Amerikan seçmeni son sözünü söyledi, bütün dünyanın nefesini tutup sonuçlarını beklediği seçimde oy sayımı devam ediyor. Eski başkan Donald Trump’ın rakibi Başkan Yardımcısı Kamala Harris’e karşı 294’e 223 delegeden oluşan belirgin bir üstünlük elde etti. Kazanmak için 270 delege oyunu garantilemek gerekiyordu. Trump balkon konuşmasında birleşme mesajı vererek önümüzdeki süreci “Amerika’nın altın çağı” olarak niteledi. Harris ise Trump’ı arayıp tebrik etti.
Amerika için 5 Kasım 2024 Salı muhtemelen hafızalara “en kaotik seçim dönemlerinden biri” olarak kazınacak. Nasıl olmasın ki? ABD için ilklerle dolu bir seçim süreciydi. Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump’ın ağır suçlardan hüküm giymesi ve başka suçlamalarla da karşı karşıya olması, 81 yaşındaki Başkan Joe Biden’ın yaşı nedeniyle partisi içinde artan baskılarla yarıştan çekilme kararı alması ve akabinde yarı Hintli yarı siyah bir kadın olan Kamala Harris’in başkanlığa aday olması… Resmi sonuçlar açıklanmasa bile Trump zaferini garantilediği için 78 yaşındaki Cumhuriyetçi liderin Amerikan tarihinde seçilen en yaşlı başkan olduğunu söyleyebiliriz. Eğer sonuç farklı olsaydı da yine bir ilke imza atılacaktı: Harris hem ilk kadın hem de ilk siyah kadın başkan olacaktı.
ABD’nin seçim sistemine göre oy veren seçmenler aslında seçiciler kurulunu belirliyor. Yani sistem şöyle işliyor: Bir eyalette hangi partiye daha çok oy çıkarsa seçiciler kurulunda oy verecek delegelerin sahibi oluyor. Tabii ki büyük eyaletlerle küçük eyaletlerin çıkardığı delege sayısı bir değil. California gibi büyük eyaletler çok daha fazla delege çıkarırken Wyoming gibi küçük eyaletler daha az delege çıkarıyor. Sonuç olarak adaylardan birinin 538 seçiciden 270’inin oyunu garantilemesi gerekiyor.
Harris atılımı yapamadı…
Resmi sonuçlar henüz açıklanmadı ve bazı bölgelerde oy sayımları devam ediyor ancak sonuçlar kesinleşmiş durumda.
📌New York Times’ın tahminine göre oy sayımları tamamen sonuçlandığında Trump’ın 312 delegeye sahip olma ihtimali var.
📌Cumhuriyetçiler şimdiye kadar 28 eyalette kazandı. Bunlar Indiana, Kentucky, Batı Virginia, Florida, Tennessee, Güney Carolina, Oklahoma, Mississippi, Alabama, Arkansas, Kuzey Dakota, Güney Dakota, Wyoming, Nebraska, Louisiana, Ohio, Texas, Missouri, Utah, Montana, Kansas, Iowa, Idaho, Kuzey Carolina, Georgia, Michigan, Wisconsin ve Pensilvanya.
📌Demokratlar şimdiye kadar 18+1 eyalette kazandı. Bunlar Vermont, Connecticut, Massachusetts, Maryland, Rhode Island, New Jersey, Delaware, Illinois, New York, Colorado, Washington, California, New Mexico, Hawaii, Virginia, Oregon, New Hampshire, Minnesota ve Washington D.C. bölgesi.
🔴Trump, George W. Bush’tan bu yana, yani 2004’ten beri, halk oylamasını kazanan ilk Cumhuriyetçi oldu. Trump halk oylamasını 2016’da yaklaşık üç milyon, 2020’deyse yedi milyon oyla kaybetmişti. Bu kez birkaç milyon oy farkla kazanacak gibi görünüyor. Şu anki sonuçlara göre iki aday arasında beş milyon fark var.
