Bu yazıyı sakın ha Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirmek için filan yazdığımı düşünmeyin.
Zaten bunu yapabilmek için siyasetle biraz ilgilenmem ve CHP gibi bir şeyi de takip ediyor olmam lazımdı.
Bunların ikisi de çok şükür olmadığından Türkiye için bir arayış içinde olduğunu ve bu arayışı yüzünden hayli bunalımda olduğunu tahmin ettiğim Kılıçdaroğlu’na sadece yardımcı olsun diye yazdım bu yazıyı.
***
Adamın had safhada bunalımda olduğu geçenlerde ‘güldür güldür’ şovundaki bir skeci beğenip hatta bu nedenle şovu canlı izlemeye de gideceğini söylemesinden anlayabilirsiniz.
‘Güldür güldür’ programı kendisine mizahçı diyen herkesin bir meslek hakareti olarak kabul etmesi ve o programı salonda canlı seyredenler arasından espri diye ortaya konanlara çılgınca gülüp alkışlayanların da ruh sağlığından şüphe edilmesi gereken bir utanç vesilesidir.
***
CHP lideri bu programda kendisi hakkında yapılan skece çok gülmüş ve takdirlerini yollamış oyunculara. Aslında sadece bu bile eğer CHP bir gün gerçekten düzgün bir parti olabilecekse onun bir an önce partiden uzaklaştırılması için yeterli bir neden sayılmalıdır.
***
ama benim burada sorunum artık yeteneksizliğin, vasatlığın başarının garantisi olabildiği bir ülkede güldür güldür programının beğeni kazanabilmesine şaşırmak değil, aksine bu olmasaydı buna şaşırmak olmalıydı.
benim burada asıl sorunum dediğim gibi sadece Kemal beye arayışında yardımcı olmaya çalışmaktan ibaret.
***
Adamın ne aramakta olduğunu da tam bilmiyorum.
Ama bazı kuşkularım da var.
Tabii siz bana bakmayın, ben aynı zamanda Kemal Kılıçdaroğlu’nun tekrar canlanan Tapınak Şövalyeleri dünya devleti tarafından CHP’nin başına, başkan Erdoğan’a her durumda yardımcı olması için konmuş oluğunu da düşünüyorum.
Yani bu yüzden kuşkularım bende kalsın hiç söylemesem daha iyi olur. Zaten karmakarışık olduğuna emin olduğum kafanızı daha da karıştırmış olmayayım.
***
Bütün bu yazının çıkış noktası CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan yardımcısı olarak atadığı Ahmet Nazif Yücel’in Türkiye’ye tehditler savurmuş bir Şii lideri olan Ebu Mehdi El-mühendisi ile çekilmiş fotoğrafının ortaya çıkması üzerinedir.
***
Bu aşamada iki zorunlu küçük dipnot da eklemeliyim. Adamın adı gerçekten böyle, yani benim uydurduğum, ada eklediğim hiçbir kelime yok. Diğer nottaki amacım da adamın adının onun yaşadığı hayatla hiçbir alakası olmadığına emin olduğum bir şiirselliğe sahip olmasına da dikkat çekmekti.
***
madem işler böyle, madem şu anda CHP’de popüler olabilen bazı insanlar eğer Atatürk’ün döneminde partiye üye olmak istelerdi, Atatürk’ün kendisi bizzat boğamayacaksa o kişileri, kurmuş olduğu partiyi kestirmeden anında kapatacağını da tahmin ediyorsa, o zaman bana da iyi bir yurtsever olarak partiyi kapatmak amacında olması gereken Kılıçdaroğlu’na bundan sonraki genel başkan danışmanlarını seçmesine yardımcı olmak için bir kısa liste hazırlamak düşer.
***
unutmayın bu listeyi CHP başkanının bugüne kadar sergilediği eğilimlere uygun olsun, onu da memnun etsin diye hazırladım. Umarım bu mütevazi yardım duyguları ile dolu kalbimin değerini de bilir CHP başkanı.
***
işte bundan sonra CHP başkan danışmanı olması gereken isimlerle ilgili kısa öneri istem:
1- Molla Abdul Hakim. Talibanın müzakere heyetinin başkanı. bu adam özelikle gerekiyor CHP’ye diye düşünüyorum, çünkü Davutoğlu’yla bundan sonra konuşmalar sürdürülecekse Molla Abdul Hakim özellikle yararlı olacak, onu en iyi anlayacak değerli bir isimdir.
2- Seracedin Hakkani. bu adamcağız Afganistan-Pakistan sınırı boyunca Taliban’ın askeri varlığını yöneten dünya sevimlisi kişi olarak biliniyor.
Ama bu tabii ki bir sorun da olabilir. Eğer Kılıçdaroğlu bunu danışmanı olarak atarken ona Türkiye-Suriye sınırını yönetmek görevini de vermek isterse adam ben böyle zor işe girecek kadar tecrübe sahibi değilim diye görevi reddedebilir de .
3- bu tutulan yeni yönünde parti yönetiminde illa da bir hamas yöneticisi de tabii ki bulunmak zorunda. Bu da o zaman İsmail Haniye olsun çünkü bu adamın daha önce nedense İstanbul’da hayli bulunduğu, yani CHP başkan danışmanı olduğunda yabancılık çekmesinin mümkün olmadığı da belirtiliyor.