Giderek daha çok sayıda Güney Koreli kadının bekar, çocuksuz ya da her ikisini birden olmayı tercih ettiği bir dönemde 13 çocuk doğurmak kahramanlık sayıldı.
Güney Kore Sağlık Bakanlığı iki kadına 13’er çocuk doğurduğu için sivil hizmet madalyası verdi.
Geçen mayıs ayında Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol ülkesinin düşük doğum oranlarına önlem amacıyla “demografik ulusal acil durum” ilan etmişti. Hükümetin düşük doğum oranıyla mücadele etmek için her türlü çabayı göstereceğini belirten Yoon “Bugün resmen demografik bir ulusal acil durum ilan ediyorum. Düşük doğum oranı sorunu aşılana kadar kapsamlı bir müdahale sistemini etkinleştireceğiz” demişti.
59 yaşındaki Lee Yeong-mi ise başarıları ve bağışlarıyla katkıda bulunan, başkalarını kurtarmak için hayatlarını riske atan ve hayatlarını kamu hizmetine adayan kişilere verilen Sivil Liyakat Madalyası’nı aldı. Lee Yeong-mi ülkenin ünlü oyuncularından Nam Bo-ra’nın da annesi. İlk çocuğunu doğurduğunda 23, sonuncuyu doğurduğunda 44 yaşındaydı.
60 yaşındaki Eom Gye-suk ülkeye siyaset, ekonomi, toplum, eğitim veya akademik alanda olağanüstü başarılarla katkıda bulunan kişilere verilen Sivil Liyakat Nişanı’nın beşinci derecesi olan Seongnyu Madalyası’yla ödüllendirildi. Eom sekizi kız olmak üzere 13 bebeğini 1986-2007 yılları arasında doğurdu.
Madalyasının takdim edildiği törende konuşan Eom “20 yılı aşkın bir sürede tekrar tekrar hamilelik ve doğumdan sonra bazı zorluklar yaşadım ama çocuklarım sayesinde mutlu anlarım diğerlerinden fazla diyebilirim” sözleriyle 13 çocuk sahibi olmayı özetledi.
Lee ise çocuklarını doğurup büyüttüğü 1980 ve 2000’ler arasıyla bugünü kıyasladığında çocuk bakımını destekleyen birçok politika geliştirilmiş olsa da hala çevresinden gördüğü kadarıyla birçok eksik olduğunu söyledi: “İşyerlerinde başkaları ne düşünür endişesi olmadan insanların çocuk bakımıyla ilgili izin kullanabildiği çalışma kültürüne çok ihtiyacımız var.”
Ülkedeki doğum oranlarının azalması artan yaşam maliyeti, düşen yaşam standartları ve ataerkil bir toplum olması gibi Türkiye’de de aşina olduğumuz faktörlere bağlanıyor. Kadınlar, çoğunlukla tek başlarına çocuk büyütmenin ağır duygusal ve fiziksel yükü, kaybettikleri kariyer fırsatları ve finansal maliyet gibi nedenlerle çocuk sahibi olma fikrinden giderek uzaklaşıyor.