Savaşlar, çatışmalar ve ekonomik krizler Avrupa’ya göçü son yıllarda hiç görülmediği kadar artırırken İsviçre bu göçmen akınını durdurmak için yeni önlemler almaya hazırlanıyor. Bunun ilk adımı referandum olacak. İsviçre’nin doğrudan demokrasi sistemine göre vatandaşlar 18 ay içinde 100 bin geçerli imza toplayarak halk oylaması kararı alabiliyor.
Aşırı sağcı İsviçre Halk Partisi (SVP) Bern’deki Federal Başbakanlık binasına 114 bin 600 imzayı teslim ederek bu sürenin yarısında yeterli sayıda imzayı toplamayı başardı. Zengin Alp ülkesinin en büyük partisi SVP’den yapılan açıklamada şöyle dendi:
“Kitlesel göç küçük ülkemiz için yıkıcı sonuçlar doğurarak çılgınca bir şekilde yoluna devam ediyor. Referandum girişiminin kabul edilmesi eşsiz manzaramızı, yüksek yaşam kalitemizi, ortalamanın üzerindeki refahımızı korumak, kendimiz ve çocuklarımız için güvenli ve özgür bir gelecek için hayati öneme sahiptir.”
Dilekçe imzaları doğrulandıktan sonra oylamanın yapılması genellikle aylar, hatta yıllar alabiliyor.
Resmi istatistiklere göre ülke nüfusu 2018 yılında 8.54 milyon iken 2022 sonunda 8.82 milyona ulaştı. Bu nüfusun dörtte birini yabancılar oluşturuyor.
NEW: Swiss set to vote on limiting immigrationhttps://t.co/yRsrX9ccJE
— Insider Paper (@TheInsiderPaper) April 3, 2024
AB ile serbest dolaşım anlaşması sona erebilir
Referandum girişimi İsviçre anayasasında değişiklik yapılmasını önererek ülkede daimi ikamet eden nüfusun 2050 yılından önce 10 milyonu aşmamasını öngörüyor.
Daimi ikamet eden nüfus, ülkede yaşayan İsviçre vatandaşlarını ve en az bir yıl geçerli oturma iznine sahip olan ya da en az 12 ay ülkede kalan yabancıları kapsıyor.
Referandum taslağına göre bu rakamın 2050’den önce 9.5 milyonu aşması halinde hükümet ve parlamento uyumun sağlanması amacıyla özellikle iltica ve aile birleşimi konularında tedbirler alacak. Bu tedbirlerin yeterli olmaması halinde İsviçre’nin Avrupa Birliği (AB) ile serbest dolaşım anlaşmasını feshetmesi gerekebilir. Bu da referandumdan “evet” kararı çıkmaması durumunda atılacak ikinci adım olabilir.
İsviçre AB üyesi değil ancak 2008’den bu yana AB’nin Schengen Bölgesi’nin bir parçası. Bu hamle İsviçre ile birlik arasında yakınlaşma müzakerelerinin ortasında geldi.
SVP referandum hamlesinin “İsviçre’deki göçle ilgili sorunlara yanıt” olacağını söylüyor. Parti bu hamleye gerekçe olarak konut sıkıntısı, artan kiralar, trafik sıkışıklığı, aşırı kalabalık toplu taşıma, düşüşe geçen eğitim standartları, artan şiddet ve suç oranı, elektrik sıkıntısı, duraklayan kişi başı gelir artışı, yüksek sağlık sigortası primlerini gösterdi.
‘Çok fazla yabancı var’
Ekim ayında yapılan İsviçre genel seçimlerini rahat bir şekilde kazanan SVP ülkenin Almanca konuşulan kesiminde bir çiftçi partisi olarak kurulmuştu.
Parti kısa sürede üç meseleye muhalefet etmeye odaklanan ulusal bir güç haline geldi: kitlesel göç, AB ile daha yakın bağlar ve İsviçre’nin tarafsızlığının terk edilmesi.
Partinin yeni lideri olan 43 yaşındaki dağ çiftçisi Marcel Dettling göç konusunda partinin daha radikal kanadında yer alıyor.
Dettling imzaların federal hükümete teslim edildiği sırada “Bugün çok fazla yabancı geliyor ve bunlar doğru kişiler değil. Ülkemizin ve nüfusumuzun yararına olacak kontrollü bir göçe ihtiyacımız var” diye konuştu.
Federal İstatistik Dairesi’ne (FSO) göre 2022 yılında net göç nüfusta 68 bin 800 kişilik bir artışa neden oldu. Doğal değişim olan doğumlar ve ölümler de 7 bin 900’lük bir artışa sebebiyet verdi.
FSO 2020 verilerinde nüfusun 2050 yılında 10.4 milyon olacağını, en düşük senaryoda 9.5 milyon, en yüksek senaryoda ise 11.4 milyon olacağını öngörmüştü.