31 Mart 2024 yerel seçimlerinde AK Parti ikinci parti olunca Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gerekli değerlendirmelerini yapacaklarını söylemişti. Bu kapsamda ilerleyen haftalarda AK Parti istişare toplantıları düzenledi ve kongre kararı alındı. Kongre süreci ise 4 Eylül’de başladı.
12 Ekim’de ise ilçe, 28 Aralık’ta ise il kongreleri başlayacak. Bu sürecin sonunda Mart 2025 sonuna kadar olağan kongre hazırlık çalışmaları tamamlanmış olacak.
Dün AK Parti’nin ‘Özümüzden Geleceğe Türkiye Buluşmaları’ programında konuşan Erdoğan da kongre süreciyle ilgili olarak ‘değişim’ mesajı verdi.
Erdoğan şunları söyledi “Kongre sürecimizi, tazelenmenin, yenilenmenin, bununla birlikte büyük bir kucaklaşmanın vesilesine dönüştürmek arzusundayız. Davamızın çilesini çekmiş emektarlarımızın tecrübelerini dışlamadan, AK Parti ruhunu içselleştirmiş, değerlerimizi benimsemiş, AK Parti’nin ufkuna, vizyonuna sahip, dürüst, çalışkan, donanımlı, millet ve memleket sevdalısı yeni isimlerle inşallah kadrolarımızı tahkim ve takviye edeceğiz.”
‘Vatandaşlarımız ekonomideki zorlukların üstesinden bizim geleceğimize inanıyor’
Cumhurbaşkanı halkın muhalefete güvenmediğini söyledi: “Vatandaşlarımız sorunların çözüm adresi olarak ilk sırada partimizi ve ittifakımızı görüyor. Hayat pahalılığı ve enflasyon başta olmak üzere ekonomideki zorlukların üstesinden bizim geleceğimize, etrafı ateş çemberiyle kuşatılmış ülkemizin güvenliğini ve huzurunu yine bizim sağlayacağımıza inanıyor. Bir başka ifadeyle vatandaşlarımız muhalefet aktörlerine güvenmiyor, muhalefetin söylemlerine prim vermiyor. Daha doğrusu onlardan kendisine hayır geleceğine asla ve kata inanmıyor. Zaman zaman serzenişte bulunsa da insanımız son kertede AK Parti’ye ve Cumhur İttifakı’na güveniyor, itimat ediyor.”
‘Dört sene sonra yapılacak seçimler için şimdiden birbirleriyle kavgaya tutuştular’
Erdoğan, şunları söyledi: ”Biz iktidar ve muhalefet arasındaki diyaloğu genişletmek için uğraştıkça yıllarca gerilimden beslenenler buna engel olmak için ellerinden geleni yapıyor. Onlara şunu söylemek isterim; ‘Türkiye’ye bir hayrım dokunsun’ diyorsanız gölge etmeyin, sizden başka ihsan istemiyoruz. 14-28 Mayıs seçimlerinde sandıkta yaşadıkları toplu hezimeti unuttular, 31 Mart gecesinden bu yana yaklaşık 4 yıl sonra yapılacak seçimler için şimdiden birbirleriyle kavgaya tutuştular. Ne millete ve şehirlerine hizmet gibi dertleri var ne de vatandaşa meydanlarda verdikleri sözleri yerine getirme gibi bir hassasiyetleri var.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu da unutmadı ve şu sözlerle hedef aldı: “Geçen sene koltuğundan tardedilen eski genel başkan ise bir köşeye atılmanın hıncıyla sosyal medyadan sürekli sağa sola sataşıyor. Partisinin başında olduğu dönemlerde yaptığı gibi milleti kutuplaştırarak, siyasi iklimi gererek kendini gündemde tutmaya çalışıyor. Bölgemizin dört bir tarafından çatışma seslerinin geldiği bir dönemde zehirli dili ve söylemleriyle Türkiye’nin siyasi atmosferinin yumuşamasına, normalleşmesine, tansiyonun düşmesine bir türlü müsaade etmiyor.”
‘İsrail yönetiminin niyeti bellidir’
Erdoğan, konuşmasının sonunda Ortadoğu’daki savaşla ilgili İsrail’e yüklendi. İsrail’in Lübnan’a başlattığı saldırılar sonrasında en güçlü tepkiyi veren ülkelerden birinin Türkiye olduğunu belirten Erdoğan, “İsrail hükümetinin tüm bölgeyi kan gölüne çevirmeyi amaçlayan kirli planlarını gören, deşifre eden, sonuçlarıyla ilgili tüm insanlığı uyaran yine Türkiye’dir. Artık akıl ve basiret sahibi herkes şu gerçeği görüyor; Dini fanatizmle hareket eden mevcut İsrail yönetiminin niyeti bellidir, hedefi bellidir. Neyi gerçekleştirmek istediği çok net bellidir. Batılı güçler ise bunların asıl niyetlerini çok iyi bildikleri halde Holokost utancından dolayı Netanyahu ve katliam çetesine seslerini çıkaramamaktadırlar” dedi.