Kamikaze pilotlar dediğimizde gözünüzün önüne 2. Dünya Savaşı’nda gözünü karartarak ölüme giden Japon askerleri gelebilir. Aklınıza gelen yalnızca savaş gemilerine intihar dalışı yapan savaş uçakları da olabilir. Nemli, yeraltı sığınağında çarşafı başına çekmiş ağlayan genç olmayabilir aklınıza gelen. ABD uçak gemilerini batırmadan yalnızca saatler önce köpek yavrusu seven liseliler de. Ama birilerinin oğlu, eşi ya da babasıydı bu gözü kara işi yapanlar.
Japonya’nın Kyushu Adası’nda bulunan Kanoya Hava Üssü Müzesi ve Chiran Barış Müzesi duvarları kamikazelerin gerçek yüzlerini sunuyor bize. O müzelerin duvarlarını süsleyen fotoğraflarda annelerine yazdıkları mektuplar, hayatlarının önceki zamanlarında yaptıkları hatalar için dilenmiş özürler, ailelerini gururlandıracak son sözler var.
Son gecelerini buna benzer yataklarda geçiriyorlardı.
En genç kamikaze pilotu henüz 16 yaşındaki Yasuo Tanaka’ydı. Kanatları olsa da tekerlekleri olmayan Okha’yı uçurmuştu gencecik yaşında. 11 Mayıs 1945’te öldü. Tanaka’nın birçok mektubu müze yetkililerinin elinde değil. Ancak diğer genç kamikazelerin mektupları gençliğin gözüpekliğini açık şekilde gösteriyor. 18 yaşındaki Asteğmen Torao Kato mesela; “Sevgili anneciğim, lütfen sağlıkla dolu uzun bir hayat yaşa. Ben büyük bir savaş gemisini yok etmeye çalışacağım” diye yazmış.
En yaşlı kamikaze ise 32 yaşındaki Yarbay Yoşio İtsui. 1 Nisan 1945’te Chiran Hava Üssü’nde ilk uçuşları yöneten birliğin komutanıydı. Geride bir eş ve biri bebek üç evlat bıraktı İtsui. Chiran Müzesi’ndeki “Kamikaze’nin Zihni” adlı kitapta ve müzede de sergilenen son mektubunda “Çok çalış ve lütfen mükemmel bir Japon vatandaşı ve imparatorun evladı ol” diye yazmış İtsui bebeğine. Kitapta anlatılana göre oğlu bu mektubu hiç okuyamadı. Çünkü eşi İtsui’nin ölüm haberini aldıktan sonra sütten kesildi ve beslenemeyen bebek dört ay sonra öldü.
İtsui’ninki gibi hikayeler anlatılıyor müzeyi ziyaret edenlere, hayatını imparator için veren gençlerin fotoğrafları gösteriliyor. CNN International’ın haberine göre sunumda gösterilen görseller arasında genç bir kamikazenin yavru köpek severken çekilmiş fotoğrafı da var. İntihar birliğinin şimdiye kadar çekilmiş en çarpıcı fotoğrafı kabul ediliyor bu.
Chiran Müzesi’nin duvarlarında Amerikalı Yüzbaşı Masaji Takano’nun portresi de asılı. Müze kitabına göre Takano Hawaii’de doğmuş, bir Japon kadınla evlenmiş, üniversite için Japonya’ya gitmiş ve kamikaze saflarına katılmış. Dalış uçağı çizimine yer verdiği son mektubunda “Düşman savaş gemilerinden birini mutlaka suyun dibine göndereceğim” diye yazmış. Takano’nun biri Japonya, ikisi de Avrupa’da ABD ordusu için savaşan üç erkek kardeşi varmış.
Peki nedir bu kamikaze?
Peki nedir kamikaze? “Kami” Japoncada “Tanrı, ilahi” anlamına gelir, “kaze” ise rüzgar. Sözcük sözlüğe 1281 yılında girmiş. Asya’da terör estiren Moğollar istila filoları Japonya’ya yelken kırdığında şiddetli tayfun sebebiyle amaçlarına ulaşamamış ve Japonlar yıkıcı bir savaştan böyle kurtulmuş. İkinci Dünya Savaşı’nda bu çocuklara kamikaze denmesinin sebebi bu: ABD’yi durduracak şiddetli tayfun olmaları isteniyordu onlardan.
Pilotların yaşı 17 ila 19 arasında değişiyordu. “Çocuk Pilotlar” denen ve hava kuvvetlerinin eğitim birliklerine henüz 14 yaşında katılan gençler. Sonra kamikaze birliğinin üyesi olarak bulurlar kendilerini. “Kamikaze’nin Zihni” kitabına göre büyük olasılıkla intihar pilotu olacaklarını bilmiyordu bu gençler. “Ancak kendilerini bekleyen kaderlerini öğrendiklerinde görevi kabul etmekte tereddüt etmediler.” Çünkü “Ülkeleri ve aileleri için ölmeye değeceğine inanmışlardı.”
Müze verilerine göre ordunun bir parçası olan toplam 1036 çocuk ve genç yetişkin erkek kamikaze görevinde öldü. Donanmaların üstünde uçan 1584 kişi de çatışmalar sırasında hayatını kaybetti.
Kamikazeler ABD’ye ne kadar zarar verdi?
ABD donanmasına ne kadar zarar verebildiler derseniz, ABD Deniz Tarihi ve Mirası Komutanlığı 1 Nisan-22 Haziran 1945 arasındaki Okinava Savaşı’nın ABD donanması için en kanlı savaş olduğunu yazıyor.
Pentagon’a göre savaşta ölen 12 bin ABD askerinin yaklaşık yüzde 40’ı Okinava açıklarındaki kamikaze saldırılarında batan 26, hasar gören 168 ABD gemisindeydi.
ABD’nin savaş güçleri imparatorlarına koşulsuz sadakatle bağlı, Doğu ve Güneydoğu Asya’da fethettiği yerlerde acımasız işler yapan askeri kuvvetlerin intihar görevleriyle kendilerini de hedef aldığının pek tabii farkındaydı. En bilinen toplu intihar saldırısı 1944’te Pasifik’teki Saipan Adası’ndakiydi. Muharebe alanında göğüs göğüse çarpışarak zafer kazanmanın imkansızlığının bilincindeki yaklaşık dört bin Japon askeri Amerikan kuvvetlerine karşı ağır bir intihar saldırısı düzenlemişti.
Atomik Miras Vakfı’nın 2016’da aktardığı bilgiye göre, Saipan’daki askerler komutanları Korgeneral Yoşisugu Saito’nun son emrini yerine getiriyordu. İntihar etmeden önce bu topyekûn sürpriz saldırıyı planlamıştı Saito.
Okinava’daki kara savaşında daha küçük ölçekli intihar saldırıları oldu ama o saldırılardan sağ çıkan Kinjo Şigeaki Japonların o zaman nasıl bir düşünceye sahip olduğunu şöyle anlatıyor:
“100 milyon Japon vatandaşı hayatta kalacak son kişiye kadar savaşmaya hazırdı, herkes kendini ölüme hazırlamıştı. İmparatora mutlak itaat ilkesinde ölüm vurgusu vardı, yaşam hafife alınıyordu. Uzak adada imparator için ölme isteği yepyeni bir kimlik yaratmıştı.”
