Yakında hapse girebilir, eşi beş yıl hapis yattı. Çocuklarının diplomaları iptal edildi. Güney Kore'nin eski Adalet Bakanı Cho başına bunları getiren dönemin başsavcısı ve mevcut Cumhurbaşkanı Yoon'u devirmek için parti kurdu, başarılı da oldu.

Amerikan dizisi “House of Cards”ın Güney Kore versiyonunu Kore’yi Yeniden İnşa Etme Partisi’nin Genel Başkanı Cho Kuk bizzat, canlı canlı yaşadı. Birkaç yıl içinde zirveyi gördüğü gibi dibi de gördü. Önce cumhurbaşkanının yardımcılığını yaptı, sonra adalet bakanı oldu. Bu yükseliş dönemini eşinin hapse girdiği, kızının doktorluk kariyerinin sona erdiği ve kendisinin suçlu ilan edildiği bir skandal takip etti. Şimdiyse kendisine yeni bir rol çizdi: İntikam planları yapan bir siyasetçi.

Cho Kuk’un düşüşünü tetikleyen kişi şu an Güney Kore cumhurbaşkanı olan Yoon Suk Yeol’du. Cho’nun Kore’yi Yeniden İnşa Etme partisi çok yeni kuruldu. Ancak parti çok da zorlanmadığı bir seçim kampanyası sürecinden sonra nisan ayındaki meclis seçimlerinde 12 sandalye kazanarak dördüncü parti oldu. Partinin seçim sloganı “Üç yıl çok uzun”du. Bu slogan Yoon’un görevde kalma süresine bir göndermeydi. Cho’nun meclisteki dört yıllık milletvekilliği perşembe günü başladı.

Güney Kore teknolojik anlamda çok ilerlemiş bir ülke olsa da siyaset sahnesinde yüzü tam olarak gülemeyen ülkelerden. Neredeyse tüm eski cumhurbaşkanları görevden ayrıldıktan sonra soruşturmaya tabi tutuldu ya da hapse atıldı. Hatta 2013-2017 yılları arasında ülkeyi yöneten ilk kadın cumhurbaşkanı Park Geun Hye’nin bir tarikatın lideriyle bağlantıları çıktı. Park görevden alınsın diye halk haftalarca protestolar düzenledi. Siyasetçiler cumhurbaşkanına yöneltilen eleştirileri fırsat bilerek seçimi kazanmak için halkı daha da galeyana getirdiği için seçmenler arasında da bölünme var.

Pew Araştırma Merkezi’nin 2022’de yaptığı bir ankete göre 19 ülkede yetişkinlerin ortalama yüzde 65’i kendilerini şiddetli partizan çatışmaların içinde hissediyor. Güney Kore’de bu oran yüzde 90. Araştırma merkezinde uluslararası anket araştırmaları konusunda uzman olan Janell Fetterolf, Amerikan The Wall Street Journal gazetesine verdiği demeçte Güney Kore’de gördükleri örüntüyü “Demokrasiden daha az memnuniyet duyuyorlar, insanlar sistemde değişiklik istiyor ve bunun farklı siyasetçilere sahip olmakla ilgili olduğunu düşünüyorlar” diye değerlendiriyor.

Cho’nun hızlı yükselip sert çakılışı, sonra da yeni bir partiyle kendini göstermesi halkı epey şaşırtan bir durum oldu. Gelin bu hayat hikayesine bir göz atalım:

Adalet bakanlığına yükselen hayatı bizzat atadığı savcı yok etti

Cho 1980’lerde hukuk öğrencisiydi. Yeni yetme bir sosyalist olan Cho dönemin askeri cuntasına karşı demokrasi hareketlerine katıldı, basın özgürlüğünü ve protesto hakkını baskı altına alan yasaların kaldırılması için mücadele etti. Muhafazakâr siyasi elitlerin sahip olduğu ayrıcalıklara karşı da sesini yükseltiyordu.

Yıllarca hukuk alanında akademisyenlik yapan Cho önceki sol eğilimli Cumhurbaşkanı Moon Jae In dönemine danışman olarak katıldı. Biraz önce hatırlattığımız Park Geun Hye’nin halefiydi Moon. 2017’de düzenlenen erken seçimi kazanarak Güney Kore’yi yenileme, daha adil ve eşit bir toplum yaratma sözü verdi.

Moon’un reformlarının yüzü Cho oldu, yakışıklılığıyla da medyanın ilgisini çekti. Ayrıca adı “Cho Kuk” Korecede “anavatan” anlamına geliyordu. Bu da Moon’un vaatlerini pekiştirir nitelikteydi. Kuzey Kore Devlet Başkanı Kim Jong Un ile görüşerek ilk kez iki ülkeyi yeniden tek yürek yapmaya yaklaşan Moon’un başlarda halk tarafından gördüğü destek yüzde 80’i aştı.

Cho adalet bakanıyken 2019’da şu anki Cumhurbaşkanı Yoon’un başsavcı olarak atanmasına yardım etti. Ancak Yoon bu yardıma Cho ve cumhurbaşkanının yakın çevresindeki diğer siyasetçileri soruşturmaya başlayarak teşekkür etti. Yoon’un Cho ve eşi hakkında açtığı soruşturmanın gerekçesi çocuklarının üniversiteye kabulünü sağlamak için akademik belgeler uydurduğu iddiasıydı. Görevdeki bir bakan hakkında soruşturma açılması Moon yönetiminin güvenilirliğine gölge düşürürken Yoon da muhafazakâr ülkenin yıldızı haline geldi. 2022 seçimlerinde Yoon yüzde birden bile az bir oy farkıyla seçimi kazandı.

