İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim’de başlattığı saldırılarda 34 bini aşkın Filistinli hayatını kaybederken ordunun şeridin en güneyinde bölge halkının sığındığı en güneydeki nokta olan Refah’a operasyon planı gündemde. Bu plana uluslararası tepkiler sürerken İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) Gazze Şeridi’ni ortadan bölen koridora operasyon başlattığını açıklandı.
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamayla da doğrulanan operasyon “162’nci Tümen orta koridora operasyonu başlattı” ifadeleriyle duyuruldu.
Operasyona ilişkin daha fazla detay verilmezken İsrail ordusu bir de bir istifayla sarsıldı. İşgal altındaki Batı Şeria, Doğu Kudüs ve başkent Tel Aviv ile çevresinden sorumlu Orta Bölge Komutanı Yehuda Fox ağustos ayında istifa edeceğini duyurdu.
Israeli Military Intelligence Chief Resigns As Gaza Poundedhttps://t.co/PQi7V2ZGsW pic.twitter.com/93TrcC04JH
— Channels Television (@channelstv) April 22, 2024
İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberine göre Fox önümüzdeki ağustos ayında geçerli olmak üzere istifa edeceği yönündeki kararını Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’ye iletti. Haberde Fox’un yaklaşık üç yıl kaldığı görevinden neden istifa etmek istediğine dair bilgiye yer verilmedi.
Orta Bölge Komutanı Yehuda Fox’un istifa kararının Askeri İstihbarat Şefi Haliva’nın istifasını sunmasının akabinde gelmesi dikkat çekti.
Yediot Ahronot gazetesi Fox’un istifasının Askeri İstihbarat Şefi Haliva’nın istifasıyla ilişkili olmadığını, Fox’un 7 Ekim olaylarındaki başarısızlıkta herhangi bir suçlamaya maruz kalmadığını kaydetti.
İsrail ordusundan gün içinde yapılan açıklamada, İsrail Askeri İstihbarat Şefi Tümgeneral Aharon Haliva’nın da istifa mektubunu Genelkurmay Başkanı Halevi’ye sunduğu, istifasının kabul edildiği ve birkaç hafta içinde uygulamaya konacağı belirtilmişti.
Askeri İstihbarat Şefi Haliva’nın istifa mektubunda “Komutam altındaki istihbarat birimi misyonunu yerine getiremedi. Savaşın acısını sonsuza kadar taşıyacağım. Artık sorumluluğu kabul edip görevimi sonlandırmak istiyorum” ifadesinin yer aldığı duyurulmuştu.
Sisi ve Macron ateşkes çabalarını görüştü
İsrail’in şeride saldırıları sürerken bir yandan da ateşkes için arabuluculuk çabaları devam ediyor. Bu çabaların bir tarafını da Gazze’ye sınırı olan Mısır oluşturuyor. Mısır Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi ile Fransa lideri Emmanuel Macron konuya ilişkin bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Görüşmede iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ile Gazze’de acil ve sürdürülebilir bir ateşkes sağlanması, esir değişimi ve insani yardımlarla ilgili gelişmeler masaya yatırıldı.
Bölgenin daha fazla istikrarsızlığa sürüklenme tehlikesi konusunda uyarıda bulunan iki cumhurbaşkanı, söz konusu risklerin “en yüksek düzeyde bilgelik ve kendine hakim olmaya bağlı kalmayı gerektirdiğini” vurguladı.
Sisi ve Macron “Filistin meselesinde iki devletli çözüm yoluyla adil ve kapsamlı bir çözüme ulaşmanın, bölgedeki tüm halklar için güvenliği, barışı ve istikrarı yeniden tesis etme ve pekiştirmeyi temsil ettiğini” vurguladı.
Açıklamada iki liderin gerilimin çeşitli düzeylerde durdurulması gerektiği konusunda mutabakata vardığı ifade edildi.
İsrail Savunma Bakanı’ dan ABD’ye Netzah Yehuda tepkisi
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, kimsenin İsrail’e ahlak dersi veremeyeceğini belirterek Filistinlilere karşı gereksiz şiddet uyguladığı gerekçesiyle ABD’nin yaptırım getirmeye hazırlandığı Netzah Yahuda Taburu’nun arkasında olduklarını söyledi. Gallant “Dünyada kimse bize ahlak ve değerlerle ilgili ders veremez. Yedi düvele ve terör örgütlerine karşı savaşın başındayız. Güvenlik teşkilatı arkanızda” diye konuştu.
Ultra-Ortodoks Yahudiler için oluşturulan Netzah Yehuda Taburu üyelerinin tamamı erkeklerden oluşuyor. Netzah Yehuda, Filistin karşıtı aşırı sağcı Yahudi yerleşimcilerden oluşan ve “Tepe gençliği” adıyla bilinen fanatik gençlerin katıldığı tabur olarak dikkati çekiyor.
İsrail ordusuna bağlı bu tabur, işgal altındaki Batı Şeria’da Filistinlilere karşı çok sayıda şiddet, hak ihlali ve orantısız güç kullanılan olaya karışmakla suçlanıyor. Netzah Yahuda Taburu 12 Ocak 2022’de Batı Şeria’da ABD vatandaşı Filistinli Ömer Esad’ı gözaltına aldıktan sonra fenalaştığı halde ölüme terk etmesi üzerine ABD’nin merceğine girmişti.
Refah’a saldırı planı
Uluslararası uyarılara rağmen, Refah’a saldırı planını onayladığını defalarca kez yineleyen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 8 Nisan’da yaptığı açıklamada saldırı için tarih belirlendiğini belirtmişti. Buna karşın İsrail devlet televizyonu KAN’ın 14 Nisan tarihli haberinde ise Netanyahu’nun, tarihinin belli olduğunu açıkladığı Refah’a saldırı planının “ertelendiği” iddiasına yer verilmişti.
Ayrıca İsrail’in, kara işgali öncesinde bölgeye sığınanları çıkarmak için iki hafta içerisinde Refah yakınlarında 10 bin çadır kurmayı planladığı öne sürülmüştü. 30 bin ek çadırın da satın alma aşamasında olduğu, bunların da aynı bölgeye daha sonra kurulacağı kaydedilmişti.
7 Ekim sonrası yaşananlar
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim 2023’te kapsamlı saldırı düzenledi. İsrail 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
Tel Aviv’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bini çocuk, 8 bin 190’ı kadın olmak üzere 33 binin üzerinde Filistinli öldürüldü, 70 binden fazla kişi yaralandı. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
İsrail ordusu ise Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 240’ı karadan işgal sürecinde olmak üzere en az 580 askerinin öldürüldüğünü duyurdu. Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı.
Öte yandan İsrail binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında en az 400 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ve Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten beri yaşanan çatışmalarda en az 270 Hizbullah mensubu ve 50’den fazla Lübnanlı sivil, 40’ı aşkın Filistinli örgüt mensubu ile 6 İsrailli sivil ve 11 asker öldü.