Yıllar önce İzmirli sanayici ve işadamlarının daveti üzerine bir konferans vermek için şehre gittim. Konferans ve sonrasındaki sohbetlerimizde şehrin önemli isimlerinin yapılan onca işe, onca başarıya rağmen daima İstanbul’un gölgesine kalmaktan oldukça rahatsız olduğunu görmüştüm. 

Haklılardı da..

***

O günden bu yana geçen onca zamandan sonra maalesef bu durumun fazla değişmiş olduğunu söylemek mümkün değil.

belki de karşılaştırma yapılan şehir İstanbul olduğundan bu sonuç normal de olabilir. İstanbul sadece tarihinden gelen önemi nedeniyle her türlü karşılaştırmanın dışında yer alabilir, bu da doğal.

Ama ben özellikle siyasette gelecek için varsa yoksa illa da İstanbul ve Ankara’nın belediye başkanlarının konuşulup da İzmir belediye başkanı Tunç Soyer’in isminin hiç anılmamasını doğrusu yadırgıyorum.

Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş çok kıymetli isimler ama, benim için Tunç Soyer Türkiye’nin en kaliteli siyasetçisi.’

Doğrusu bugüne kadar onun çoktan hak ettiği takdiri almıyor oluşu ve yaklaşan yerel seçimde İzmir’in bile başkan değiştirebileceğinin  tartışılabilmesi beni hem şaşırtıyor hem de üzüyor. Son olarak belediye başkanlığı için Kılıçdaroğlu’nun klonu Özgür Özel’in karar vereceği ve onun da Tunç Soyer’i istemediği konuşulabiliyor.

***

Bu köşede deklare etmiş olduğum amacım olan dadacı, araştırmacı mizah yazarı olmak dışına çıkan bir siyaset yazısı, üstelik siyasetçi ismi bile vererek yazacağımı hiç düşünmüyordum. ama biraz sonra açıklamayı umduğum nedenlerden dolayı buna bugün mecbur kaldım.

***

Şimdi vereceğim yayınlanmış haberi lütfen okuyun ve bunun ulusal medyada ve televizyonlarda neden hak ettiği gibi duyurulup tartışılmadığını da bir düşünün: 

‘Uluslararası seyahat yayıncılığının öncüleri arasında yer alan ve yayın hayatında 50 yılı doldurmayı kutlayan Lonely Planet beş kategoride seyahat edilebilecek en iyi 50 destinasyonu duyururken İzmir’e özel bir yer ayırdı. “50 Yıllık Seyahat İçin 50 Destinasyon” sloganıyla açıklanan “2024 Yılının En İyi Destinasyonları” listesinde İzmir “2024’te Seyahat Edilmesi Gereken 10 Şehir” listesine girdi.

***

bu haberi okuduğumda doğrusunu isterseniz içim mutluluk ve gurur ile doldu. maalesef İstanbul’da yaşamama rağmen ben böyle hissediyorsam  kim bilir Yılmaz Özdil kardeşim haberi okuduğunda neler hissetmiştir.

***

Peki bu başarıya imza atmış olan Tunç Soyer’in İzmir belediye başkanlığından önceki görevi neydi?

Türkiye’nin ilk cittaslow’u (yavaş kenti) olarak ilan edilen Seferihisar’ın belediye başkanıydı.

İtalya’nın Chianti bölgesindeki Greve kentinde oluşturulmuş olan yavaş şehir hareketinin verdiği prestijli ünvan olan Yavaş Şehir olabilmek için çevre politikaları, altyapı, kent dokusunun kalitesi, yerel üretim ve ürünlerin desteklenmesi, konukseverlik gibi kriterler gerekiyor. Bu şehirlerin logosu olan salyangozu kullanabilmeye hak kazanan merkezler düzenli olarak denetimden geçiriliyor.

***

Izmir’in geçmişten gelen ve çözüm bekleyen gayet tabii ki birçok sorunu var, ama Tunç Soyer çağımızın modernitesinin göstergesi olan hayat kalitesini arttırmayı öne alan çalışmalarıyla Seferihisar’a sağladığı yavaş kent kalitesini İzmir’e de vermek için çalışıyor.

***

Belediye’deki görevine her gün bisikletiyle geldiğini duyduğum Tunç Soyer dünyada hayat kalitesiyle öne çıkan şehirlerde olduğu gibi bisikletli yaşam tarzını bu şehirde de oturtmaya çalıyor. denizi yüzülebilir hale getirmesi ve altyapı çalışmaları da hepimizin gururu olması gereken İzmir’in bence yakında Seferihisar gibi bir Cittaslow olacağının işareti.

***

bugüne kadar ister yerel olsun ister genel her seçimden önce siyasetten neler beklediğimi anlatan yazılar yazdım.

Benim için yaşını almış insanların istedikleri takdirde yaşamlarını makul paralar karşılığında bağımsız sürdürebileceği yaşlı evlerinin yaygınlaştırılması, yaşını almışlara arzu ettikleri takdirde korkusuz ve acısız ölebilme hakkı (yetişkin olmayanların mutlak korunması şartıyla), herkesin kendi cinselliğini özgürce yaşama hakkı. 

buna bağlı olarak eşcinsellere evlenme hakkı verilmesi, devletin pornografi yasaklama görevinin kaldırılması ve benzer çağdaş konuların yaygın tartışılması bir ülkenin çağı yakalayabilmesi ve modern olabilmesi için mutlaka siyasette öncelikle tartışılması gereken konulardır.

***

bu ülkede bu tür konuları cesur tartışabilecek ve bunlarla ilgili anlamlı görüşü olabilen bir siyasetçiyi bugüne kadar maalesef göremedik.

Ama onun bu konulara önem verip vermediğini bilmesem ve onu şahsen hiç tanımasam da bugüne kadar Seferihisar ve İzmir’de yaptıklarına bakınca, hayat kalitesini düzeltme konusuna bu kadar önem veren Tunç Soyer’in bir gün bu ülkede bu tür önemli konuları tartışmaya açabilecek  kapasitede olduğunu düşünüyorum.

Bu yüzden yazıyı başta dediğimi tekrarlayarak bitireceğim. Tunç Soyer bizim aslında acil ihtiyacımız olan türde kaliteli bir siyasetçidir. ancak Türkiye’de hiçbir başarı cezasız kalmadığından CHP’nin başkan adayı değişimine giderek İzmir’i de cezalandırması beni şaşırtmaz.