Kış aylarında sıcacık bir çay ilaç gibi gelebilir insana. Ancak dikkatli olmakta fayda var. Türkiye’de ve dünyada yemek borusu kanserinin sebepleri araştırılıyor ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre Türkiye’de 2020 yılında yaklaşık bir milyon kişiye yemek borusu kanseri teşhisi kondu. Teşhisin en sık konduğu Erzurum, Van, Ağrı, Muş, Bitlis, Bayburt ve Erzincan’da araştırma yapan bilim insanları sıcak çayın bu kansere etkisini ortaya koydu.
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atilla Eroğlu Doğu Anadolu’da sık rastlanan yemek borusu kanseriyle ilgili farklı üniversitelerden dört akademisyenle çalışma başlattı.
25 yıldır yemek borusu kanseri teşhisi konan 742 erkek ile 720 kadının verileri toplandı, bu hastalardan yüzde 85’inin çayı çok sıcak içtiği bilgisine ulaşıldı. Yemek borusu kanserine sıcak çayın yanı sıra genetik faktörlerin, sebze ve meyve yoksunu diyetlerin, sigara ve alkol gibi etkenlerin etkisinin de araştırıldığı çalışma Turkish Journal of Medical Sciences dergisinde yayımlandı.
‘Sıcak çay sindirim sistemindeki bariyeri yok ediyor’
Prof. Dr. Atilla Eroğlu çayın faydalarının yanı sıra vücuda zararlarının da olduğunu söyledi.
Erzurum’da suyun 94-95 derecede kaynadığını, bardağa dökülüp içine şeker atılıp karıştırıldığında sıcaklığın 83-85 dereceye kadar düştüğünü söyleyen Eroğlu “Bu sıcaklıktaki çay eli bile yakar. Önerimiz, literatürün de söylediği, günde beş-altı bardak hafif ılıtılmış çay içmek, ama sıcak çay içmeyin. Sıcak çay kanser yapıyor. Özellikle ağız, yutak ve yemek borusu kanserinin bölgede en sık görülmesinin sebebi sıcak çay tüketimi” dedi.
Eroğlu 85 derecede tüketilen çayın mukozalar gibi hassas sindirim sisteminde ciddi yanıklara ve hücre değişikliğine sebep olduğunu belirterek şöyle devam etti:
“Sıcak çay sindirim sistemindeki bariyeri yok ediyor ve kansere sebep oluyor. Çay 65 derecenin altında içilmeli. Bardağa koyduktan sonra çayı üç-dört dakika bekletelim. 25 yıl süren bilimsel çalışmamızda çayın etkilerini ve bölgemizdeki yemek borusu kanseri yoğunluğunu araştırdık, en önemli sebebin sıcak çay tüketimi olduğunu, 85 derecenin üzerinde içilen çayın 65 derecenin altında içilen çaya kıyasla yemek borusu kanserini sekiz kat daha çok artırdığını bilimsel olarak tespit ettik. Lütfen çayı hafif ılıtıp için.”
‘Günde yedi-sekiz bardak çay içenle daha fazla içenleri karşılaştırdık’
Çalışmada iki grup halinde çay içme sıklık ve yoğunluklarını da araştırdıklarını anlatan Eroğlu şöyle dedi:
“Çalışmamızda özellikle Erzurum, Van, Ağrı, Muş, Bitlis, Bayburt ve Erzincan olmak üzere çevre illerde daha çok görülen yemek borusu kanserinin en önemli sebebinin sıcak çay tüketimi olduğu ortaya çıktı. Günde bir litreden daha az, yaklaşık yedi-sekiz bardak çay içenle daha çok içenleri karşılaştırdık ve günde 15-20 bardak çay içen gruptakilerde yemek borusu kanserinin yüksek oranda görüldüğünü tespit ettik.”
ABD ve Avrupa’da yemek borusu kanserinin en önemli sebebinin obezite ve reflü, Türkiye’de ise özellikle Doğu Anadolu’da sıcak çay ve beslenme alışkanlığı olduğunu belirten Eroğlu, Çin’de 9,5 yıl takip edilen 500 bin kişide sıcak çay, kahve, çorba ve yemek tüketiminin araştırıldığını, özellikle sıcak çay içenlerde yemek borusu ve yutak kanserlerinin çok görüldüğünü, benzer çalışma yapılan ABD ve İngiltere’de de aynı sonucun çıktığını söyledi.
‘Çok sıcak çay isteyenlere biraz soğuması için beklemelerini söylüyoruz’
Erzurum’da uzun yıllar çaycılık yapan Yener Temelli de çok sıcak içilen çayın boğazı yaktığını belirterek “Lezzetini de alamazsınız. Çayı bardağa doldurduktan sonra iki dakika beklemeliyiz. Müşterilerimizden çok sıcak çay isteyenlere biraz soğuması için beklemelerini söylüyoruz” dedi.
Çay tiryakilerinden Mehmet Akif Ersoy ise Erzurum’da soğuk çayın fazla içilmediğini, aksine hem sıcak hem de çok çay içildiğini anlattı.
Kadir Özgün ise Erzurumlular olarak çayı çok sevdiklerini ve genelde sıcak içtiklerini söyledi, “Gecemiz gündüzümüz çay, Erzurum soğuk olduğu için sıcak çay keyif veriyor. Günde ortalama 15-20 bardak içiyorum” dedi.