Okuryazarlık, geleneksel olarak okuma ve yazma becerisi şeklinde tanımlansa da günümüzde daha geniş bir anlam taşıyor. Misal parayı yönetmek için finans, dijitalleşen dünyayı anlamak için teknoloji okuryazarı olmak gerekiyor.
Sağlıklı bir yaşamın önemli bir bileşeni olan beslenme ve gıda okuryazarlığı da yeni dünyaya uyumlu yaşamanın gereklerinden. Sabri Ülker Vakfı tam da bu sebeple dört yıldır Uluslararası Beslenme, Sağlık Okuryazarlığı ve Eğitim Konferansı düzenliyor.
Bu yıl Hacettepe Üniversitesi Sıhhiye Kültür Merkezi’nde 23 Kasım’da yapılan etkinlikte gıda güvenliği, gıdada bilgi kirliliği, sosyal medyada gıda okuryazarlığı ve çocukluk çağı obezitesi konuları ele alındı. Ayrıca Sabri Ülker Vakfı’nın Y’emekte Denge Eğitim Projesi’nin ayrıntıları katılımcılarla paylaşıldı. Türkiye’den ve dünyadan akademisyenlerle birlikte eğitim, sağlık ve gıda alanında uzman isimler vardı.
Prof. Dr. Korkmaz: Erken yaşta edinilen bilgi değerli
Konferansın organizasyon kurulu başkanı Prof. Dr. Hünkar Korkmaz Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Eğitim Programları ve Öğretim Anabilim Dalı Başkanı, aynı zamanda Sabri Ülker Vakfı Bilim Kurulu Üyesi.
‘Beslenme okuryazarlığının sağlık okuryazarlığının bileşenlerinden biri olduğunu söyleyen Korkmaz konferanstaki konuşmasında konunun önemimin her geçen gün arttığını söyledi: “Özellikle erken yaşta gıda ve beslenme konularında bilgi düzeyinin artması beslenmeye bağlı kronik hastalıkların önlenmesinde de etkili oluyor. Öte yandan sosyal medyadaki bilgi kirliliği tüm bireylerin günlük yaşamlarında beslenme ve sağlıklı yaşam alanındaki kararlarını etkiliyor. Böyle bir ortamda dördüncü kez düzenlenen konferansın gıda ve beslenme konularındaki farkındalığı bilimsel bilgiyle artırarak kişilerin sağlığı ve refahına katkı sunacağına inanıyorum.”
Yemekte Denge Eğitimi
Vakfın genel sekreteri Özlem Üliç Çatar da ‘Yemekte Denge Eğitim Projesi’nin ayrıntılarını paylaştı, bilimsel verilere erişimi kolaylaştırarak sağlıklı yaşam ve doğru beslenme bilincini oluşturmaya öncülük ettiklerini söyledi: “Projenin beslenme ve gıda okuryazarlığına sahip bireylerin dengeli ve bilinçli tüketme alışkanlığı kazanmasının, sağlıklı bir gelecek inşasının yanı sıra kaynakların verimli kullanımına da katkı sunacağını düşünüyoruz. Gıda ve sağlık alanındaki bilimsel bilgiyi yayma misyonumuzla dördüncü kez düzenlediğimiz bu uluslararası sempozyumun çıktılarının, özellikle çocuklarda ve gençlerde bir halk sağlığı sorunu haline gelen obeziteyle mücadele için de kaynak oluşturacağına inanıyoruz.”