Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeninde 13 Şubat’ta yaşanan toprak kaymasında enkaz altında kalan dokuz işçiyi arama çalışmaları heyelan riski nedeniyle durdurulurken olayla ilgili soruşturma sürüyor. TBB Çevre ve Kent Hukuk Komisyonu üyesi Avukat Barış Yıldırım altın madeni ile ilgili yürütülen ve kendisinin dahil olduğu hukuki süreci anlatarak ‘ÇED gerekli değildir’ raporunu açtığı davayla 2016’da iptal ettirdiğini söyledi. Bölgede birçok HES projesini de iptal ettiren Yıldırım Çöpler Altın Madeni’nin bulunduğu sahanın Munzur Havzası’nda olduğunu ve kimyasal maddelerle altın ayrıştırma işleminin devam etmesi ile bölgede yaban hayatının ve ekosistemin yok olacağını söyledi. Yıldırım şirketin hem dava öncesinde hem de sonrasında bütünsel ÇED raporu almadığını ifade ederek bu durumun hukuksuz olduğunu belirtti.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki ise ilk ÇED raporunun 2008 yılında alındığını, zaman içinde ÇED raporunda genişletmeyle ilgili yenilemeler olduğunu söyledi. ÇED başvurusundan sonra uzun bir süreç işlediğini kaydeden Özhaseki “ÇED raporu için bazen 20’den fazla kamu kuruluşuna tek tek soruluyor. İstenen ne kadar şart varsa getirildiğine emin olunduğunda izin veriliyor. Arkadaşlarımız şu ana kadar bu bölgede 135 denetim yapmış. En son 2022 ortalarında kapatma kararı vermiş, en ağır para cezası vermişler ve savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlar. O günden sonra neredeyse hemen her gün uğrayarak çevreye zarar veriliyor mu diye ölçümler yapmaya devam etmişler. Adli ve idari boyutta inceleniyor” diye konuştu.
Eski Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı, yeni İBB başkan adayı Murat Kurum da eleştirilere yanıt verdi. Kurum ÇED ile toprak kaymasının ne alakası olduğunu anlamadığını ifade edip şöyle dedi:
“İliç’teki kaza sonrasında dönemin çevre bakanı ÇED raporu verdi, bundan oldu diyorlar. Çevre bakanlığı çevre faaliyetini, çevreye olan etkisi var mı yok mu buna bakar. Her şey kuralına göre olur bozan varsa da gereği yapılır. Bakanlık bu işletmenin sorunu var mı yok mu buna bakar. Faaliyet izni veremez. 135 kez denetlemişiz, ve bu iletmeyi de kapatmışız 3 ay. 2008’den beri ÇED’i var buranın. Birim artırmak istiyorum demiş, sorun olup olmadığının bildirilmesini istemiş. 21 kuruldan görüş aldık ve şu tedbirleri alırsanız çevresel açıdan sorunu yoktur demişiz. İlgili bakanlıktan da faaliyet izni almış. Şimdi oraya siz ÇED verdiğiniz için burası kaydı diyorlar ÇED raporu ile toprak kaymasının ne ilgisi var?
Metrobüsler bozuluyor, otobüsler yanıyor neden görevinizi yapmıyorsunuz diye sormak lazım o zaman. Halkalı’da sel bastı, Başakşehir’de sel oldu. Sen öldürdün mü diyeceğiz, böyle bir şey olabilir mi?”
İliç’teki maden için ÇED iptal davası açan avukat: Bütünsel değil parça parça rapor alındı