Meclis'te DEM Parti ve CHP'nin Narin Güran cinayetinin araştırılması için komisyon kurulması önerileri AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi. Diğer yandan tüm partiler yapay zekayla ilgili araştırma komisyonunun kurulmasında anlaştı.

Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bir dere yatağında çuval içinde bulunan sekiz yaşındaki Narin Güran’la ilgili soruşturma sürüyor. Bugüne dek medyaya sızan ve sızdırılan bulgular kızın amcasını işaret etse de çelişkili ifadeler düğümü iyice karmaşık hale getiriyor. Soruşturmayla ilgili ayrıntılı haberimizi buradan okuyabilirsiniz.

İki gün önce Adalet Bakanı Yılmaz Tunç soruşturmayla ilgili kamuoyuna yansımayan ayrıntılar olduğunu, medyanın ifadeleri yayınladığını, çünkü bunların gizlilik kapsamında olmadığını söylemişti. Geriye dönük telefon kayıtlarının incelendiğini de belirten Tunç teknik çalışmaların sürdüğünü belirtti.

Tüm bu gelişme ve açıklamalarla cinayetin üstünden 43 gün geçmesine karşın hiçbir şey netleşmiş değil. TBMM’nin yeni yasama döneminin ikinci gününde gündeme gelen konulardan biri bu cinayetti. CHP ve DEM Parti cinayeti araştıracak bir komisyon kurulmasını önerdi. Ancak her iki öneri AK Parti ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. İki gün önceki TBMM açılışında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Partililerin elini sıktığı, CHP’lilerin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı ayakta karşıladığı tablo ‘normalleşme’ hissi yaşatmıştı. Ancak partiler daha ilk günde Narin konusunda bile anlaşmakta sıkıntı çekti. AK Parti ve MHP’nin muhalefetin önergelerine ret verme politikasının Narin’de bile devam ettiği görülüyor.

CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu şunları söyledi: “Diyarbakır Milletvekili olarak, bir Diyarbakırlı olarak, bu parlamentonun üyesi olarak son derece üzgünüm, hatta üzgünlükten daha öte hem kızgınım, hem de öfkeliyim. Yani ilimizde canice bir cinayetin gerçekleşmiş olmasından ve bu cinayet soruşturmasından, sessizlikten, yani vicdanın önüne başka değerlerin geçmiş olmasından, adaletin önüne başka değerlerin geçmiş olmasından ve bu toplumun bu kadar çok çürümesinden rahatsızım gerçekten. Kendimi nasıl ifade edeceğimi de bilmiyorum, bu cinayetin işlenme biçimini de nasıl ifade edeceğimi bilmiyorum. Asıl mesele yani konuşulmayan mesele, bizim burada konuşmamız gereken mesele şu; bu cinayetle birlikte hem bir toplumun nasıl çürüdüğünü gördük hem de çocuklarımızın nasıl güvensiz olduğunu, adalet mekanizmasının, güvenlik mekanizmasının işlemediğini gördük ve topluma Narin’in şahsında büyük güvensizlik yaydık.”

‘Bir çocuğun cinayetini araştırmak için kurulacak olan komisyonu niye reddediyorsunuz’

DEM Parti Grubu adına konuşan Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın ise “41 gün geçti Narin’in kayboluşunun üzerinden ve 41 gündür hâlâ daha failler bulunamadı, tıpkı 41 yıldır bulunamayan faili meçhul cinayetler gibi. İşte Narin bizi yeni bir döneme götürdü; 41 yıldır bulunamayan faili meçhul cinayetlerden ‘dost’ faillere geçişin simgesi oldu Narin cinayeti. Ne yazık ki Narin öldürülen ilk çocuk olmadığı gibi, son çocuk olması için de iktidarın herhangi bir çabasının olmadığını bugün bir kez daha bu Meclis’in sınırları içinde gördük, çünkü az önce grubum olan DEM Parti’nin Narin cinayetinin araştırılması için verdiği önerge AKP ve MHP oylarıyla bir kez daha reddedildi. Muhtemelen üzerinde konuştuğumuz CHP’nin bu önergesi de az sonra reddedilecek. Gerçekten merak ediyoruz, niye reddediyorsunuz bir çocuğun cinayetinin araştırılması için kurulacak olan komisyonu” dedi.