🔴Seçimden üç gün önce sizinle Des Moines Register anketini ve orada Harris’in ilk kez Trump’a üç puan fark attığı sonucunu paylaşmıştık. Bunun etkisi olarak da kadınların Harris’e yönelmesi olarak değerlendirmiştik. Normalde güvenilir bir anket olan Des Moines Register 2016’da olduğu gibi yine yanıldı. Çiftçilerin eyaleti Iowa’yı kazanan, son iki seçimde de olduğu gibi yine Trump oldu. Dolayısıyla CNN Iowa’yı Trump’ın kazandığını açıklayınca başkanın seçim izleme merkezinde bir tezahürat koptu.
🔴Salıncak eyaletlerden Kuzey Carolina kırmızıya boyandı. Ardından Georgia da 16 delegesiyle Trump tarafından kazanıldı. 19 delegeyle Pensilvanya da Trump’ın oldu. 10 delegesi olan Wisconsin’in de Trump’ta kalmasıyla Cumhuriyetçi lider 47. ABD başkanı olduğunu kesinleştirdi. Amerikalı Müslümanların ve Arapların en yoğun yaşadığı Michigan’da da Harris, rakibi Donald Trump karşısında kaybetti.
🎈Batı Virginia, Tennessee, South Carolina, Oklahoma, Mississippi, Florida, Alabama eyaletlerini de kazanan Trump 50 eyalette 294 delegeye ulaştı.
🎈Harris ise Connecticut, Massachusetts, Maryland, Rhode Island ile birlikte toplam 223 delegeyi hanesine yazdırdı.
Trump balkon konuşmasını yaptı, ‘birleşme zamanı’ dedi
Pensilvanya’yı aldığı da netleştikten sonra kürsüye çıkan Trump, zaferini balkon konuşmasıyla netleştirdi. “Hepinize teşekkür ediyorum” diye söze başlayan Trump, “Kimse daha önce böyle bir hareket görmedi ve bu tarihte daha önce görülmemiş inanılmaz bir siyasi zafer” dedi. Trump ülkeyi “iyileştirmek” için “Sınırlarımızı düzelteceğiz” vurgusunun üstüne bastı. Siyasi kariyeri boyunca bölücü konuşmalarıyla dikkat çeken Trump konuşmasında “birleşme zamanı”nın geldiğini söyledi: “Son dört yılın bölünmüşlüğünü geride bırakma zamanı geldi. En azından bir süreliğine önceliğimiz ülkemiz olmalı” dedi.
Trump ayrıca ABD’nin uzun zamandır savaşa girişmediğini, kendi döneminde de böyle bir şey olmayacağının altını çizdi.
“Amerika’nın altın çağı”nın başladığını söyleyen Trump, kampanya boyunca sloganı da olan “Amerika’yı yeniden yüce kılacağız” dedi. Salıncak eyaletleri tek tek sayan Trump, tüm bu eyaletleri dijital oylamaya rağmen aldığını söyledi. Trump’ın sözlerinde özellikle öne çıkan şeylerden biri de “Senato yeniden bizim oldu, Amerika bize muazzam bir güç verdi” oldu. Senato’da Cumhuriyetçiler 51’e 42 aldı.
Trump konuşmasında seçim kampanyası boyunca yanında olmayan ve suikast girişimleri sonrası bile kısa bir açıklama yapmakla yetinen eşi Melania Trump’a “destekleri için” teşekkür ederek, yanağından öptü. Başkan yardımcısı JD Vance’i de tebrik eden Trump, kürsüyü kısa süreliğine başkan yardımcısına bıraktı. Vance konuşmasında “Amerika tarihinin en büyük siyasi dönüşüne tanık olduk” dedi. Daha sonra yeniden öne çıkan Trump, Vance’in sırtını sıvazlayarak onun “iyi bir tercih” olduğunu söyledi. Trump kampanyanın başında “kedi sahibi çocuksuz kadınla” tartışmalarını başlattığı için Vance’e “başta biraz kızdığını” söylese de “kafasının iyi olduğunu” biliyordum” dedi.
