CHP’nin İzmir’de yeniden aday gösterilmeyen belediye başkanı Tunç Soyer Büyükşehir Belediye Başkanı olarak geçirdiği 5 yılı anlattı, bir çeşit veda toplantısı yaptı. Soyer bu toplantıda kendi yerine aday gösterilen Cemil Tugay’ın seçim çalışmalarına neden katılmadığını da anlattı.
Dün Şato Kütüphane Bahçesi’ndeki toplantıda beş yıllık görev süresini değerlendiren Soyer göreve geldiğinde belediye şirketlerinde 27 bin 271 kişi çalıştığını, bu sayının bugün 34 bin 239 olduğunu söyledi. Soyer 2019 yılının mart ayında belediyenin borcunun beş milyar lirayken 2024 yılı şubat ayı itibariyle 25,7 milyar lira olduğunu kaydederek borcun euro bazında yüzde 3,4 azaldığını ifade etti.
‘Hem beni gösterme hem de benden kazanılmasını bekle’
Cemil Tugay’ın seçim çalışmamasını katılmamasını da Soyer şöyle açıkladı:
“Sonuç itibariyle aday gösterilmedim. Üstelik anketlerde başarısız çıktığıma dair ifadeler kullanıldı. Hatta Sayın Genel Başkan daha yeni bir açıklamada bulunmuş ‘geçmişte bazı sorunlar vardı’ falan demiş. Dolayısıyla benim hani ‘başarısız’ bulunan bir belediye başkanının hani ‘sütte leke var onda yok’ denen bir başkan adayının yanında olması ona zarar verir. Başarısız bulunduğum bir yerde CHP için yapacağım çalışmanın sınırı vardır. Yani o da olabildiğince zorlayarak bunu yapmaya çalışırım. Son dakikaya kadar da elimden geleni yapacağım. Ama bunun sorumluluğunu benden beklemek artık haksızlık olur. Bir siyasi irade kullanıldı. Bu siyasi iradenin tercihleri oldu. O tercihlerin nasıl sonuçlanacağını hep beraber göreceğiz bir hafta sonunda. Ama hem beni gösterme hem benden bu işin kazanılmasını bekle. Bu hakkaniyete uygun değil.”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Soyer İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yeniden aday gösterilmemesi konusunda etkili olup olmadığı yönündeki soru üzerine Soyer İmamoğlu’nun müdahalesinin olmadığını söylediğini, buna inandığını anlattı.
Soyer DEM Parti ile gönül bağı olduğuna dair açıklama yaptığının hatırlatılması üzerine şöyle dedi:
“Benim bütün dezavantajlı gruplarla gönül bağım var. AK Parti’ye, MHP’ye oy verenlerle de gönül bağım var. Seferihisar Belediye Başkanıyken Sur Belediyesi ile kardeş belediye olduk. Sura kayyum ataması yapıldı. Türkiye’deki ilk kayyum ataması uygulamasıydı. Ben de ertesi gün Konak Meydanı’nda bir basın açıklaması yapıp bunun doğru olmadığını söylemiştim. DEM Parti’nin, o zamanki HDP’nin seçmenleri orada gösterdiğim duruşu asla unutmadı. Kısacası gönül bağı, sevgi bağıdır. Hatta tutku bağıdır. Gönül öyle bir şeydir. Bağlanırsınız ve gereğini yapmaya çalışırsınız. Dolayısıyla siyasi bir içerik değil burada kastedilen, insani bir bağdır.”