Z kuşağının içkiyle arasının iyi olmadığını gösteren haberler sık sık karşımıza çıkıyor. Alkol miktarının azaltıldığı kutu kokteyller ya da “ayık kafalar” için geliştirilen flört uygulaması bu trendin uzantılarından sadece ikisi. Bazı ülkelerde Esrar kullanımın artması da içki tüketiminin düşmesinin bir sebebi olarak gösteriliyor.
Değişen yalnızca bir kuşağın içkiyle ilişkisi değil; alkolün zararları konusundaki bilgimiz de güncelleniyor.
Son araştırmalara göre “sağlık riski yaratmayacak düzeyde tüketilebilecek içki miktarı” bugüne kadar bize söylenenden daha az olmalı. Yine araştırmalara göre iki kadeh şarabın ya da bir kadeh viskin sanıldığı gibi kalp sağlığına olumlu bir etkisi yok, tam tersine zararı var.
Kadehini “sağlığa” kaldıranların keyfini kaçıran bu araştırmaların kökeninde ne var?
New York Times önceki gün yayımladığı bir yazıda yeni “makul doz”u uzmanlarla konuştu.
Kanada’ya göre haftada iki içkiden fazlası riskli
Alkolle ilgili tavsiye yönetmenliğini yeni değiştiren Kanada hem kadın hem erkek için haftada iki içkiden fazlasını riskli görülüyor. Avustralya ve Fransa da güncelleme yapmış: Her ikisi de cinsiyet ayrımı yapmadan “haftada en fazla 10 içki” diyor. Halbuki yakın tarihe kadar Fransa günde erkeklere 3 veya daha az, kadınlara 2 veya daha az önerisinde bulunuyordu. Avustralya’da kadın ya da erkek için günde 2 içki makul bulunuyordu.
Örneğin, birçok kişi mevcut sağlık sorunları yüzünden alkolden uzak duruyor olabilir. Düşük veya orta düzeyde içki içenler ise sağlıklı bir yaşam sürdükleri için hiç içmeyenlere göre büyük ihtimalle daha sağlıklıdır. Bu durum “düşük ila orta miktarda içki içmenin sağlık açısından faydalı olduğu” gibi bir yanılsama yaratabilir.
Kanada Madde Kullanımı Araştırma Enstitüsü’nde bilim adamı olan Tim Stockwell’e göre artık sadece alkolün neden olduğu durumlara odaklanılıyor ve karaciğer sirozu, alkol zehirlenmesi, pankreatit ve belirli kanser türleri gibi doğrudan alkolle ilişkili durumlardan kaynaklanan ölümlere bakılıyor.
ABD kararını 2025’te verecek
North Carolina Üniversitesi’nde beslenme ve tıp profesörü olan Elizabeth Mayer-Davis liderliğindeki bir danışma komitesi 2020 yılında hazırladığı bir raporda -erkek ya da kadın- günde bir içkiden fazla tüketmemesini tavsiye etmiş: “Sağlığa faydalı alkol miktarı diye bir şey yok ancak herkesin içkiyi bırakması gerektiğini söyleyecek kadar ileri gitmeyeceğiz, çünkü bu gerçekçi değil” diyor.
ABD hükümeti henüz resmi bir güncelleme yapmamış. 2025’te yayımlanacak yeni kılavuzda değişiklik yapılıp yapılmayacağı da belli değil.
Erkek ve kadının limitleri farklı mı?
Alkol limiti konusunda tam bir anlaşma olmadığı gibi kadın ve erkeklerin limitleri konusunda da farklı görüşler var. Bugünkü trend kadın erkek ayırmadan limit belirlemek; tıpkı Kanada, Fransa ve Avustralya’nın yaptığı gibi.
Ancak ABD’deki Ulusal Alkol Bağımlılığı ve Alkolizm Enstitüsü’nün kıdemli bilimsel danışmanı Aaron White, alkolün kadın sağlığını erkeklere kıyasla daha olumsuz etkilediğini vurguluyor.
Boyut mu, yağ dokusu mu?
Riskin bir kısmı kadın ve erkeğin farklı boyutlarından kaynaklanıyor olabilir. Ancak Yale Alkol Kullanım Bozukluğunda Cinsiyet Farklılıkları Programı Direktörü Sherry McKee, “Aynı yaşta ve aynı kiloda olan bir kadın ve bir erkek aynı miktarda alkol alsa bile kadının kanındaki alkol konsantrasyonu erkekten daha yüksek olacaktır” diyor.
Bunun olası bir nedeni alkolün yağ dokusuna girmemesi. Kadınlar erkeklerden daha fazla yağ oranına sahip, bu nedenle alkolün kadın vücudunda dağılacak daha az yeri var, dolayısıyla konsantrasyon daha yüksek. Ayrıca kadınlar alkolü erkekler kadar kolay sindiremiyor. Bu nedenle alkol vücutlarında daha uzun süre kalıyor, bu da daha fazla hasar demek.
Sürekli değişen sağlık tavsiyelerine şimdi bir de içki eklendi diye canınız sıkıldıysa bu anlaşılabilir. Ancak bilim kendini yanlışlayarak ilerler ve Dr. Mayer-Davis’in dediği gibi, ‘Doktorların ellerinden gelen Literatürü takip ederek bilime dayalı tavsiyeler vermek.’
Alkolle sorunlu bir ilişkiniz mi var: Dört soruluk anketle cevap bulabilirsiniz