‘Yeni bir yıldız doğdu’
Kampanya süreci boyunca Trump için varını yoğunu ortaya koyan ABD’li milyarder Elon Musk da unutulmadı. Kürsüdeki konuşmasında Musk’a değinen Trump “Yeni bir yıldız doğdu: Elon” dedi. Seçim sonuçlarını beraber takip ettiklerini söyleyen Trump “O inanılmaz bir adam” dedi. Musk’ın özel uzay şirketi SpaceX’in ürettiği roketleri öven Trump, milyarderin ayrıca Helene Kasırgası’ndan sonra Kuzey Carolina’ya Starlink internet hizmeti sağladığından da bahsetti.
Trump konuşmasında bağımsız olarak seçime katılıp sonra Trump’ı destekleyen Robert F. Kennedy Jr’dan da bahseden Trump, onun “Amerika’yı yeniden sağlıklı kılacağını” söyledi. Bu da Trump döneminde sağlıkla ilgili konularda Kennedy’nin rol oynayacağına işaret ediyor. Kennedy aşı karşıtlığıyla biliniyor.
New York Times’ın Trump’ın konuşmasıyla ilgili “Sonuçlar tamamen çıkmadan zaferini kutladı” başlığı attı.
Harris saatler sonra yenilgiyi kabul etti
Harris seçimin ertesi günü akşam saatlerinde seçim mağlubiyetini kabul ettiği konuşmasında, “Bu seçimlerin sonuçlarını kabul etmemiz gerekiyor. Bugün seçilmiş Başkan Donald Trump’ı arayıp tebrik ettim” dedi.
Biden ‘yumuşak geçiş’ sözü verdi
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre ABD Başkanı Joe Biden başkanlık seçimlerini kazanan Trump ile telefonda görüştü. Donald Trump’ı seçimde elde ettiği zafer dolayısıyla kutlayan Biden, Ocak 2025’te düzenlenecek yemin töreni öncesinde “yumuşak bir geçiş” için çalışacağı sözünü verdi.
Trump’ı Beyaz Saray’a görüşmeye davet eden Biden ayrıca ‘ülkeyi bir araya getirmek’ için çalışmanın önemini vurguladı.
Neden Harris değil de Trump?
Amerikan seçmeninin en çok endişelendiği üç konu vardı: Ekonomi, göçmen sorunu ve kürtaj. Çoğu bu üç sorunun çözümünün Trump’ta olduğuna inanıyor. Harris’in Biden yönetiminin politikalarından öteye gidemeyeceğini düşünüyorlar. Ayrıca Demokratlar sürekli demokrasiden ve özgürlüklerden bahsetse de bunlar ekonomi ve göçmen sorunu gibi çok daha somut sorunların yanında soyut kalıyor. Hem demokrasiden bahsederken medyanın daha çok Trump’ı hedef alır şekilde davranması, seçim öncesi Trump’ın davalarla baskılanmaya çalışması ve eski başkanın iki defa suikast girişimine uğraması asıl Cumhuriyetçilerin demokrasiyi sorgulamasına neden oldu.
Tabii bir de Biden döneminin dış politika yönetimi var. Bu dönemde iki savaş çıktı ve her ikisinde de ABD merkezi bir role sahip. Amerikan halkı ise kendi sorunları çözülmezken dış politikanın bu kadar ağır basmasından rahatsız. Bazı Cumhuriyetçiler özellikle “Ya Harris Üçüncü Dünya Savaşı’nın fitilini ateşlerse?” diye bir korku hakim. Çünkü Harris birçok kez Ukrayna savaşında Kiev’in arkasında duracağını vurguladı. Oysa halkın derdi savaşın içine daha çok batmak değil. Gazze Savaşı da Arap ve Müslüman seçmenleri küstürdü. Filistin yanlısı üniversite öğrencilerinin baskılanması, “Savaş bitsin” deyip sürekli İsrail’e yardım gönderilmesi gibi çelişkili hareketler bu seçmenleri küstürücü rol oynadı. Öyle ki bazı Müslüman din insanları Michigan’da Trump’la birlikte sahneye çıkıp Cumhuriyetçi aday için oy bile istedi.