AK Partili Yüksel: Kutuplaşma aracına dönüştürmek isteyenlere müsaade etmeyeceğiz

AK Parti adına önerge üzerine söz alan İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel partisinin Narin Güran’ı katleden kişilerin hak ettiği cezayı alması için her şeyi yapacağını söyledi: “Hukuk çerçevesinde, adalet önünde gereken neyse o yapılacaktır. Bununla birlikte, olayın ilk anından itibaren gerçeği yansıtmayan söylemlerle bu hadiseyi kutuplaşma aracına dönüştürmek isteyenlere de asla müsaade etmeyeceğiz. Vatandaşlarımızdan da resmi makamlarımızın açıklamaları dışındaki bilgilere itibar etmemelerini istirham ediyoruz. Bu mesele üzerinde siyaset yapılacak bir mesele değildir. Biz sadece Narin kızımızın değil, tüm çocuklarımızın gözlerindeki ışıltıyı söndüren, ister bölücü teröristler olsun, ister zehir tacirleri ve çeteler olsun, ister yanındaki yöresindeki vicdan fukaraları olsun bütün canilerle mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Kadınlara ve çocuklara yönelik gerçekleştirilen her türlü saldırı eylemi bizim nazarımızda birer insanlık suçudur.”

Yapay zeka komisyonunda anlaşıldı

İlk ‘anlaşma’ ise yapay zekayla ilgili olarak geldi. TBMM’de tüm partilerin oylarıyla yapay zeka ile ilgili 22 üyeden oluşacak araştırma komisyonu kurulması kararlaştırıldı. AK Parti’nin önergesinde “Ülkelerin, yapay zekanın potansiyel kazanımlarından faydalanmak amacıyla emniyetli ve güvenilir bir şekilde geliştirilmesi, uygulanması ve kullanımı için politikalar geliştirdiği görülmektedir” denildi.

AK Partili Fatih Dönmez, komisyonunun kurulmasını bir yapay zeka programına sorduğunu belirterek yapay zekanın hazırladığı metni okudu. Dönmez, “Risklerin de doğru değerlendirilmesi kanaatindeyim. ABD, ‘bekle gör’ politikası izliyor. Avrupa Birliği, bu yıl içerisinde temmuzda düzenleme yaptı ve üye ülkelerinden de bunu talep etti. Bu komisyon kurulduğu takdirde, dijital Türkiye vizyonu ve milli teknoloji hamlesi hedeflerimize büyük bir katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.

İYİ Parti: Doğal afetler ve acil durumlarda hızlı bir müdahale sağlayabilir

Konuyla ilgili İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş “Yapay zeka, doğal afetler ve acil durumlar sırasında veri analizi ve tahminlerinde bulunarak hızlı ve etkili bir müdahale sağlamak için kullanılabilir. Yapay zekada etik ve hukuki sorunlar karşımıza çıkıyor. Kimlerin hedef alındığı, verilerin nasıl kullanıldığı ve yapay zeka kararlarının şeffaflığı konuları hala konuşulmaktadır” dedi.

DEM Parti: Ne tümüyle karşıyız ne de tümüyle yanındayız

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cuppolo ise partisinin konuyla ilgili görüşünü şöyle anlattı: “Biz yapay zekaya ne tümüyle karşıyız ne de tümüyle yanındayız. Çünkü yapay zekaya bakışımızda da üçüncü yol anlayışımız geçerlidir. Şu an içinden geçtiğimiz dördüncü endüstriyel devrimi var. Bu endüstriyel devrimin emeği odağına alan, bütün insanlara saygı duyan, işçiyi işsiz bırakmayan bir şekilde dönüşeceğini düşünüyoruz. Bu, RTÜK gibi olmamalı. RTÜK çıktığında, ‘televizyonlar, radyolar istediği gibi yayın yapmasınlar’ dendi. Şimdi RTÜK Ebubekir Şahin’in arka bahçesine dönmüş durumda, kimi beğenmese ‘talimat verdim bakacaklar’ diyor.”

CHP: Kamu ve özel sektör teknoloji merkezi gibi çalıştırılmalıdır

CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk de “Yapay zeka ile ilgili Türkiye’nin yüksek teknoloji kullanan değil sadece yüksek teknoloji üreten bir ülke olmasını sağlayacak vizyon Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılı için tasarlanan kalkınma amaçlı tüm stratejilerin merkezinde olmalıdır. Türkiye’yi bütüncül bir teknoloji üretim merkezi haline getirmek için kamu, özel sektör akademi ve sivil toplumla birlikte uçtan uca tek bir teknoloji merkezi gibi çalıştırılmalıdır. Bizim hedefimiz budur” dedi.