Yok yok artık ben de teslim oluyorum galiba. Şunun şurasında stres atmak için, biraz keyif olsun diye buluştuğumuz akşamların insanın tüylerini ürperten suç alemi üzerine konuşmalarla dolmasına kaşı durayım diye sürekli konuyu değiştirmeye uğraşıyordum uzunca bir süredir.

İnsanları Engin -Dilan Polat olayından uzaklaştırıp farklı konularda tatlı sohbetlere çekmek için yeni taktikler uygulamaya bile başladım.

Dün akşam Etiler’de alıştığımız  bir mekanda buluştuğumuzda henüz kız arkadaşların çoğu gelmeden barda toplanmış erkekler grubuna ‘Duydunuz mu, Fatih Terim’in Suudi Arabistan’da bir takımı çalıştıracağı ve üç yılda toplam  60 milyon euro alacağı söyleniyor’ deyince taktiğim tuttu, hemen  bunu konuşmaya başladılar. Araya Galatasaray ve Fenerbahçe’nin Suudi Arabistan’da yapılacağı konuşulan maça ilişkin federasyonla tartışmaları gibi benim zerre kadar haberim olmadığı konular da girdi işin içine, hararetle konuşuyorlardı. 

Konu benim hiç ilgimi çekmese de en azından iç sıkan meselelerden uzaklaştıkları için mutluydum. Kız arkadaşlar da gelince sohbeti buradan alıp istediğimiz yere çekeriz diye tam düşünürken karanlık ilişkiler hakkında her zaman enteresan şeyler bilen abimiz mekana gelince bütün ilgi ona döndü doğal olarak.

Abinin çok yakından olmasa da Engin-Dilan Polat çiftinin avukatlarını meslektaş olarak tanıdığını biliyorduk. Futbol muhabbeti bıçakla kesilmiş gibi bitti. Sohbetin ve sorunların merkezi abimiz oluverdi.

‘Çocuklar, galiba kuşkular doğru çıkıyor, meselenin temelinde artık kara para aklama işi olduğu neredeyse kesinleşti. Polatların mali işlerinden sorumlu avukatları Ahmet Gün tutuklandı ve yüklüce bir parayı zaten itiraf ettiği de söyleniyor. Diğer avukat Çağdaş Çelik daha önce bana ve başka yakınlarına söylediği ve bazı televizyonların ekranında da tekrarladığı işi yaptı ve ‘Eğer davanın gidişatında temelde kara para aklama işi olduğu otaya çıkarsa hemen çekilirim’ demişti ve önceki gün davadan çekildiğini de açıkladı.

Poliste etkin kaynakları olan arkadaşlar bu tür davalarda suçlananların yani Polat çiftinin evinin içinde konuşulanları bilenler davada kritik konum edinir diyor.

Ahmet Gün’ün bir ara şoförlüğünü yapan Ahmet adlı kişinin evde çalışan Şule gibi yavaştan konuşmaya başladığı söyleniyor.

Yine duyduğuma göre Dilan Polat’ın erkek kardeşinin de sinirleri Dilan gibi laçkaymış ve bazı şeyleri anlatıyormuş. Hapishane ortamı dışarda araları çok iyi olan kişilerin bile aralarının bozulduğu yerlerdir zaten. Dilan’ın kızkardeşi Sıla ile arasının gergin olması ve hatta kocası Engin ile de arasının pek iyi olmadığı haberleri bu yüzden şaşırtıcı değil.

Polisin de akıllı bir taktikle aile fertlerini arasını açma stratejisiyle bunlar birbirine düşmüş gibi gözüküyor. Ve mutlaka bir ceza indirimine neden olabilecek etkin pişmanlıktan yakında bunlardan birinin yararlanması ve kuş gibi ötmeye başlaması da bekleniyormuş.’

Abi bunları tamam anlattı ama dediği gibi kara para aklanıyorsa, bunu yapanlar konuşacaksa, kimin parasını akladıklarını da söylemeleri anlamına gelmiyor mu bu diye, belki inanmayacaksınız, ama bunu ben sordum merakımdan.

‘Zaten şu anda ağır soru da bu. Bu etrafa saçılan paralar kimin veya kimlerin. Bunlar eğer ortaya çıkarsa mesele çok daha kritik ve beklenmedik vahim yöne gidebilir. Zaten duyduğuma göre teknik takibe yakalanmış bazı kamu görevlisi isimler de varmış deniyor. Engin ve Dilan Polat’ın hakime etkin pişmanlıktan yararlanmayacaklarını söylemesi önemli isimleri açıklayan biz olmayacağız mesajını dışarıya vermek çabası olarak geldi bana.’

Abi bunları söyledikten sonra direkt bana dönerek ‘Kızım biliyorum ki bu konulardan fazla hoşlanmıyorsun, ama sana kötü bir haberim olacak, daha uzunca bir süre bunları konuşacağız gibi geliyor bana. Ama sana söz ilerde konuşmalarımız eklenecek yeni boyutlarla, isimlerle çok daha ilginç ve heyecanlı olmaya başlayacak.’

Abinin bu sözlerine sadece gülümseyerek cevap verdim, çünkü gündeme yenilmiştim, ama itiraf etmeliyim ki benim de merakım artmıştı.

Özellikle işin bir ucunda siyasi boyut olup olmayacağını da çok merakla bekliyorum.