Trump zaferi sonrası manşetler
New York Times, “Trump fırtınası döndü” diye manşet attı.
CNN ise “Trump kazandı” başlığını attı.
Salıncak eyaletlere daha derin bakış
Mevcut durumda Trump Kuzey Carolina ve Georgia’yı aldığı için Harris’in Michigan, Pensilvanya ve Wisconsin’i net olarak kazanması şart. Böyle bir olasılık var, ama zorlu. Trump’ın ise bu şartlarda sadece Pensilvanya’yı alması Beyaz Saray’a dönme ihtimalini güçlendiriyordu. Öyle de oldu. Pensilvanya artık Trump’ın. Bu da yarışı netleştiren darbe oldu.
Eğer tüm salıncak eyaletlerde durum nasıl merak ediyorsanız sizi bu eyaletlerin neden önemli olduğunu ve geçen yılki sonuçların nasıl olduğunu ele aldığımız şu habere davet ediyoruz.
Mar-a-Lago’da Trump’la seçimi takip edenler
Trump tüm bu seçim sürecini sığınağı Mar-a-Lago’da izlemeyi tercih etti. Yanına da ailesini ve en yakınlarını aldı. New York Times’ın haberine göre bu “en yakın” kişilere kampanyasına milyonlarca dolar akıtan ve X’teki 200 milyonu aşkın takipçisine Trump propagandası yapan ABD’li milyarder Elon Musk dahil. Ayrıca eski Fox News sunucusu Tucker Carlson da onlarlaydı.
Yabancı ülkelerden konuklar da var. Mesela Brezilya’nın eski Devlet Başkanı aşırı sağcı Jair Bolsonaro’nun oğlu Eduardo Bolsonaro ve göçmen karşıtı İngiliz siyasetçi Nigel Farage, Trump’ın Mar-a-Lago’daki yabancı konuklarından bazıları.
Harris’in kampanyasında hüzün
Harris’in kampanyası CNN’de bir konuğun seçim gecesini “2020’den ziyade 2016’ya benzetmesi”nden sonra televizyonların sesini kapatarak müzik açtı. Seçim izleme merkezindeki kalabalığın büyük ölçüde azaldığını söyleyen New York Times ruh halinin de ciddi şekilde çöktüğünü yazdı. Zamanında Trump “Soruları bir kenara bırakalım, müzik dinleyelim” dediğinde Demokratlarca ve SNL’de epey alaya alınmıştı. Duymak istemediğimiz şeylerin üstünü müzikle kapatmak mümkün sanki de.
Trump’ın kampanya sözcüsü Karoline Leavitt de Harris’in seçim izleme partisiyle alay etti. Sosyal medya platformu X’ten paylaşım yapan Leavitt “Görünüşe göre neşeleri kaçmış” diye yazdı. Harris’in bu gece bir konuşma yapması da beklenmiyor.
Bitcoin rekora doğru
Kripto para yatırımcıları Trump’ın kazanacağına dair iyimser bir tutum içinde. Bu da Bitcoin’e yansıdı, salı gecesi 75 bin doların üstüne çıkarak rekor bir atılım gerçekleştirdi. Trump kampanyası boyunca kendini Bitcoin dostu olarak gösterdi. Hatta bunun için kendi girişimini bile kurdu. Dolayısıyla kripto yatırımcıları Bitcoin’i düzenlemelere, sıkı kontrole tabi tutmayı isteyen Demokratlar yerine Cumhuriyetçileri tercih ediyor.
