Nasrallah'ın ölümüyle ilgili Erdoğan Hizbullah liderinin ismini vermeden İsrail'i lanetledi ve Lübnan'a ölenler için başsağlığı diledi. Dışişleri Bakanı Fidan ise Nasrallah'ın boşluğunun zor doldurulacağını söyledi.

İsrail ordusu, iki gün önce Beyrut’un güneyinde bulunan Dahiye bölgesindeki Hizbullah’ın ana karargahlarından birinin yer aldığı iddia edilen çok katlı bir binaya saldırdı. İddiaya göre saldırı sırasında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah da bu karargahta bazı yöneticileriyle toplantı halindeydi. Saatler sonra İsrail, Nasrallah’ın öldürüldüğünü duyurdu ardından da Hizbullah resmi açıklama yaparak liderlerinin ölümünü doğruladı. Nasrallah’ın 32 yıldır Hizbullah’ın lideriydi. Lübnan, ülke için tarihsel bir figür olan Nasrallah için üç günlük yas ilan etti. İsrail önceki haftalarda da Hizbullah yetkililerini hedef almıştı. Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkede Hizbullah’ın kullandığı iletişim cihazlarının patlatıldığı 17 Eylül’den beri 104’ü çocuk ve 194’ü kadın olmak üzere toplam 1030 kişi öldü.

Türkiye’den konuyla ilgili açıklama saatler sonra geldi.

Erdoğan Nasrallah’ı anmadan İsrail’i lanetledi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Nasrallah’ın adını anmadan saldırılara tepki gösterdi: ”İsrail’in, 7 Ekim’den bu yana sürdürdüğü soykırım, işgal ve istila politikasının yeni hedefinde Lübnan ve Lübnan halkı vardır. İsrail’in vahşi saldırıları sonucunda son bir hafta içerisinde aralarında çocukların da olduğu çok sayıda Lübnanlı katledilmiştir. Vicdan sahibi hiç kimse böyle bir katliamı kabul edemez, mazur ve meşru göremez. İsrail hükûmeti, katliamlarına silah ve mühimmat desteği sağlayan güçler tarafından şımartıldıkça daha da pervasızlaşmakta; tüm insanlığa, insani değerlere ve uluslararası hukuka meydan okumaktadır. İsrail’in, Gazze ve Ramallah’ta uyguladığı cinnet siyasetini Lübnan’a ve diğer bölge ülkelerine yayma girişimlerine artık ‘dur’ denilmelidir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi başta olmak üzere görevi küresel barış, istikrar ve güvenliği temin olan tüm yapıları, tüm insan hakları kuruluşlarını süratle harekete geçmeye çağırıyoruz. İslam dünyasının bu saldırılar karşısında daha kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğine inanıyoruz. Türkiye olarak bu zor günlerinde Lübnan halkının ve hükûmetinin yanında olmayı sürdüreceğiz. İsrail’in, Lübnan’a yönelik insanlık dışı saldırılarını bir kez daha lanetliyor; saldırılarda hayatını kaybeden tüm Lübnanlı kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.”

Fidan: Nasrallah bölgenin önemli figürüydü

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise saldırıyla ilgili “Görünen o ki savaşın bölgeye yayılması konusunda İsrail’de, Netanyahu’da bir arzu var” dedi.

Fidan şunları söyledi: ”Nasrallah bölgenin önemli figürüydü. Lübnan için önemli bir figürdü. Onun yokluğunun bıraktığı boşluğun zor doldurulacağını ben açıkçası düşünüyorum. Hem Hizbullah için hem İran için Nasrallah’ın ölümü büyük bir kayıp oldu. Kendisiyle savaş başladıktan 10 gün sonra Lübnan’da görüşmüştük. Çok zor şartlar altında, gerçekten zor şartlar altında bir görüşme imkanımız oldu.”

Fidan, görüşmeler sonrası Hizbullah’ın var gücüyle bir savaş içine girmeyeceğini öngördüğünü aktardı.

Hizbullah-Türkiye ilişkileri

Türkiye ile Lübnan Hizbullah’ı arasındaki ilişkiler, Suriye iç savaşının başlamasıyla birlikte ciddi şekilde gerilmişti. Bu durumun temel nedeni iki tarafın Suriye’deki çatışmalarda farklı tarafları desteklemesiydi. Hizbullah Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın yanında durmuş Türkiye ise Şam’ın ‘terörist’ olarak adlandırdığı Suriyeli muhalifleri desteklemişti.