Medyadan son derece şikayetçiyim. Neredeyse hiçbir olayın tam takibini yapmıyorlar. Daha sonra o olayda neler yaşandı, sonuç ne oldu, bunu bir türlü öğrenemiyoruz. Herkes de her olayı bir gün içinde tüketip unutmak istediğinden bence her olay sonucu bilinmeden kapanıp gidiyor.

Oysa 2023’ün Eylül ayında yaşadığım semtin burnunun dibinde bir tuhaf cinayet işlendiği haberi gelmişti. 28 Eylül 2023’te eski eşi Mustafa Çapar’ı boğazından bıçaklayarak öldürdüğü iddia edilen yazar Funda Demirci’nin haberiydi. Ben böyle bir yazar bilmiyordum ve bilen de çıkmadı zaten. Ama habere göre kadın evine gidip gece vakti kocasını bıçaklayarak öldürmüştü. Böyle bir şey neden oldu, kadın neden kocasını öldürmeye karar verdi, o günlerde hiçbir şey öğrenememiştik. Haber yine takip  edilmediğinden her şey sır gibi kalmıştı.

Ancak şimdi kadının yargılanmasına başlandı. İstanbul 38. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuklu sanık Funda Demirci ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ile vefat eden Mustafa Çapar’ın ailesi de ‘müşteki’ sıfatıyla katılmış.

Ben de tam nihayet bu cinayet neden oldu sorusuna cevap bulacağım derken birden davada herşey daha da gizemli hal alıverdi. 

Duruşmada savunma yapması istenen sanık Demirci mahkeme başkanının sorularına hemen cevap vermeyerek birkaç saniye sessizce bekledi. Demirci daha sonra “Ben yapmadım” şeklinde yanıt verdi. 

Cevabının ardından sanık Demirci sessiz kalmaya devam edince mahkeme başkanı önceki ifadesini okudu. Mahkeme başkanı sanığa “Önceki ifadende ‘bir insanın yaşama hakkını elimden aldığım için pişmanım’ demişsin, kabul ediyor musun” şeklinde sordu. 

Sanık Demirci ise “Ben öyle bir şey söylemedim” diye yanıt verdi. Mahkeme başkanı yeniden oluşan sessizliği bozarak sanıktan olaya ilişkin bilgisini ve hatırladıklarını sordu. Sanık ise “Hep şiddet vardı. Çok fena şiddet vardı. Her türlüsü. Ben değilim. Bıçak hatırlamıyorum” şeklinde ifadeler kullandı.

Bu sırada sanık avukatı söz isteyerek “Davanın en başında, savcılık aşamasından sonra müvekkille cezaevinde görüştük ve sürekli bu şekildeydi. Sanığın akıl sağlığına ilişkin Adli Tıp Kurumu’ndan rapor aldırılması gerekir. Sanık ifadesi alınacak durumda değildir” dedi.

Bu savunmanın bir stratejisi midir, yoksa kadın gerçekten hiçbir şeyi gerçekten de hatırlamıyor düzeyde mi bunu henüz bilemiyoruz. Ama gerçek yakında ortaya çıkacaktır. Eğer kadın yaşananları hatırlarsa neler olduğunu o zaman bileceğiz galiba.

Üstelik duruşmada müşteki olarak bulunan Hasan Çapar “Bir suikast timi gibi olayı gerçekleştiriyor şimdi de burada ‘ben yapmadım’ diyor. Böyle bir şey yok. En ağır cezayı almasını istiyorum” şeklinde konuştu. Ara kararını açıklayan mahkeme sanık Demirci’nin cezai ehliyetinin olup olmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu’ndan rapor istenmesine ve tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi.

Şimdi bunun sonucu beklenecek mecburen.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede maktul Mustafa Çapar’ın eski eşi Funda Demirci tarafından boğazından bıçaklanarak öldürüldüğü ihbarı üzerine soruşturma başlatıldığı anlatıldı. Maktul ile şüphelinin oğlu M.Ç.’nin ifadesine yer verilen iddianamede onun anne babalarının 2021’de boşandıklarını, annelerinin dönem dönem evlerine gelerek bazen kaldığını, olay günü de annesi evdeyken gece bir ses duyduğunu, salona girdiğinde babasını kanlar içinde yerde gördüğünü söylediği aktarıldı. 

Olayın yaşandığı sitede özel güvenlik görevlisi olarak çalışan Tayfur V.’nin ifadesine de yer verilen iddianamede olayın yaşandığı gece evin önüne gittiğinde şüpheli Funda Demirci’yi elinde büyük bir bıçakla binadan çıkarken gördüğünü, eve girdiğinde maktulü boğazı kesik kanlar içinde bulduğunu, maktulün ayak ucunda oğlunun ağlayarak oturduğunu gördüğünü ve ambulans geldiğinde olay yerini başka güvenlik görevlisi arkadaşına bıraktığı sırada şüpheliyi ‘Bana uçak bileti ayarlayın’ şeklinde bir telefon görüşmesi yaparken duyduğunu söylediği kaydedildi. 

Hazırlanan iddianamede şüpheli Demirci’nin cinayetten önce kardeşine eski eşinden nefret ettiğine ilişkin mailler ve ses kayıtları gönderdiğinin tespit edildiği, akıl sağlığının yerinde olup olmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu raporu alınmasının talep edildiği, ancak cezai sorumluluğunu etkileyecek seviyede akıl hastalığı olduğunu göstermediği belirtildi. 

İddianamede şüpheli Funda Demirci’nin ‘boşandığı eşe karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Açıkçası büyün bunlardan sonra bu cinayet ile ilgili merakım daha da arttı. Bakalım şimdi neler olacak, yaşayıp göreceğiz.