Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından yayınlanan ocak ayı raporu, hububat ve bakliyat üretiminde yağışın önemli bir faktör olmaya devam ettiğini gösteriyor. Rapora göre, bu yıl birçok bölgede tarla farelerindeki artış hububat üretimi için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Raporda ocak ayı ve 2024 su yılı (tarım sezonunun başlayıp bittiği dönem) yağışlarının bölgesel ve il bazında dağılımı, hububat ve bakliyat ekiliş alanları, bitki gelişimi, hastalık ve zararlı durumu analiz ediliyor.
Rapora göre, ocak ayında Türkiye genelinde ortalama 87,5 mm yağış düştü. Bu değer, geçen yılın aynı ayına göre %164, normaline göre ise %25 artış anlamına geliyor. İl bazında ise Giresun, Ağrı, Van, Bitlis, Siirt, Şırnak, Hakkari ve Diyarbakır çevrelerinde yağış miktarı %100’ün üzerine çıkıyor. Bu illerden Hakkari, Siirt ve Şırnak son 64 yılın, Van ve Bitlis ise en yüksek ikinci ocak ayı yağışını alıyor. Öte yandan Antalya’nın batısı, Aydın, Denizli, Burdur ve Afyonkarahisar çevrelerinde ise yağış miktarı normallerine göre %40’ın üzerinde azalıyor. Bu illerde kuraklık riski artıyor. Ocak ayında en fazla yağış 226,4 mm ile Rize’de, en az yağış ise 33,9 mm ile Kars’ta görülüyor.
Raporda, 1 Ekim 2023-31 Ocak 2024 dönemini kapsayan 2024 su yılı yağışları da değerlendiriliyor. Bu dönemde Türkiye genelinde ortalama 301,9 mm yağış düşmüş. Bu değer geçen yılın aynı dönemine göre %106, normaline göre ise %19 artış gösteriyor. İl bazında ise Antalya’nın batısı, Denizli, Burdur, Afyonkarahisar ve Konya çevrelerinde normaline göre %40’a varan azalmalar dikkat çekiyor. Bu illerde su yılı yağışları yetersiz kalıyor.
Raporda, hububat ve bakliyat ekilişleri, gelişimi, hastalık ve zararlı durumu da değerlendiriliyor. Türkiye’nin buğday ekim alanının %37’sinin bulunduğu İç Anadolu Bölgesi’nde, Konya’da ekmeklik/makarnalık buğdaylarda ani sıcaklık değişiklikleri nedeniyle yapraklarda kloroz görülüyor. Bu durum bitki gelişimini olumsuz etkiliyor. Ayrıca Konya, Sivas, Kırıkkale, Eskişehir, Aksaray illerinde ortalama sıcaklıkların yüksek seyretmesi fare ve köstebek zararlarının artmasına neden oluyor. Raporda, Türkiye’nin tahıl ambarı olarak bilinen meraya, anıza ve nadasa yakın hububat arazilerinde fare zararının yoğun olduğu belirtiliyor. Bölge illerinde geçmiş yıllara oranla dört-beş kat daha fazla zehirli yem dağıtılmasına rağmen hububatta fare zararının tam olarak engellenemeyeceği ifade ediliyor. Bu zararın hububat verimini ne kadar düşüreceği ileriki aşamalarda ortaya çıkacak.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ise sadece Gaziantep’te tarla sınırlarında mevcut fare popülasyonu ile sorun devam ediyor. Marmara Bölgesi’nde Kocaeli ilinde ise sıcaklıkların yüksek seyretmesi nedeniyle bitkilerin hızlı büyümesinden dolayı ileride yaşanacak don tehlikesine karşı verim kaybı olacağı ifade ediliyor. Balıkesir’de bazı arazilerde ekim sonrası yağıştan dolayı zarar gören ve çıkış yapamayan yerlere aşılama tabir edilen ilave tohum atılarak seyrek alanlara takviye yapıldı.
Diğer bölgelerde olan fare zararı Karadeniz bölgesindeki Samsun, Amasya, Sinop, Tokat hattında yoğun olarak görülüyor. Tarım ve Orman İl-İlçe Müdürlükleri tarafından zehirli buğday dağıtılarak fare mücadelesi yapılıyor. Akdeniz Bölgesi’nde popülasyonu artan fareye karşı mücadele ağırlıklı olarak Kahramanmaraş’ta görülüyor. Doğu Anadolu Bölgesi’nde hububat ekili arazilerde her şeyin mevsim normallerinde ilerlediği ifade ediliyor.
Ege Bölgesi’nde Denizli, Burdur, Afyonkarahisar, Uşak ve Isparta illerinde iklimsel koşulları ve fare nedeniyle arpa, buğday, yonca ve yem bitkileri büyük oranda zarar gördü.
Eğer tarla faresinin önüne geçilemezse Denizli ve Burdur’un bazı bölgelerinde üretim kayıplarına sebep olabileceği ifade ediliyor.
Bakliyat ürünlerine gelince… Ülkemizdeki kırmızı mercimek üretiminin %95’ni karşılayan Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki ekim alanlarında bir sorun görünmüyor. Ancak geçen yıllarda talep ve fiyatta yaşanan azalma nedeniyle kırmızı mercimek ekim alanlarında Diyarbakır’da %15, Batman’da %5’lik azalma görüldüğü ifade edilirken, söz konusu alanlarda buğday ekimi yapıldığı vurgulanıyor.
Kırmızı mercimek üretiminde lider olan Şanlıurfa’da ise tam tersi arpa ekim alanlarının %10’unda mercimek ekildiği ifade ediliyor.
Kışlık nohut üretimi yapılan Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde nohut ekiminde bir problem olmadığı ve geçen yıl ile aynı oranda üretim beklendiği ifade ediliyor.
Raporu değerlendirdiğimde; genel anlamda ülkemizde şu ana kadar yağışlarda problem olmamasına rağmen Antalya’nın batısı, Aydın, Denizli, Burdur ve Afyonkarahisar çevrelerinde ocak ayı ve normaline göre yağışlarda %40’lık azalışın hububatta yarattığı kuraklık tehlikesi yanında tarla faresi zararının yüksek olmasının bu iller için alarm seviyesinde olduğunu söyleyebilirim.
Özellikle Türkiye’nin en çok buğday üreten Konya ve çevre illerde farenin verdiği zarardan dolayı ciddi verim kayıpları yaşanması bekleniyor. Bu durum ithalatçı olduğumuz buğdayda şu anda ölçülemeyen zarara karşı hasat zamanına kadar stoklarımızı güçlü tutmamız gerektiğini ortaya koyuyor.
Nohut üretiminde problem olmaması sevindirici bir gelişme olup, ancak kırmızı mercimek ekimindeki azalış bu yıl ithalatın daha da artacağını gösteriyor.
Hastalık ve zararlılara karşı sadece Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı il müdürlüklerinin mücadelesi beklenmemeli. Bu konuda başta çiftçi olmak üzere ziraat odalarına da büyük görev düşüyor.