MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında CHP kurultayına değindi ve “Cumhuriyet Halk Partisi kurultayında genel başkanlığı kaybeden Kılıçdaroğlu’nun sırtımdaki hançerlerle seçime girdim itirafı gecikmiş bir açıklamadır. Kılıçdaroğlu’nun hançer itirafı beyhude bir sızlanmadır” dedi.
CHP’ye Demirtaş tepkisi
CHP kurultayında Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’a Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel’in selam göndermesini sert sözlerle eleştiren Devlet Bahçeli şöyle konuştu:
“Teröriste selam veren sırtına ihanetin semerini vurmuş demiştir. Demirtaş’a selam göndermek PKK’yı selamlamaktır. Biz Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerini inşa peşindeyiz. Küçülmüş siyasetçilerin zillet projelerine Türkiye’yi asla teslim etmeyeceğiz. İkiyüzlü bir muhalefet anlayışı karşımızdadır. CHP yönetimine hakim olan siyasi akıl hacizlidir. CHP yönetimine diyorum ki; Selahattin Demirtaş teröristtir. Ayrık otudur. Osman Kavala Sorosçudur, casustur ve cezasını çekecektir.”
Siyasi reform çıkışı
Siyasetin yeni bir reforma ihtiyacı olduğunu belirten Bahçeli “Siyaset soğuk tandırdan sıcak ekmek alma hesabı yapanların, yalanı kana kana içenlerin harcı olamaz. Kabuk bağlamış yaraları deşerek siyaset yapılamaz. Türk siyasetinin bir ahlak reformuna yeni bir kalkınma hamlesine ihtiyacı var. Buna da Milliyetçi Hareket Partisi muktedirdir. Günübirlik, güdümlü siyaset yapmıyoruz. Ülkemize gönül verdik. Gönül kazanmak gönüller almak istiyoruz. Bugün hepimizin dünyada yaşananları kavramak ve sağ duyulu teklifler getirmektir. Daha müreffeh bir Türkiye önceliğimizdir. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı parlak bir geçmişi onurlu gelecekle buluşturuyor” diye konuştu.
Yarın geçtir
Gazze’de yaşanan olaylarla ilgili de konuşan Bahçeli “Hastaneler, çocuk parkları bombalanmaktadır. Silahlar derhal susmalı ve ateşkes sağlanmalıdır. Kalıcı barış için yarın bile geçtir. Filistinde soykırımın yapıldığı bu dönemde zalimlerin karşısında mazlumların yanında durmalıyız. Çocukların katline sessiz kalamayız. Bebeklerin yürek parçalayan haline sessiz kalamayız. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın anlayışı bozuk bir anlayış. O yılanın bize de dokunacağını görmek mecburiyetindeyiz” dedi.
