Türkiye, üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olmasına karşın yüzme branşında çok da söz sahibi olan bir konumda değil. Yıllarca olimpiyatlarda imrenerek izlediğimiz bu sporda artık bizim de kürsüye çıkan isimlerimiz var. Geçmişte Derya Büyükuncu’nun açtığı bu yoldan rekortmen sporcu Emre Sakçı yürüdü, son olarak ise Kuzey Tunçelli henüz 16 yaşındayken Avrupa şampiyonu oldu ve Türkiye’yi gururlandırdı.
Bu büyük başarının ardında her profesyonel sporcunun yaşadığı zorluklardan fazlası var. Yüzme, futbol ve basketbol gibi ana akım sporlara oranla icra etmesi de imkan sağlaması da zor bir spor. Kuzey’in genç yaşta elde ettiği bu başarının ardında kendi yeteneği ve çabasının yanı sıra antrenörlerinin hazırladığı programların etkisi de yadsınamaz. Ancak ailesini de bu dev başarı öyküsünde bir yere oturtmadan olmaz.
Avrupa şampiyonu Kuzey’in babasına, Melih Tunçelli’yle telefon açıyorum. ‘Alo’ demesiyle ‘şampiyon’ bir evlat yetiştirmenin gururunu hisseden ve bunu sonuna kadar hak eden bir ton işitiyorum.
1500 metre serbest stilde Avrupa Şampiyonu olan milli yüzücü Kuzey Tunçelli onun tek çocuğu. Melih Bey özel bir bankada yönetici, annesi Oylum Hanım ise yaşadıkları şehir olan Kocaeli’nde akademisyen. Kuzey, 2007 yılının Zafer Bayramı’nda, yani 30 Ağustos’ta dünyaya gelmiş. Tek çocuklarının üzerine titremişler. Kendileri gibi çocuklarının da eğitimine büyük önem vermişler. Kuzey, Avrupa şampiyonluğu bir yana akademisyen bir annenin çocuğu olarak okul hayatına da başarılı bir şekilde devam ediyor. Kocaeli Marmara Koleji Fen Lisesi’ne gidiyor, yoğun antrenman temposuna karşın derslerini aksatmıyor.
Melih Bey’e çocuklarını neden yüzmeye yönlerdiklerini soruyorum. “Suyu seven bir çocuktu. Suyu sevmesinden kaynaklı küçüklüğünden beri içinden çıkmadığı için, ‘Yapacaksa yüzme sporunu yapsın’ dedik” diyor.
Aile ve Kuzey, yüzmeye birlikte karar vermiş. Ama işler göründüğü kadar kolay olmamış: “Kuzey ikinci sınıfa giderken, sekiz yaşındayken başladı bu süreç. Sabah 5’te kalkıp antrenmanlara gidiyorduk. Kocaeli’nde ikamet ettiğimiz için Kocaeli Yıldızlar Yüzme Kulübü’nde başladı spora. İlk rekorunu da o kulüpte kırdı. Bu tempo çalışan anne ve baba olarak bizler için de zordu. Tüm yük eşimin üzerindeydi. Hem sabah hem öğlen antrenmanlarına annesiyle giderdi.”
Her şerde bir hayır vardır derler ya… Pandemi yetişmiş imdatlarına. Melih Tunçelli, “Eskiden antrenmandan çıkıp işe yetişmeye çalışırdık. Pandemi döneminde işler biraz değişti. O dönem uzaktan çalıştığımız için durum kolaylaştı. Sabah antrenmanlarına ben götürdüm, öğlen olanlara annesi” diyor. Bu da Oylum Hanım’ın üzerindeki yükü biraz azaltmış.
Kuzey Tunçelli, Kocaeli Yıldızlar Yüzme Kulübü’nde ilk rekorunu kırınca dikkatleri üzerine çekti. Burada devreye bir spor kulübü olan Fenerbahçe girmiş. Hocası Aykut Çelik, zaten kulüple temas halindeymiş. Melih Bey anlatıyor: “Fenerbahçe’den teklif gelince biz de kabul ettik. Kuzey iki yıldır Fenerbahçe sporcusu olarak yüzüyor. Kendi hocasıyla çalışmaya devam ediyor, çalışmalarını Kocaeli’nde sürdürüyor fakat iki yıldır Fenerbahçe sporcusu.”
Fenerbahçe’nin de desteğiyle Kuzey’in başarıları ardı ardına geldi. Geçen yıl gençlerde hem dünya hem de Avrupa’da başarılar kazandı, üç altın madalya elde etti. Bu yıl ilk kez büyükler kategorisinde havuza girdi ve ilk yılında Avrupa Şampiyonu oldu. Şubat ayında Doha’da düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda yarıştı ve 1500 metre serbestte finale kaldı. Büyüklerdeki ilk final tecrübesinde de sekizincilik geldi.
Aykut Çelik hocaya ayrı bir parantez
Ailesi bu başarıyı bekliyor muydu? Baba Melih Tunçelli, “Aslında her aile bekler oğlum başarılı olsun diye. Fakat bu kesin ve koşulsuz biçimde beklenen bir şey değildi. Ancak hocasının söylediği bir şeydi açıkçası… Aykut Çelik hocanın buna inancı vardı” diyor ve ekliyor:
“Kuzey’in başarısında yılların deneyimiyle Türk sporuna sayısız yüzücü kazandıran antrenör Aykut Çelik’in emeği çok büyük. Öncelikle hocalarımıza, Türkiye Yüzme Federasyonu’na ve federasyon başkanımıza, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ve özellikle Fenerbahçe’ye ve kulüp başkanımıza desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyoruz.”
Olimpiyatlar da yaklaşıyor. Bundan sonraki sorumuz Paris ile ilgili oluyor. Kuzey Tunçelli için bu dönem yoğun ve zor geçiyormuş: “Öncelikle çok zor bir süreçten bahsediyoruz. Hem psikolojik, hem fiziksel anlamda çok yoğun bir dönem. Biz ailesi olarak Kuzey’e destek oluyoruz ve o da geniş bir profesyonel ekiple çalışıyor.”
Bu ekibin içinde fizyoterapist, spor psikoloğu, diyetisyen var. Herkes Kuzey’in başarısı için ter döküyor. Hem aileye hem sporcuya destek veriyor. Babası, “Ancak Kuzey’in de her zaman söylediği gibi bu zorlukların tamamı kazanılan sonuçları görünce unutuluyor. Sonucu güzel olan her sürecin geçmişindeki cefalar bir ödüle dönüşüyor. Umuyorum olimpiyatlarda da böyle olacaktır” diyor.
Kuzey Tunçelli bugünlerde 2-7 Temmuz tarihleri arası Litvanya’nın Vilnius kentinde yapılacak Avrupa Gençler Yüzme Şampiyonası’nda yarışmak için gün sayıyor. Spor kamuoyu, henüz 16’sında böyle büyük başarılara imza atan özel bir yüzücüye sahip olmanın gururuyla önce Litvanya, ardından Paris Olimpiyatları’ndan gelecek güzel haberler için kulağını Kuzey’in kulaç attığı havuzun sesine doğru kabartıyor.