CHP tarafından Emniyet Teşkilatı personelinin sorunlarının ve polisleri intihara sürükleyen nedenlerin tespit edilmesi ve şartların iyileştirilmesi amacıyla Meclis’e sunulan araştırma önergesi AK Parti ve MHP’li vekillerin oylarıyla reddedildi.
Önergeyi hazırlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan “Polis intiharları sayıdan ibaret değil, polis intiharları istatistik değil. Her biri bir can, bizim evlatlarımız, bizim kızlarımız, bizim oğullarımız, yeğenlerimiz; işçi çocuğu, memur çocuğu, esnaf çocuğu, çiftçi çocuğu, içlerinden birinin anası, babası villada, yalıda oturmuyor. Bu işin vebali var” demiş ve eklemişti:
“Polis garip, polis kimsesiz, polis sahipsiz; kurumsal olarak sahipsiz. Sendikası yok, başı sıkıştığında ona sahip çıkacak bir mekanizma yok. Tüm gelişmiş ülkelerde polis sendikası var; Kongo’da yok, Moritanya’da yok, Mozambik’te yok, bir de bizde yok.”
AK Partili Zengin ‘Beraber çalışalım, gruplarımızda değerlendirelim, seve seve’ demişti
Bunun üzerine iktidar partisi adına söz alan eski emniyet müdürü Kocaeli Milletvekili Veysel Tipioğlu “Siz samimi değilsiniz, önergenize oy vermeyiz” dedi. Ancak AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin bu sözleri boşa düşürdü.
CHP’li Bakan’ın “Beraber çözelim” çağrısına Zengin’in yanıtı “Murat Bakan Bey bana böyle bir öneride bulundu. Ben şunu öneriyorum: Bakın biz bu Meclis’te ortak çok iyi işler yaptık ama o işi yapmanın bir raconu var, tarzı, üslubu var. Bunu kendi aramızda konuşalım, beraber ortak bir önergeyle bir şey yapacaksak bütün arkadaşlarımızla, elbette biz bunu yaparız” oldu.
Bakan “Hep beraber sahip çıkalım, hep beraber” dedi, Zengin ise “Beraber yapalım, çalışalım, gruplarımızda değerlendirelim, seve seve” diye karşılık verdi.
Polis sendikası: “Kongo’da yok, Moritanya’da yok, Mozambik’te yok, bir de bizde yok!”
Bakan konuşmasının devamında polis intiharlarının nedeninin sorgulanmadığını, çalışma koşullarının çok ağır olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Bu polisler neden intihar ediyor? Hayatının baharında, delikanlı çağında bu mesleğe severek, isteyerek girmiş bir polis memuru neden intihar eder? Peki, emekliliği gelmiş, yirmi beş yıl görev yapmış, artık çocuklarının mürüvvetini göreceği yaşta bir emniyet müdürü neden intihar eder? Geçmişte intihar oranı en çok genç polis memurlarındaydı, şimdi genci yaşlısı, son zamanlarda emniyet müdürleri de intihar ediyor. Hiç mi merak etmiyorsunuz bu insanların derdi ne diye? Polis ya şehit olduğunda haber olacak ya intihar ettiğinde. Vatanı için canını vermekte tereddüt etmeyen, ülkesine bu kadar bağlı bu çocuklar neden kendi canlarına kıyıyorlar? Polisin çalışma koşulları çok ağır.
Angaryası, ek görevi, 12/12, 12/24, onlarca mesai düzeni var, ‘İkinci bir emre kadar…’ anonsuyla başlayan, bitmek bilmeyen çalışma temposu var polisin. Ağır mobbing, amir tahakkümü, atama, tayin ve terfilerin hatırlı kişiler aracılığıyla yapılması, daha da vahimi tarikat, cemaat dengesi gözetilerek o aidiyete göre yapılması. Haftada 40 saat çalışması gereken polisin tek kuruş fazla mesai ücreti almadan haftada 59-60 saat çalışması, 130 bin polis 1’inci şark görevini yapmamışken 2’nci şark zulmü… ‘Emekli polis’ dersen perişan, çaresiz; karnını zor doyuruyor. Polis garip, polis kimsesiz, polis sahipsiz; kurumsal olarak sahipsiz. Sendikası yok, başı sıkıştığında ona sahip çıkacak bir mekanizma yok. Tüm gelişmiş ülkelerde polis sendikası var; Kongo’da yok, Moritanya’da yok, Mozambik’te yok, bir de bizde yok.”
Ancak önerge Zengin’in sözlerine rağmen AK Parti ve MHP’li vekiller tarafından reddedildi.