Faiz indirim tartışmalarına müdahil olan Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Cevdet Akçay mealen “Siz karışmayın biz faiz indirimini zamanı gelince yapmaya başlarız” dedi.

Piyasaların ‘Cevdet Hoca’sı olarak bilinen Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Cevdet Akçay, göreve geldiğinden bu yana ilk kez kapsamlı bir demeç verdi. Faiz indirim tartışmalarına müdahil olan Cevdet Hoca, mealen “Siz karışmayın biz faiz indirimini zamanı gelince yapmaya başlarız” dedi.

Başkan Fatih Karahan’ın geçen hafta Bloomberg’e verdiği demeç piyasada  “Merkez Bankası çok sıkı duracak” biçiminde algılanırken, 2025 yılı enflasyon beklentileri iyileşmeden faiz indirimi yapılmayacağı yolundaki sözleri yoruma muhtaçtı. Cevdet Hoca dün Reuters’taki açıklaması ile konuya açıklık getirdi.

Bu arada hazirandaki düşük enflasyon oranının ardından temmuzda enflasyon rakamının yüksek çıkacak olması, ekonomi yönetimini alarma geçirdi. Bakan Mehmet Şimşek, Başkan Fatih Karahan ardından Cevdet Hoca dünkü açıklamasında temmuz rakamının yüksek çıkacağını belirterek, bu rakamın piyasalarda yaratacağı olumsuz etkiyi gidermeye çalıştılar. Söylenenler, “Zamlar  nedeniyle gelecek hafta açıklanacak rakam yüzde 3.5’e çıkabilir ama daha sonra aylık enflasyon rakamları normale seyrine girecek” şeklinde özetlenebilir.

Aylık enflasyon rakamlarının önce 2, sonra yüzde 1,5’e inmesi ve böyle devam etmesi halinde bu yıl için belirlenen yüzde 38’lik enflasyon hedefine, olmadı hedefte üst sınır olan yüzde 42’lik yıllık enflasyon rakamına inilmesi bekleniyor. Cevdet Hoca da faiz indirimleri için, bu aylık rakamlara inilip, istikrar kazanmasına, kendi takip ettikleri başka verilere da bakacaklarını söyledi.

Şirket beklentileri önemli

Cevdet Hoca faiz indirimleri için kabaca ‘veriye bakarak karar vereceğiz’ diyor. İşte bu noktada çeşitli kesimlerin beklentileri de devreye giriyor. Dün açıklanan ankete göre vatandaşın 12 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentisi temmuzda yükselirken, piyasaların beklentisi yüzde 30, şirketlerin beklentisi yüzde 55’e indi. Vatandaşın cari enflasyona bakması normal ama Cevdet Hoca’nın dediği gibi şirketlerin enflasyon beklentisi, fiyatlama davranışları nedeniyle daha büyük önem taşıyor. Önümüzdeki dönem belli ki şirket beklentilerine bakılacak.

İktisatçılar bu sürecin normal işlediğini, Merkez Bankası yönetiminin iyi bir iletişim izlediğini, önümüzdeki iki ay içinde yıllık enflasyonda önemli düşüşler yaşanmaya başlayınca şirketlerin ve vatandaşların enflasyon beklentisindeki düşüşün hızlanmasının beklendiğini söylüyorlar.

İktisatçılar, merkez bankacılığı iletişiminde temel kurallardan birinin faiz indirim sürecinde söylemi mümkün olduğunca uzun süre sıkı tutmak olduğunu, piyasalarda indirim tartışmalarının başlayıp belirli bir konsensüs oluşunca, faiz indiriminden hemen önce, dilin yumuşatılması gerektiğini, mevcut Merkez Bankası yönetiminin de bunu yaptığını söylüyorlar.

Bu arada Cevdet Hoca’nın faiz indirimi başladığında da sıkı paranın devam edeceğini söylemesi önemli. Kısacası beklentiler düşünce hedef enflasyona güven sağlandıkça, zaten reel faiz düzeyi korunarak politika faizini geri çekme imkanı olacak. Yani sıkı para politikası faizler düşmesine rağmen devam ettirilecek diyebiliriz. Bu durumun açıklanması da bence yararlı oldu.

Politikacı faiz indirim tartışmasına katılmasın

Cevdet Hoca açıklamasında “faiz indiriminin gecikmesi halinde oluşabilecek istenmeyen ekonomik daralma” tartışmasına da açıklık getirdi. Faiz indiriminin erken başlatılıp enflasyonun yeniden hızlanması riski bulunduğu gibi, geç kalınıp ekonomide durgunluk yaratılması riskinin de olduğunu ama şu anda birinci riske ağırlık verilecek iklimde olduklarını söylüyor. Yani “geç faiz indiriminin yaratacağı sakıncaları biliyoruz ama şimdi önce enflasyon eğiliminin kalıcı olarak düştüğünü görmemiz gerekiyor. Erken indirerek enflasyonun yeniden artması tehlikesini göze alamayız” demeye çalışıyor ve haklı.

Cevdet Hoca’nın “beklentiler sıkı duruşumuza ne kadar duyarsız ve tepkisiz kalırsa dezenflasyon politikasının üretim ve istihdam açısından maliyetinin o kadar yüksek olacağı” sözleri de, beklentileri düşürmenin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Beklentiler etkileyen en önemli unsurlardan biri; iktidar sözcülerinin faiz indirimi hakkında konuşup, piyasalardaki teknik kaygıyla alınacak kararı sulandırmaları. Eğer başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, faiz indiriminden önce bu konuda konuşurlarsa, piyasalardaki algının bozulmasına “yine siyasi kaygıyla faiz indirimi yapıldığı” yargısına neden olabilirler.

İşte bu nedenle Cevdet Hoca’nın açıklamasını, özellikle politikacılara dönük olarak, “Biz uzun süre faizin yüksek kalmasını istemiyoruz ama ne zaman faiz indirebileceğimizi de biliyoruz. Onun için işimize karışıp işi bozmayın” anlamına geldiğini de düşünüyorum.