Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkanı Fatih Erbakan Türkiye gündeminde önemli yer tutan anayasa tartışmalarına dair dikkat çekici açıklamalar yaptı. TBMM’de düzenlediği basın toplantısında hem kamu kaynaklarının israf edilmesine değinen hem de anayasanın ilk dört maddesi konusundaki duruşunu netleştiren Erbakan “Anayasanın ilk dört maddesiyle sorunumuz yok, ancak laiklik kelimesinin açıklanması gerekir” dedi.
Fatih Erbakan basın toplantısında ülkenin ekonomik durumuna ilişkin sert eleştirilerde bulundu. YRP lideri kamu kaynaklarının ciddi oranda israf edildiğini ve bu durumun ekonomiye büyük zarar verdiğini vurguladı. Akademisyenler ve uzmanların yaptığı araştırmalara göre bir yıllık israfın 1 trilyon 81 milyar lira olduğuna dikkat çeken Erbakan “Enflasyonu da hesaba katarsak bu israfın şu an 2,5 trilyon seviyesine çıktığını söyleyebiliriz. Bu da yaklaşık 70 milyar dolar anlamına geliyor” diye konuştu.
Bütçedeki faiz ödemelerinin büyüklüğünü de eleştiren Erbakan “Bu yıl bütçeden faize ödenen miktar 1,3 trilyon lira. Bu parayla 10 milyon asgari ücretliye bir yıl boyunca 11 bin lira fazladan maaş verebilirdik. Ayrıca bir milyon konut yapılıp deprem bölgelerine dağıtılabilirdi” diyerek hükümetin kaynak yönetiminde ciddi hatalar yaptığını savundu.
Kur Korumalı Mevduat eleştirisi
Erbakan Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemine yönelik de sert eleştirilerde bulundu. KKM’nin ülkeye maliyetinin 1.4 trilyon lirayı bulduğunu ve bu paranın 900 milyar lirasının mevduat sahiplerine kur farkı olarak ödendiğini belirten Erbakan bu parayla emeklilerin maaşlarının aylık 20 bin liraya çıkarılabileceğini söyledi. Ayrıca bazı büyük firmaların vergi vermemesi konusuna değinerek bu durumu kamu-özel işbirliği projelerindeki imtiyazlara bağladı. “Sekiz büyük firma 2023 yılında hiç vergi vermemiştir” diyen Erbakan devletin kaynaklarının israf edildiğini, gelir kalemlerinin borçlanma üzerine kurulduğunu söyledi.
‘Laiklik kelimesinin Türkçe’de yeri yok’
Erbakan yeni anayasa tartışmaları bağlamında TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un açıklamalarına da değindi. Kurtulmuş’un akademik bir tartışma açtığını, ancak üstüne gereğinden fazla gidildiğini savunan Erbakan “Meclis Başkanı’nın kötü niyeti olmadığını düşünüyorum. O da zaten ‘İlk dört maddeyle sorunumuz yok’ dedi” şeklinde konuştu.
Fatih Erbakan partisinin de anayasanın ilk dört maddesiyle sorunu olmadığını ifade etti, ancak laiklik kavramının açık şekilde izahı gerektiğini söyledi. Erbakan laiklik ilkesinin geçmişte ‘İslami hassasiyetler ve inanç özgürlüğüne karşı bir silah olarak kullanıldığını’ öne sürdü ve bu kelimenin tanımının netleştirilmesi gerektiğini savundu. “Laiklik kelimesi Türkçede de yeri olmayan, yabancı bir kelimedir ve geçmişte partilerimiz bu kelime yüzünden kapatıldı. 28 Şubat sürecinde laiklik adı altında yapılan kısıtlamaları unutmadık. Bu gibi olayların tekrarlanmaması için laikliğin anlamının açıkça ortaya konması gerekiyor” dedi.
‘Kredi kartı vergisi’: Hukukta izahı yok
Erbakan kredi kartı limitleri üzerinden vergi alınmasına da sert bir dille karşı çıktı. Kredi kartı limiti 100 bin liranın üzerinde olanlardan alınacak yıllık 750 lira verginin dünyada bir ilk olduğunu belirterek “Bu durumun hukukla, mantıkla izah edilmesi mümkün değil. Vatandaş zaten yaptığı her harcamada KDV ve ÖTV ödüyor. Harcanmamış bir paradan vergi alınması kabul edilemez” diye konuştu.
Erbakan hükümetin ekonomik politikalarını ‘borç-faiz-zam-vergi ekonomisi’ olarak nitelendirirken bu sistemin sürdürülebilir olmadığını ve vatandaşın omuzlarına daha fazla yük bindirdiğini söyledi.