İrem Hanım merhaba,
42 yaşındayım ve 10 yıllık evliyim. Eşimin de benim de çok yoğun bir iş hayatımız var. Sorun şu ki akşamları o kadar yorgun oluyorum ki televizyon karşısında uyukluyorum ve yatağa zor gidiyorum. Cinsellik filan da kalmadı. Bu durum beni çok rahatsız ediyor. Sabahları o kadar acil çıkıyoruz ki, seksi bırakın kahvaltıya bile zamanımız olmuyor. Ne önerirsiniz?
Değerli okurum,
2007 yılında Amerikan Uyku Derneği tarafından yapılan bir araştırmaya göre, kadınların büyük bölümü yatağa gitmeye bir saat kala büyük bir koşuşturmaca içinde oluyor. Temizlik, bulaşık, yemek pişirmek, televizyon izlemek, internette dolaşmak, aile aktiviteleri ile meşgul olmak gibi birçok işi, uyku öncesindeki bir saate sığdırıyor. Dolayısıyla kadınların çoğu yatağa yattıklarında hemen uykuya dalmayı arzuluyor. Tabii ki, günlük koşuşturmaca ve yorgunluklarla baş etmeye çalışırken, uyku önemli bir enerji deposu haline geliyor. Ancak eğer amacın eşinle cinsel açıdan yakınlaşmaksa yatağa koltuktan yorgun ve bitkin gitmeye son ver. Akşam saatlerinde yatmadan önceki saati kendine ayır ve dinlen. Gerekirse, ılık bir duş al. Eşinle televizyonun önünden kalkın, telefonları kapatın, odanıza erken çekilip biraz sohbet edin ve ön sevişmeye vakit yaratın. Bu şekilde hem senin hem de onun cinsel isteğiniz artacak ve cinsel yakınlaşmalara hazır hale geleceksiniz. Bir de hafta sonları sabahları torbaya mı girdi, neden o günleri değerlendirmiyorsun? Yoksa yorgunluk adı altında eşinden uzaklaştığını mı gizliyorsun? Kendini kandırma, asıl sebebe inmezsen çözüm bulamazsın.
İrem Hanım merhaba,
34 yaşındayım ve evliyim. Benim orgazm problemim var. Evliliğimde bunu baştan beri hiç yaşayamadım. Üstelik şimdi hayatımda hiç olmadığım bir kiloya çıktım. Mutaassıp bir çevrede olduğumuzdan bunu kimseyle paylaşamıyorum. Bazen içimden eşime yakınlaşmak geliyor ama kendimi frenliyorum yanlış anlar diye. Acaba bu konuda bir öneriniz olur mu?
Değerli okurum,
Bir kere kendine ilgili bu olumsuz düşünceleri bırak. Özellikle kafanda “Çirkinleşiyorum”, “Kilo alıyorum” gibi düşünceler varken nasıl tatminkar bir beraberliğe ulaşabilirsin? Bu konuda sağlığın için önlem al tabii ancak yatak odana kendinle ilgili bu yargıları taşıma. Bir de kadınlarda daha büyürken kodlanan bazı düşünceler oluyor. Senin de söylediğin “Kendimi rahat bırakırsam benim ahlaksız olduğumu düşünecek” gibi. Cinsellik esnasında özellikle “kendini gözetleme” dediğimiz bir tablo oluşabiliyor. Burada kadın cinsellik sırasında sürekli kendini takip etme, cinselliği sanki dışardan biri gibi gözetleme eğiliminde oluyor. “Şu anda zevk almıyorum” “Galiba uyarılıyorum ama henüz orgazma yakın değilim” “Birazdan pozisyon değiştireceğiz” gibi. Cinsel olayı, kendini ve eşini izleyen kadınlar cinselliğe kendini tam olarak bırakamıyor. Konsantrasyon bozuluyor, cinsel uyarılma ve orgazm ihtimali azalıyor. Oysa kendini rahat bırakman gerekiyor. Rahatladıkça alacağın tatmin artar emin olabilirsin.
İrem hanım,
Ben 38 yaşındayım. Eşimden boşandım ve şu an bir ilişkim var. Cinsel ilişkimizde bir sıkıntı yok. Ancak ben kulak mememin ısırılmasından ve oynanmasından hoşlanıyorum ve ancak o şekilde gerçekten zevk alabiliyorum. Bu konuyu sevgilime asla açamıyorum. Söylersem benimle dalga geçer mi veya yargılar mı? Ne önerirsiniz?
Değerli okurum,
Cinsel açıdan seni neyin tahrik ettiğini ifade etmek bazen korkutucu olabilir çünkü seni savunmasız hissettirir. Ancak sevgiline güvendiğin sürece cinsel doğana gerçekten çekici gelen şeyleri paylaşmak her ikiniz için de seksi geliştirebilir. Açık ve dürüst olmak bir ilişkide bağlantı ve yakınlık yaratır, ikiniz için de daha zevkli bir deneyim haline getirebilir. Sevgilin seni memnun etmeyi öğrenebilir, senin için işe yarayan şeyi başarmaya çalışırken seks genel olarak daha iyi hale gelebilir. Memeleri karıştırmışsın ama olsun senin de kulaktan olsun:) Yani beklemene gerek yok, anlat gitsin.
Bana cinsellikle ve ilişkilerinizle ilgili her türlü sorunuzu iremhattatasor@gmail.com adresine yazabilirsiniz. Her hafta sorularınıza cevaplarımı burada okuyabilirsiniz.