Cho verdiği son mülakatta Eylül 2019’da evine yapılan şafak baskınını anlattı. Eşi Chung Kyung Şim onu aramış, o da hemen eve dönmüştü. Eve geldiğinde her yerin her yerde olduğunu görmüştü. Polislerin bakmadığı yer kalmamış, bilgisayarlara ve not defterlerine el koymuştu. “Kendimi donuna kadar soyulmuş biri gibi hissettim” diye anlatan Cho ancak 35 gün adalet bakanı olarak kalabildi. Görevinden istifa etmek zorunda kaldığı gibi eşi de tutuklanıp üç yıl hapse atıldı.

Felaketi gördüler

Skandal Cho ve ailesini yalnızlaştırdı. Arkadaşları onlarla görüşmeyi reddediyor, gazeteciler yakalarından düşmüyordu. Kızlarının tıp diploması iptal edildi, oğulları yüksek lisans derecesinden feragat etmek zorunda kaldı. Cho’nun profesörlüğü elinden alındı, rüşvetten evrakta sahteciliğe kadar birçok suçlamayla itham edildi. Yüz binlerce protestocu Cho’nun tutuklanması için yollara dökülmüştü. Belgelerde tahrifat yapmaktan hüküm giyen Cho kararı temyize götürdü. Şimdilerde Kore Yüksek Mahkemesi’nin davayla ilgili nihai kararını bekliyor. Tüm bu tartışmalar Moon’un oy oranını yüzde 40’ın altına düşürdü.

Bu arada yanlış anlaşılmasın; aile suçlamaların tamamını olmasa da bir kısmını kabul etti. Cho “Sözlerimle eylemlerim uyuşmadı. İnsanların benden yüksek beklentileri olduğu için bu eleştirilerini anlayabiliyorum. Ancak savcılığın beni ve ailemi soruşturma şeklinin, yöntemlerinin doğru olduğunu düşünmüyorum” dedi.

Yoon başsavcı olduğu 2019 yılında meclisteki oturum sırasında Cho’nun ailesinin soruşturulmasıyla ilgilendiğini söyledi. Bir yıl sonraki başka bir oturumda Cho’nun soruşturulmasından şahsi olarak rahatsızlık duyduğunu söyledi ama soruşturmaların kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Etme bulma dünyası

Eşi hapiste, çocukları da soruşturma altındayken Cho kendisini spora ve yazmaya verdi. Ailesinin yaşadıkları sıkıntıları 2021’de çok satanlar arasına giren “Cho Kuk’s Time” adındaki kitapta anlattı. Eşi geçen yıl eylül ayında hapisten çıktı. Nisan ayındaki parlamento seçimlerinden sadece birkaç hafta önce Cho Kore’yi Yeniden İnşa Etme Partisi’ni kurdu. Yoon yönetimine erken seçimle son verilmesini savundu.

First Lady Kim Keon Hee’nin borsada manipülasyon yaptığı iddiasının soruşturulmasını istedi. First lady’nin 2200 dolarlık Dior marka çantasını göstererek savcılardan yolsuzlukla mücadele yasasını ihlal etmemelerini, Kim’i soruşturma altına almalarını istedi.

Kim yöneltilen eleştiriler konusunda kamuoyu önünde hiç açıklama yapmadı. Ama geçen ay bir basın toplantısı sırasında Yoon eşinin “akılsızca davranışları” nedeniyle Güney Kore halkından özür diledi. Kim’in borsa manipülasyonundan soruşturulmasını öngören yasa tasarısını veto eden Yoon muhalefetin soruşturma talebini “siyasi saldırı” olarak niteleyerek reddetti.

Muhalefet tek yürek oldu, Yoon’u alaşağı etti

Seçim kampanyası döneminde Cho seçmenlerden sadece kendisi için değil muhalefet partileri için de oy istedi. Amacı Yoon’un 300 sandalyeli meclisten 200 sandalye çıkarmasını engellemekti. Böylelikle başkan ve ailesinin soruşturulması için meclisten geçen tasarıyı cumhurbaşkanı veto etse dahi çoğunluk muhalefette olduğu için cumhurbaşkanının vetosu yok sayılabilir. Böyle bir koalisyon cumhurbaşkanının azlini de isteyebilir.

Cho’nun partisi seçimden 12 sandalyeyle ayrıldı. Moon’un partisi Demokrat Parti 175 sandalye kazandı. Yoon’un partisi Halkın Gücü ise 90 sandalye çıkardı. Önümüzdeki yasama dönemi Yoon için zorlu geçecek, çünkü şu anda çoğunluk muhalefette. Cho şöyle diyor:

“Benim de bir sınırım, yaralarım ve kusurlarım var. Ama Yoon ve yönetimine karşı mücadele etmeye herkesten daha kararlıyım.”

Yeni meclis döneminde Cho Demokrat Parti ile birlik olarak Yoon’un soruşturulması için mücadele etmeye söz verdi. Cho en azından şimdilik cumhurbaşkanı olmak gibi bir niyeti olmadığını söylüyor. Zaten Yüksek Mahkeme hakkındaki kararı bozmazsa Cho hapse girecek. Anayasaya göre bir suçtan hapis yatan kişilerin en az beş yıl aday olması yasak. Yani başkanlığa adaylığını koysa bile en erken 2032’de aday olabilir. Ama şu anki hedefi Yoon yönetimini devirmek.

“Hapse girersem parti benim yerime de savaşacak. Hapiste ne kadar kalırım bilmiyorum ama bu süreçte squad yapacak ve şınav çekiyor olacağım” diyor Cho. Hapisten çıktıktan sonra öfkesi hâlâ dinmezse, Cho ve Yoon arasında kafes dövüşü de görürüz belki. Kim bilir?

Güney Kore hükümeti grevci doktorları tehdit etti: İşten atarım