Amerika’ya ne zaman çalışmak yani uzun kalmak için gitsem bana mutlaka bir çizgi film karakteri eşlik ediyor.

uzun yıllar önce Hürriyet’in Washington temsilcisi olduğumda bana arkadaşlığı Beavis and Butthead karakterleri yapıyordu.

gençlerimiz bu karakterlerden bugün haberdar mı bilemiyorum ama bence zirveye çıktıkları 1990’lara değil davranışlarıyla, konuşmalarıyla bugünlere ait karakterlerdi. Yeniden izlenebilseler eminim ki özelikle gençler arasında hızla yeniden popüler olurlardı.

***

dönemin Hürriyet gazetesinde Washington’a atanmış gazetecinin bir konu seçip dizi yazması bekleniyordu. 

benden önceki temsilci olan Sedat Ergin bizi şaşırtmamış ve sadece büyükelçilerin, devlet üst yöneticilerinin ve aslında hemen emekli edilmesi gereken ciddi gazetecilerin zevkle okuduğu konularda yazılar yazmıştı.

o dönemde yayın yönetmenim olan Ertuğrul Özkök, Sedat Ergin’in entelektüel mirasına yakışan bir konu seçip dizi yapmamı isteyip duruyordu.

***

sonunda kendime uyan konu olarak  Beavis and Butthead’i seçtim ve ikili hakkında bir yazı dizisi yazdım.

bu yazı dizi konusu hakkında ne düşündüğünü Sedat Ergin’e hiç sormadım, ama o dizimin Sedat’ın dizisini okuyan çevrelerce pek okunmadığını hatta bunu kınadıklarına da eminim.

***

Yıllar sonra bu defa 2015’te Habertürk için Washington’a gittiğimde bana eşlik etmeye Homer Simpson başlamıştı.

bir gün evde haberleri seyrederken o günlerde henüz orta ikiye gitmekte olan oğlumun içerde gülmekte olduğunu duydum. neye gülüyor diye bakmaya gittiğimde Simpsons seyretmekte olduğunu gördüm. ben de katıldım ve esprilerin gerçekten çok komik ve kaliteli olduğunu görünce bir Simpsons hayranı oluverdim.

***

Hayranı oldum ama özelikle Homer Simpson benim başımı Amerika’da hayli belaya da soktu.

o günlerde oğlum Amerika’ya yeni gelmiş ve ingilizcesi henüz tam oturmamıştı. okulda bir gün sınıfa misafir bir öğretmen gelmiş ve o hayatın anlamı, arkadaşlığın, emeğe saygının ve dayanışmanın önemini vurgulayan bir konuşma yaparken bizimki Homer gibi ellerini kafasının arkasında kilitlemiş ve biraz arkaya yaslanarak birden Booring (Sıkıcı) diye bağırıvermiş.

bu olanları bize oğlan anlatmadı, bunları acilen çağıldığımız okul müdüründen duydum. neyse o badireyi bir şekilde atlattık ama ne oğlum ne de ben Simpsons dizisini seyretmeyi bugüne kadar ihmal ettik.

***

Simpsons dizisinde gelecekte olacak bazı gelişmelerin tahmin edilip gösterildiği yolunda bir şehir efsanesi vardır.

Trump’a son suikast girişiminden sonra bunun da Simpson’s dizisinin bir bölümünde önceden tahmin edildiği konuşulmaya başlandı. 

Örneğin geçen hafta sonu Channel 4 eski başkan Donald Trump’ın Pensilvanya’da mitingde uğradığı suikast girişimine benzerlik taşıdığı gerekçesiyle ‘Lisa the Iconoclast’ adlı bölümü yayından kaldırdı.

***

İlk olarak 90’larda yayınlanan bu bölümde mitinge benzer bir halk toplantısını Trump gerçekleştirirken bir binanın çatısında bir tetikçi tasvir ediliyordu.

***

Homer Simpson müneccim mi yoksa şu anda bilemediğimiz karanlık bir komplo mu var, onu bilemem ama Simpsons dizisinde zaman zaman bazı  kehanetlerin görülebildiğini de kimse reddedemez.

***

bu arada 1987 yılında Tracey Ullman Show’da yayınlanan Simpsonlar’ın ilk özel bölümünde Homer ailesine 3. Dünya Savaşı çıkacağı  şakasını yapmıştı. ve şimdi biliyorsunuz birçok çevrede bir büyük savaş tehlikesi ciddi biçimde konuşulmaya başlandı.

Trump’a suikastı daha önce bilmiş de olsa Homer umarım bu defa yanılıyordur.