Seçim müdahalesi endişesi
Dün de söylediğimiz gibi bu aslında bir “anksiyete” seçimi. Siyasetçiler seçim müdahalelerinden sık sık bahsederek, “Demokrasi elden gidiyor”, “Bir daha oy kullanmanıza izin vermeyecekler” gibi söylemlerde bulunarak seçmenlere korku aşılıyor. Ama bu hiç olay yaşanmadığı anlamına gelmiyor. Mesela salıncak eyaletlerden Georgia’da Rusya bağlantılı olduğu düşünülen bomba tehditleriyle siyahların yaşadığı bir bölgede iki seçim merkezi kısa süreliğine kapatıldı. Yetkililer bu tehditlerin Rusya kaynaklı olduğunu söyledi.
Seçmenleri endişelendiren bir diğer şey de sonucu beğenmeyen tarafın şiddet eylemlerine başvurması. Tıpkı 6 Ocak Kongre Baskını’nda olduğu gibi… Bunu yapacak olanların da Trump’ı destekleyen aşırı muhafazakârlar olacağı tahmin ediliyor. Ama Trump’a sorarsanız endişelenecek bir şey yok, dolayısıyla seçmenlerini uyarması için sebep de yok. Seçmenlerine şiddete başvurmamalarını söylemesine gerek kalmayacağını çünkü zaten şiddete eğilimli olmadıklarını söyleyen Trump “Kesinlikle şiddet olayları olsun istemiyorum ama onlara bununla ilgili bir şey söylememe gerek yok. Onlar zaten harika insanlar. Şiddete hiç başvurmazlar” dedi.
Öte yandan emniyet güçlerinin ABD Kongre Binası’nın ziyaretçi merkezinde güvenlik taraması yapılan yerde bir adamın “yakıt gibi kokması” nedeniyle tutuklandığı öğrenildi. Adamın elinde bir meşale ve işaret fişeği tabancası bulunduğu açıklandı.
Sadece Cumhuriyetçilerin şiddet yanlısı olduğunu düşünmemek gerekiyor. Trump’a ikinci suikast girişiminin saldırganı koyu bir Ukrayna savaşı destekçisi Demokrat’tı sonuçta. Şimdi de Michigan’da 25 yaşındaki bir erkek Trump seçimi kazanırsa saldırı planladığını söylediği için tutuklandı. Adı Isaac Sissel olarak açıklanan genç FBI’ın Virginia’daki birimine saldırı tehdidi yollamış, elinde AR15 silahı olduğunu söylemiş.
Kongrede neler oluyor?
Şu anda söz konusu olan tek şey başkanlık seçimleri değil; kürtaj gibi çok hassas konularda da referanduma gidiliyor. Hatta “Kürtaj yasaklansın mı yasaklanmasın mı” sorusunun sorulduğu eyaletlerden biri Trump’ın kayıtlı olduğu Florida. Eski başkan önceki aylarda kürtaj yanlısı oy kullanacağını söylese de partisi içinden artan tepkiler sonucu kararından geri adım atmıştı. Şimdi nasıl oy kullandığı sorulduğunda da geçiştirmekle yetindi.
Seçim yapılan diğer kurum da Senato ve Temsilciler Meclisi. Demokratlar Senato’da 51’e 49 gibi çok zayıf bir üstünlüğe sahipti. Şimdi bu üstünlüğü de kaybettiler. 51’e 42 gibi bir oranla Senato yeniden Cumhuriyetçilerin. Cumhuriyetçilerin Senato’daki galibiyetinin de kritik kazanımlarla mümkün olduğunu vurgulayalım. Bu kazanımlar Ohio’da Bernie Moreno’nun, Batı Virginia’da Jim Justice’in kazanması ve Nebraska’da Deb Fischer’ın koltuğunu korumasıyla mümkün oldu.
Dilerseniz Amerikan Kongresi’ni daha detaylı anlattığımız bu yazıyı okuyabilirsiniz.