Geçtiğimiz pazar anlattığımda belki de şaşıracağınız, dadacı kimliğimle hiç uyuşmayan bir şey yaptım. İsmet Berkan’ın insan beyni üzerine yazdığı yazıyı baştan sona dikkatle okudum.

bana ne illet bulaşmış olmalı da bunu yaptım henüz bilemiyorum.

Makalenin başlığı “Beynimizi hiç tanımadığımız ortaya çıktı. Beyin basit bir organ değil başlı başına bir organizma gibi.”

Son meçhul illet bana bulaşmadan önce bu başlığı okur okumaz tepkim şöyle olurdu; “beynimizi tanısak ne olacak ve onun basit bir organ olduğunu kim söyledi ki” derdim ve normal hayatıma tercihan  pornhub sitesini bilimsel olarak incelemeyle devam ederdim.

ama bu defa yazısını üstelik heyecanla ve hatta verdiği tüm bağlantıları  bile inceleyerek okudum. Dedim ya korkunç bir illet bulaşmış olmalı bana.

Okuduktan sonra kendim için çıkardığım sonuç şuydu: eğer bundan sonra bir İsmet Berkan bilimsel yazısı okuyacaksam bunu hızlı okuma kursunu bitirmeden yapmamalıydım ve hızlı okumayı bilsem de yazısında verdiği bilimsel makale eklerini okumaya hiç girişmemeliydim.

***** 

bu hızlı okuma kursuna Woody Allen da gitmişti. Sonra bu tekniği kullanarak Tolstoy’un Savaş ve Barış romanını okumuş ve romanın konusunu soranlara da aklında tek kalanı söylemiş ve sadece “Rusya’da geçtiğini” ifade etmişti.

eğer ben de kursu bitirirsem hızla okuyacağım bilim yazısından sonra eğer ismet beni test etmek için konusunu sorarsa sadece bilimseldi  diyerek  sorumluktan yırtmayı deneyeceğim.

***

şimdi konuyu değiştirmeye çalıştım sanılmasın ama ben penisimin kaybolmuş olduğunu yeni değil yıllar önce San Fransisco’ dayken fark etmiştim. o gün Ulusal Mastürbasyon günü kutlaması vardı ve ben de kutlamalara naçizane katılayım demiştim ama bunun artık imkansız olduğunu ilk o gün fark etmiştim (bu her yıl mayısın 7’sinde kutlanılıyor ve 1995 yılından beri bu kutlamalar var. bir kamusal hizmet olarak gelecek Mayıs 6’da yarın kutlamalara katılmayı unutmayın diye halka hatırlatma görevimi mutlaka yapacağımdan emin olun.)

*****

konu değiştirdiği sanmayın demiştim ya bunda ciddiyim çünkü madem  beyin hakkında bu kadar bilgili, İsmet’in bana penisim olmadığı halde beynimin hala daha seks yapabileceğini nasıl sanabildiğini ve dahası benim seks sandığım fetişlerin bazı insanlarda nasıl olabildiğini bilimsel olarak açıklamasını beklerdim. bir fetiş objesi gördüğümde beynimin o noktasında neler oluyor, daha hâlâ hangi sinirler devreye girebiliyor, haydi  buyur bakalım anlat da görelim 

****

İsmet’in yazısında bu konuda bir netlik yoktu ama retina hakkında söyledikleri bana çarpıcı geldi. ‘Retina tabakasında 60’dan fazla birbirinden farklı nöron tipi olduğunu öğrendiğimizde tıp dünyası çok şaşırmıştı’ diye yazmış ismet. bunda öyle şaşıracak bir şey var ise şaşırsınlar tabii ki ama bu benim için yeni  kötü bir haber olmalı.

çünkü sol gözümdeki retina da penisim gibi ortadan  kaybolmak üzere.  

*****

sol gözbebeğim aşırı şaşılıktan gözümün üst tarafına çıkmış ve bence yakında beynime kaçma niyetinde. rapor almak için gittiğim devlet hastanesindeki göz doktoru gözün halini  görür görmez senin bu gözün artık görmüyordur demişti. Sonra doktor mahcup olup üzülmesin diye sol göz muayene edilirken gösterdiği hiçbir harfi bilerek  doğru söylemedim. oysa hala daha görüyor bu haldeyken bile. ancak göz bebeğim yakın gelecekte  beynime kaçtığında orada var olduğu söylenen 60 nöron da birden ortadan kalkınca bende ne tür yeni  sakatlıkların olacağını İsmet bir anlatsa da  biz de anlasak diyorum.

****

sonuç itibariyle erkek beyni hakkında en güzel tespiti bana 1977 yılında bir zenci yapmıştı.

o gün New York Central Park’taki gölü seyrediyordum. aniden yanımda dev gibi bir zenci belirdi. bir elinde canlı bir yılan, diğerinde ise pet şişe  içinde ne olduğu meçhul bir sıvı vardı. o günlerde zenciler bugün olduğu gibi uysal değildi. kendilerine afrikalı Amerikalı filan değil direkt zenci diyorlardı ve en sevdikleri filmler mümkün olduğunca fazla beyaz öldürülen filmlerdi.

Dolayısıyla adam bana elindeki pet şişeyi ikram edince reddetmem mümkün olamadı ve ne olduğunu bilmediğim, esrar karıştırılmış olduğuna emin olduğum sıvıdan bir yudum aldım. 

Adam  bana durup dururken erkek beyni hakkında İsmet Berkan’dan bile daha bilgili olduğunu gösteren şu cümleyi söyledi:

‘You know men, some women are brain fuckers, don’t you ever forget that.’

bunu hayatım boyunca hiç unutmadım ve adamın haklılığı her defasında ortaya çıktı. Bu yüzden adamın lafının ilk bölümünü başlığa aldım, brain fuckers bölümünü de İsmet Berkan isterse çevirip siteye koysun.