuzey İrlanda’nın Belfast limanından kalkacak, 1301 gün boyunca Fransa’dan Meksika’ya, Japonya’dan Güney Afrika’ya dünyayı dolaşacaktı. Ancak gemi üç aydır limandan bir türlü kalkamadı, yolcularla birlikte mahsur kaldı.
Titanic’in yapıldığı limanda tamirde
Business Insider’da yer alan habere göre şirket geminin mekanik arızalarını giderip yolculuğu başlatmayı umuyor. Bu üç aydır başarılamadı, ancak bu hafta tamiratın tamamlaması bekleniyor. Bir ilginç ayrıntı daha: Tamiratın yapıldığı Belfast limanındaki Harland & Wolff tersanesinde 1909 yılında ilk yolculuğunda batan Titanic gemisi inşa edilmişti.
Villa Vie Residences’ın pazarlama müdürü Sebastian Stokkendal 2019’da yenilenen ve dört yıldır aktif olmayan Odyssey’nin arızasını anlayabildiğini söylüyor: “30 yıllık bir gemiyi dört yıllık bir aradan sonra yeniden faaliyete geçirmek kolay değil.”
Yolcular yiyip içip Avrupa’yı geziyor, masraflar şirketten
Peki yolcular? Onlar durumu anlayışla karşılayabiliyor mu? Yaklaşık 200 yolcunun günlük rutini şöyle: Arzu edenler günü gemide geçirip bütün hizmetlerden yararlanabiliyor. Limanda duruyor oluşlarını saymazsak bir gemi seyahatinde ne yapılıyorsa onu yapıyor. Ancak akşamları tamirat devam ederken karaya inerek parası şirket tarafından ödenen otellerde konaklıyorlar. Belfast’te kalmak zorunda da değiller. Şirket isteyenleri Avrupa’nın başka ülkelerine de gönderiyor. Villa Vie Residences Mikael Petterson Perşembe günü Business Insider’a gönderdiği e-postada yolculara otel konaklamaları, diğer gemi yolculukları, kıyı gezileri ve İspanya, Liverpool ve Amsterdam’a geziler teklif edildiğini söyledi.
BBC geçenlerde yolcularla konuşarak durumu nasıl karşıladıklarını araştırdı.
Holly Hennessey adlı yolcunun herhangi bir şikayeti yok: “Bütün günü gemide geçirebiliriz ama şirket inip binişlerimizi kolaylaştırmak için servis sağlıyor” diyor: “Tüm yemeklerimizi yiyebiliyoruz, hatta film ve ıvır zıvır eğlenceleri bile var. Limanda olmamız dışında neredeyse gemi yolculuğu gibi.”
Angela ve Stephen Theriac çifti de de krizi fırsata çevirenlerden. Mayıs ayından bu yana trenle İspanya’yı dolaşmışlar, İngiltere’ye hafta sonu gezileri yapmışlar, Grönland’ı ziyaret etmiş her restoranda yemek yemişler. Aslında Angela Theriac’un dediği gibi: Macera başlamış bile!