Gazze’de bugün itibariyle çocuk felcine karşı çocuklar aşılanmaya başladı. 10 aydır devam eden savaşta yerle bir olmuş bu bölgede İsrail ve Hamas’ın “insani mola” sözlerine rağmen aşılama faaliyetlerine devam etmek kolay iş değil. Hele ki taraflardan birinin aniden sözünden dönme ihtimali varken.
Filistin medyası tam teşekküllü aşılama kampanyasının bu sabah başladığını söylese de Gazzeli sağlık yetkililer dün güneydeki Han Yunus’ta bulunan Nasır Hastanesi’nde bazı çocuklara ilk doz aşının verildiğini açıkladı. Bölgeden gelen videolarda sağlık çalışanlarının hastanedeki çocukların ağızlarına çocuk felci aşısını damlattığı görülüyor. Dokuz yaşındaki Habib Nizam’ın annesi Maysa Ebu Dakka kampanyadan tesadüfen haberleri olduğunu söylüyor: “Çocuk felcini duyar duymaz çok korktum. Çocuklarına aşı yaptırmayı kabul eden diğer kadınları görünce ben de onların peşine takıldım.”
“I am relieved” says a mother in #Gaza after her baby girl receives the two drops of vaccines in @UNRWA clinic.
1st phase of the #polio campaign kicks off in the middle areas.
This is a race against time to reach just over 600,000 children across the Gaza Strip in the coming… pic.twitter.com/72YM8p8LH8— Philippe Lazzarini (@UNLazzarini) September 1, 2024
Hem Hamas hem de İsrail aşıların yapılabilmesi için çatışmalara ara verilmesini kabul etti. Ancak bu sürecin kolay olmayacağı açık. Bir kere Gazze’nin altyapısının büyük kısmı tahrip edilmiş durumda. İki milyon insanın yüzde 90’ını İsrail bombardımanları nedeniyle defalarca yer değiştirmek zorunda kaldı. Yani 10 yaşın altındaki 640 bin çocuğun tamamını aşılamak belki de imkansız olacak.
Çocuklarını aşılamak isteyen aileler için de zor bir karar bu. Çatışmaların gerçekten duracağına inanmak zorunda olmaları yetmezmiş gibi, aşıların yapıldığı yerlere ulaşmak için kapalı ve bozuk yollardan geçmek zorundalar. Aşılama çalışmalarını yürütmek üzere eğitim almış 2100 kişi ise güvenliklerini masaya koymuş durumda. Çünkü biraz önce de dediğimiz gibi her iki tarafın da insani molalara uyacağının bir garantisi yok.
Aşı kampanyası 700 sağlık tesisi mobil klinik ve barınakta olmak üzere Gazze’nin farklı yerlerinde yürütülecek. Kampanyanın üç gün sürmesi ve her bir insani molanın sabah saatlerinden öğleden sonrasına kadar sürmesi bekleniyor. Gerekirse aşı kampanyasını uzatma seçeneği de masada. Daha sonra bölgedeki sağlık yetkilileri odağını Gazze’nin güneyine çevirecek. Aşılama faaliyetleri en son Gazze’nin kuzeyinde yapılacak.
İsrail de alarmda ama…
Çocuk felci virüsü oldukça bulaşıcı olan, aşılanmayan kişilerde felce ve ölüme götürebilen bulaşıcı bir hastalık. Yıllardır yürütülen kampanyalar sayesinde dünya genelinde büyük ölçüde silinen bu virüs sağlıksız ortamlarda ve aşılamaların yetersiz kaldığı yerlerde yeniden kendini gösterebiliyor. İki yıl öncesine kadar Gazze’de aşılama oranları yüzde 99 civarındayken şimdilerde savaş nedeniyle bebek aşılanması büyük ölçüde düştü.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nın ofisi İsrail’in aşıları yapacak sağlık personellerinin seyahati için insani koridorun oluşturulmasına izin vereceğini, belli saatlerde aşılama yapılabilmesi için “güvenli alanlar” oluşturulacağını açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Birleşmiş Milletler’in çocuklara yardım eden kuruluşu UNICEF bölgeye 1,2 milyonu aşkın ağızdan alınan çocuk felci aşısı gönderdi. 400 bin doz da yolda. Aşıların ilk turu tamamlandıktan dört hafta sonra ikinci tur başlayacak. İsrail takviye aşılar için de insani yardım molalarının tekrarlamasını kabul etti.
İsrail bu aşılama faaliyetlerine önem verdiğini söylüyor. Ama bunun sebebi Gazze’deki çocukları çok önemsemesinden değil, kendi vatandaşlarının da etkileneceğinden endişe etmesi.
Aşılama kampanyasının bu kadar kısa sürede koordine olması bize sağlık yetkililerinin salgını çok ciddiye aldığını gösteriyor. Çocuk felci hızla yayılabilen bir hastalık. Yani burada sadece Gazze’deki çocuklar değil, Mısır ve İsrail’deki çocuklar da tehlike altında. Sağlık yetkilileri hastalığın kontrol altına alınıp alınamayacağını öğrenmenin imkansız olduğunu söylüyor. İsrail Gazze’de görev yapan askerleri aşılamaya başladı. Ama Foreign Policy’nin haberine göre İsrail nüfusunun yaklaşık yüzde 17’sini oluşturan Ultra-Ortodoksların aşı karşıtı olması 175 bin kadar çocuğu hastalığa karşı savunmasız bırakıyor.
Aşı tek başına yeterli değil
Kaldı ki aşı tek başına koruyucu değil. Hastalık enfekte kişinin dışkısıyla temas ya da dışkıyla kirlenmiş su ve yiyeceklerin tüketilmesiyle bulaşıyor. Yardım grupları İsrail’in saldırıları nedeniyle Gazze’de hijyene ve temiz suya erişimin zorlaştığını söylüyor. Yardım kuruluşu Oxfam haziran ayında İsrail’i Gazze’deki kanalizasyon pompalarının üçte ikisinden fazlasını ve atık su arıtma tesislerinin tamamını yok etmekle suçladığı bir rapor yayınladı. Ayrıca BM’nin değerlendirmelerine göre yerleşim alanları ve çevresinde şimdiye kadar yaklaşık 340 bin ton katı atık birikti.
Temmuz ayında Gazze’deki kanalizasyonda virüsün tespit edilmesinin ardından DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus mevcut koşulların “çocuk felci gibi hastalıkların yayılması için mükemmel bir ortam” yarattığı uyarısını yaptı. Öyle de oldu, iki hafta önce 10 aylık bir bebek 25 yıl sonra çocuk felcine yakalanan ilk çocuk oldu.