Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarındaki gelişmelerle ilgili görüşmelerde bulunmak üzere Mısır’ın başkenti Kahire’ye gitti. Hamas’tan konuyla ilgili açıklamada “Haniye Mısırlı yetkililerle Gazze Şeridi’ne yönelik Siyonist saldırıdaki gelişmeler ve diğer birçok dosya hakkında görüşmek üzere Kahire’ye geldi” dendi. Konu hakkında adını vermek istemeyen Filistinli bir yetkili de AA muhabirine Haniye’nin başta Mısır İstihbarat Başkanı Abbas Kamil olmak üzere Mısırlı yetkililerle bir araya geleceğini söyledi. Görüşmelerde “İsrail saldırılarının durdurulması ve Gazze Şeridi’ndeki ablukanın sona erdirilmesi” konularının ele alınacağını belirten Filistinli kaynak, görüşmelerin Mısır ve Katar’ın aracılık ettiği Hamas ve İsrail arasındaki esir değişim uzlaşısı için başlangıç olabileceğine dikkati çekti.
Haniye bu ziyarette yalnız değil, İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en-Nehale’nin de Kahire’de olduğu biliniyor.
Mısır makamlarından ise konuyla ilgili açıklama yapılmadı.
Gözlerin yeni bir esir takası ve ateşkes ihtimaline çevrilmesine neden olan bu ziyarete ilişkin gelişmeler takip edilirken İsrail’den de negatif bir çıkış geldi.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog “yeni insani araya hazırız” mesajı verse de, ülke yönetimindeki fikir ayrılıkları sürüyor. Bu çatlak seslerden biri ülkenin Ulusal Güvenlik Bakanı aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir. Ben-Gvir İsrail ve Hamas arasında esir takası için Gazze Şeridi’nde çatışmalara insani ara verilmesine karşı çıktığını belirtti. X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada Ben-Gvir İsrail’in Gazze saldırılarına ara vermeden devam etmesini istedi. Aşırı sağcı Bakan “Artık durma zamanı değil, karar verme zamanı!” dedi.
זה לא הזמן להפוגות, זה הזמן להכרעות!
— איתמר בן גביר (@itamarbengvir) December 20, 2023
Diplomasi trafiği
Ben-Gvir karşı çıkarken diplomasi trafiği de sürüyor. Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye ve İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en-Nehale’nin Gazze’de devam eden İsrail saldırılarını ve esir takasını görüşmek üzere bugün Mısır’ın başkenti Kahire’yi ziyaret ettiği duyurulmuştu. İsrail Dış İstihbarat Servisi Mossad Şefi David Barnea, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William (Bill) Burns’ün esir takasını görüşmek için 18 Aralık’ta Polonya’nın başkenti Varşova’da bir araya geldiği bildirilmişti.
Gazze’deki çatışmalara 24 Kasım’da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakılmıştı.
İsrail’e göre Gazze’de hala 129 İsrailli esir bulunuyor.
‘Müzakereler mümkün değil’
Haniye’nin ziyareti Mısır medyasında geniş yer buldu. English Ahram Gazetesi Haniye’nin Kahire’ye gitmeden önce çarşamba günü Doha’da İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdüllahiyan ile görüştüğünü, ancak toplantıyla ilgili ayrıntı verilmediğini yazdı. İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Nasır Kenani’ye göre Haniye Hamas’ın kalıcı ateşkese hazır olduğunu, ancak İsrail’in Gazze’deki saldırıları nedeniyle müzakerenin mümkün olmadığını söyledi. Kenani “İran, İsrail’in Gazze halkına karşı yürüttüğü savaşın derhal durdurulması gerektiği konusunda Katar hükümetiyle aynı fikirde ve bu konuda iyi ortak çabalar sarf ediliyor” dedi.
‘Filistinli gruplarla uzlaşı süreciyle yönetilecek’
Al Jazzera’ye konuşan İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad el-Nahalah da esir takası anlaşmasının “herkes için” ilkesine bağlı kalacağını ve başta Hamas olmak üzere Filistinli grupların üzerinde mutabakata vardığı siyasi bir süreçle yürütüleceğini söyledi. İsrail ve Hamas’ın başka bir ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması anlaşmasına doğru adım adım ilerlediği yönündeki umutlar artarken kuşatma altındaki Filistin topraklarına yapılan yardımı artırabilecek yeni bir ateşkes için uluslararası baskı artıyor.
Görüşmeler 40 esir için yoğunlaşacak
Hamas’a yakın bir kaynak, AFP’ye Mısır görüşmelerinin kadınlar, çocuklar ve savaşçı olmayan erkekler dahil 40 İsrailli rehinenin serbest bırakılmasını sağlayacak bir haftalık ateşkes önerisi üzerinde yoğunlaşacağını söyledi. Kaynak daha fazla esirin serbest bırakması için yeni koşullarda anlaşmaya varılması halinde ateşkesin uzatılabileceğini belirterek tekliflerin ABD yönetiminin bilgisi dahilinde Katar ve İsrail arasında tartışıldığını da sözlerine ekledi.
Tel Aviv yönetiminin esir takası anlaşması kapsamında çatışmalara “insani ara verilmesini” istediği, Hamas’ın ise saldırıların sonlandırılacağı bir “ateşkes” anlaşmasında ısrar ettiği belirtiliyor.
7 Ekim’den bu yana yaşananlar
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail’in “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail, 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında en az 8 bini çocuk, 6 bin 200’ü kadın olmak üzere, 19 bin 667 Filistinli öldürüldü, 52 bin 586 kişi de yaralandı. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 133’ü karadan işgal sürecinde olmak üzere 465 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım’da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani arada” 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 302 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 24 Lübnanlı sivil, 117 Hizbullah mensubu ile 5 İsrailli sivil ve 6 İsrail askeri öldü.
Gazze’de silah zoruyla abluka altında yerinden edilen 1,9 milyon Filistinli, barınma, gıda, temiz su, ilaç ve sağlık hizmetlerinden yoksun şekilde yaşam mücadelesi veriyor.