Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatımoğulları Oruç “Şam ile anlaşmanın sahici yolu Kamışlı ve Kobani’den geçer” dedi. Oruç partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada Aydın’ın Kuşadası ve İzmir’in Menderes ilçelerinde çıkan orman yangınlarını hatırlattı.
Batı’da yakılan ormanların nedenini çok iyi bildiklerini belirten Oruç “Turizm şirketlerine, maden şirketlerine peşkeş çekmek için, zenginlere imar alanı açmak için ormanlar yakılıyor. Bunu asla kabul etmiyoruz” diye konuştu.
Tülay Hatimoğulları Oruç Sivas’ta 2 Temmuz 1993’te yakılan Madımak Oteli’nde katledilenleri andı. Oruç “İnsanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğu halde o kapsamda değerlendirilmedi. Firari sanıkların yakalanması için doğru düzgün bir adım atılmadı” ifadesini kullandı.
Kayseri’de bir Suriyeli küçük yaştaki çocuğa taciz iddiasının ardından yaşanan olayları anımsatan Oruç “Tecavüze uğramış beş yaşındaki çocuğun nereli olduğunun ne önemi var? Birinci vicdansızlık budur. Suçluyu yargılamak kamunun görevidir. Elbette ki toplumsal tepkiler olur ama yoğun bir şiddete gerekçe gösterilmemeli” dedi.
Oruç Suriye ve göçmen karşıtlığının tehlikeli bir yere evrilmeden iktidarın harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye’nin resmi olarak Suriye ile görüşmesi gerektiğine dikkati çeken Oruç bununla birlikte oradaki Kürtlerin temsilcileriyle de görüşülmesi gerektiğini söyledi. Oruç “Şam ile anlaşmanın sahici yolu Kamışlı ve Kobani’den geçer” dedi.
İktidarın yanlış dış politikasına destek olmayacaklarını söyleyen Oruç “Muhalefeti tıpkı ‘Yenikapı Ruhu’ gibi, aynı formasyonla dış siyasetten dolayı yanınıza dizmek istiyorsanız yanılırsınız. Muhalefete bu tuzağa düşmeme çağrısı yapıyoruz” değerlendirmesi yaptı.
Ankara Garı’ndaki bombalı saldırıya ilişkin davaya değinen Oruç davada belli başlı insanlara verilen cezalarla yetinildiğini kaydetti.
Sinan Ateş cinayeti davasın “doğru düzgün bir yargılamanın” olmayacağını söyleyen Oruç “Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş mutlaka korunmalı” dedi.
Tülay Hatimoğulları Oruç 9. Yargı Paketi’nde “kadınların kendi soyadlarını kullanmalarına müdahale edilmek istendiğini” dile getirerek milletvekillerinden düzenlemeye kaşı çıkmasını istedi.
Elektriğe yüzde 38 zam yapılarak her evin yangın yerine çevrildiğini vurgulayan Oruç halkın faturaları ödeyemez duruma geldiğini söyledi. Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da oturan vatandaşların “elektrik faturalarını bir İngiliz şirkete ödediğini” savunan Oruç bu şirketin son üç yılda hiç vergi ödemediğini belirtti.
“El yakan elektrik zammını derhal geri çekin, asgari ücrete enflasyon oranında zam yapın” diyen Oruç emekli maaşının da iyileştirilmesi talebinde bulundu.
