Fed (Amerikan Merkez Bankası) dört yıl aradan sonra dün gece faiz indirimlerine başladı ve kapıyı 50 baz puanlık, piyasaların kısa süre öncesine kadar hayal ettiğinin üstünde bir indirimle açtı. Üstelik bu sadece başlangıç, Fed üyelerinin öngörülerini içeren “Nokta Planı”na göre bu yılın geri kalanında 50 baz puanlık, 2025’te 100 baz puanlık, 2026’da ise 50 baz puanlık daha indirim yapılacak.
Elbette bu kesin bir yol planı değil, verilere ve konjonktüre göre değişebilir ama para politikasının çok da yavaş olmayan bir biçimde gevşeyeceği belli. Dolar dünyanın rezerv parası olduğu için indirimlerin küresel ekonomik iklimi değiştirmesi kaçınılmaz. Ortamın riskli varlıkların sevdiği biçime evrileceği düşüncesiyle Fed’in kararının hemen ardından riskli varlıklar, yani borsalar ve kripto paralar ile başta altın olmak üzere değerli metallere alım geldi. Ons altın 2600 dolara yaklaşırken (daha önce görmediği tarihi bir zirve) Amerika’da teknoloji şirketlerinin işlem gördüğü Nasdaq borsası yüzde 1.5 civarında, küçük şirketleri izleyen Russell 2000 Endeksi yüzde 2’ye yakın yükseldi. Bitcoin de karardan sonra yüzde 2’den fazla artıdaydı.
Powell havayı birden değiştirdi
Fed’in Türkiye saatiyle 21:00’de açıkladığı karardan yarım saat sonra Başkan Jerome Powell’ın basın toplantısı başladı ve piyasadaki hava bir anda değişti. Powell özetle “Kimse 50 puanlık indirime bakıp böyle devam edecek diye düşünmesin, her toplantıda tekrar bakacağız… Nötral faiz oranı öncekinden çok daha yukarıda olacak. Negatif faize dönmeyeceğiz” mesajlarını verdi. Yani Fed’in karar metninin güvercin havasını dengelemeye çalıştı. “Nötral faiz” ile kastettiği enflasyonu azdırmayacak, işsizliği de artırmayacak faiz oranı. 2020 yılındaki pandemi esnasında ekonomiyi destekleyebilmek için negatif faiz politikası izlemiş, ucuz ve bol para sayesinde dünya borsalarında müthiş bir ralli yaşanmış, ama enflasyon da patlamıştı. O günlerin tadı piyasaların damağında kaldı. Ama Powell dün o günlere geri dönülmeyeceğinin, ucuz ve bol paranın geri gelmeyeceğinin mesajını net biçimde verdi. Üstelik bundan sonraki faiz indirimleri de cepte değil. Enflasyon yeniden yükselişe geçerse indirimleri bir anda kesebileceklerinin mesajını da vermiş oldu.
Piyasalar Powell’ın bu sözleriyle bir anda tepetaklak oldu, borsalar ve kripto paralar ilk anda aldıklarının hepsini verdi, eksiye geçti. Ons altın da otuz dolara yakın düştü. Gün sonunda en başa dönülmüş gibiydi.
Bu sabah bu satırları yazdığım dakikalarda ise vadeli işlemlerde dünya borsaları yeniden artıya geçmiş durumda, hem de az buz değil. Nasdaq’ta yüzde 1.5’tan fazla, New York borsası endeksi Sp 500’te yüzde 1’e yakın yükseliş var. Asya borsaları da artıda. Ons altın Powell’ın sözlerinden sonra düştüğü yerden toparlanmaya çalışıyor. Doların altı güçlü para karşısındaki değerini izleyen Dolar Endeksi de yeniden düşüyor.
Özetle piyasanın kafası karışık ve bu kargaşanın bir süre daha devam etmesi kuvvetli olasılık.
Merkez Bankası faizi sabit bırakacak
Bugün saat 14:00’te bu sefer Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faiz kararını öğreneceğiz. Onun ne yapacağı belli, politika faizini yüzde 50’de sabit bırakacak. Asıl merak edilen bundan sonrasına dair vereceği mesajlar, en önemlisi de bir faiz indirimi sinyalini verip vermeyeceği. Aylık enflasyon hala çok yüksek olduğu için indirim sinyali vermezse kimse şaşırmaz. Fakat diğer yandan ekonomiden durgunluk sinyalleri geliyor, konkordatolar gırla gidiyor… Üstelik en büyük merkez bankası Fed de indirimlerin kapısını açtı. Cumhurbaşkanlığı ekonomi danışmanı Yiğit Bulut Fed’in dünkü indirim kararından sonra sosyal medyada “Fed’in attığı adım çok önemli. Dünya çok net bir ‘faiz indirme’ patikasına girdi. 48 ay sonra gelen bu karar bütün para-emtia piyasaları için yeni bir paradigmanın yazılmaya başladığını gösteriyor” diye yazdı. Fed’in gazı ve konkordato salgınından rahatsız olan siyasetin “rica”sıyla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası “yeniden yazılmaya başlanan” paradigmaya ayak uydurur, faiz indirimi sinyali verir mi? Bugün göreceğiz.
İndirim sinyali ekonomi için iyi olur mu emin değilim, ama borsaya alım getireceği açık. Buna karşılık Merkez Bankası’nın şahin tutumunu sürdürmesi borsada sınırlı satışa yol açabilir.