Yüzünü gerdirip de beğenilen isimler Cenk Eren ile Selen Görgüzel oldu. Cenk 800 bin lira, Selen 650 bin lira ile en az 10 yaş gençleşti.
Seda Sayan gerdanına ve yüzüne sünnet derisi enjekte ettirdi. Bu işlemin de bir seansını 50 ila 75 bin lira arasında. Hadise’nin yüzündeki değişimin kaynağı ise dolgu. Yonca Evcimik kök hücre tedavisiyle gençleşirken, Tarkan estetiğini botoksla sınırlı tuttu. “Dolgu asla yaptırmam” diyormuş.
Çağla Şıkel’in yanak ve dudak bölgesindeki çarpıcı değişimi de sosyal medyanın dilinde… Bu arada çok ünlü bir estetik cerrahı, Ramazan’da tam beş ünlünün yüzündeki dolguları temizlemiş. Çünkü iki sahne yıldızının yüzünde alerji baş göstermiş, bir diğerinin yanak dolgusu düşmüş. Bu işlem acılı ve pahalıymış. Estetik işinde de en masumu yine Yıldız Tilbe kaldı. Bugüne kadar botoks bile yaptırmayan iğneden korkan Tilbe sadece kaşlarını kınayla boyayıp kalınlaştırdı.
Değişen Kerimcan’ın isyanı
Son günlerdeki en çarpıcı değişim ise Kerimcan Durmaz’dan geldi. Giyim ve saç stilini değiştiren, sakal-bıyık bırakan Durmaz o kadar çok yoruma maruz kaldı ki, sonunda 2 milyona yakın izleyicisi olan Youtube kanalından şöyle cevap verdi: “Hiçbir şey mental sağlığımdan daha önemli değil. Bu hayatta iyisiyle, kötüsüyle her şeyi deneyimlemek istiyorum. Benim bu anki imajımla, 3 yıl önce sahnedeki ‘drug-queen’ olmam hiçbir şeyi değiştirmez. Bir şeyleri tecrübeyle keşfetmek, ruhumun tekamülünü bu şekilde tamamlamak istiyorum. Hayattaki amacım; bu. Artık rahat bırakın beni ya, yeter.” Bu arada Kerimcan’ın 4 milyona yaklaşan Instagram hesabındaki yorumlar da değişimin beğenildiği yönünde…
Soran olursa krem çok iyi geldi
Madem estetikten başladık, bu konudaki iki söylentiyle bitirelim… Karın kaslarıyla övünen çook ünlü bir erkek popçumuz, baklavaları ter dökerek değil, Nişantaşı’ndaki bir klinikte yaptırmıştı. Ramazan nedeniyle sahneye 1 ay ara verince sözde kaslarını yeniletmiş. Sesinden çok fiziğiyle konuştuğumuz bir kadın şarkıcı da düzenli gittiği klinikte çene, burun ucu ve yanaklarına dolgu yaptırmış. Geçenlerde basın danışmanına şöyle söylüyormuş: “Yüzümü soran olursa, kullandığım kolajenli kremimin ismini verelim…” Çünkü bu güzel hanımefendi, o krem markasıyla hayli cazip bir anlaşmaya imza atmıştı.